borcunun bulunmadığını, takibe dayanak senedin vade tarihi ve düzenlenme yeri ile yetkiye ilişkin kısmın sonradan senette tahrifat yapılarak doldurulduğunu, zamanaşımı itirazlarının bulunduğunu, takibe dayanak bono üzerinde sonradan eklemeler yapıldığını ve kambiyo senedi vasfında olmayan bir senedin kambiyo vasfına sokulduğunu belirterek davalarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2020/11532 esas numaralı dosyası kapsamında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip yapıldığını, takip dayanağı bonunun tanzim yeri içermediğini, bu nedenle kambiyo vasfında olmadığını, takibi dayanak senette müvekkilinin bilgisi ve rızası olmadan vade tarihinin değiştirildiğini, takibe dayanak senetteki imzanın müvekkiline ait olmadığını, müvekkilinin borcu bulunmadığını bu nedenle borca, işlemiş faize, takipten sora işleyecek faize ve faiz oranına itiraz ettiklerini belirterek ödeme emrinin ve takibin iptaline ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir. Davacı/alacaklı vekili cevap dilekçesi sunmamış, duruşmada davanın reddi gerektiğini ifade etmiştir....
Takip alacaklısı ile takibin diğer borçlusu şirketin yetkililerinin aynı kişi olduğu iddiasına gelince, bu durum dayanak çekin kambiyo vasfı niteliğini ve kambiyo takibini etkiler nitelikte olmayıp alacaklı şirketin, yetkilisi aynı olan bir başka şirkete takip yapması tüzel kişilikleri farklı olduğundan mümkündür. Diğer taraftan borca itiraz nedenleri dikkate alındığında Büyükçekmece C. Savcılığının soruşturma sonucunun beklenilmesi olanaklı olmayıp davacı yan açılan davada ve istinafta C. Savcılığı dosyasında alacaklı yanın borcun olmadığına yönelik ikrarı gibi somut bir vakıaya da dayanmadığından mahkemece benzer gerekçeler ile davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....
(Sakarya BAM 8 H.D. 2021/259E, 2021/883K sayılı ilamı) Takibe konu senetteki imzaya da itiraz edilmemiş olup senedin unsurları itibariyle kambiyo vasfı niteliğinde olduğu, keşideci borçluya karşı takip yapmak için protesto edilmesinin gerekmediği…” gerekçesi ile “Davacının kambiyo vasfına yönelik borca itirazın REDDİNE,” karar verilmiştir. Davacı borçlu vekili istinaf başvurusunda özetle; senetlerin Eskişehir 4. İcra Dairesinin 2020/3895 Esas sayılı dosyası ile takibe konmakla tedavüle çıktığını, lehtar hanesi boş olduğundan kambiyo vasfını haiz olmadığını, senedin ilk tedavüle çıktığında kambiyo vasfı taşıması gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını takibin iptalini istemiştir. Başvuru; İİK.nın 170/a maddesi kapsamında kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte, takip konusu senedin kambiyo vasfı taşımadığı iddiasına dayalı takibin iptali istemine ilişkindir....
GEREKÇE: Uyuşmazlık, bonoya dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takibe konu bononun teminat senedi olup olmadığı ve düzenleme yeri bulunup bulunmadığı, bu nedenlerle kambiyo vasfına haiz olup olmadığı hususlarında toplanmaktadır. Şikayet ve itiraz konularına göre; İİK'nın 170/a, 168/3 ve 168/5 maddeleri uyarınca iş bu davanın ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş günlük yasal süre içerisinde açılması gerekmektedir. Somut olayda, davacı borçluya örnek 10 ödeme emrinin 01/08/2019 tarihinde tebliğ edildiği, iş bu davanın en geç 06/08/2019 tarihinde açılması gerektiği ancak dava tarihinin 07/08/2019 olduğu, buna göre davanın süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır. Mahkemece davanın süre aşımı nedeniyle reddi yerine yazılı gerekçe ile kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olduğundan, istinaf başvurusu yerinde görülmüştür....
Birleşen dava dosyası yönünden yapılan incelemede ise; birleşen dava dosyasındaki davacı şirket, takibe konu çekteki imzanın kendilerine ait olmadığını ve ayrıca borca ve tüm ferilerine de itiraz ederek, başlatılan takibin iptalini ve karşı tarafın tazminata mahkum edilmesini talep etmiş olup, yukarıda asıl dava dosyası yönünden yapılan inceleme gereği, çekin kambiyo vasfı taşımadığı, bu halde imza incelemesi ve borca itiraza yönelik incelemeye gerek olmadığı anlaşılmakla, takibin, birleşen dava dosyasındaki davacı 7M VALF SANAYİ VE MÜHENDİSLİK A.Ş.şirketi yönünden iptalinin gerektiği, takibin İİK'nun 170/a.maddesi gereğince iptalinin gerektiği, bu madde kapsamında tazminata yönelik bir düzenleme olmadığından, davacının tazminat talebinin talebinin reddinin gerektiği, mahkemece yine bu yöndeki hükmün isabetli, davalının istinaf sebep ve gerekçelerinin ise yerinde olmadığı anlaşılmıştır....
Somut olayda, borçlu aleyhinde bonolara dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus yolla yapılan takipte ödeme emrinin14.01.2008’de tebliği üzerine beş günlük sürede (beşinci günün hafta sonu tatili “cumartesine” rastlaması nedeniyle bu tarihi izleyen ilk iş günü olan 21.01.2008 pazartesi) icra mahkemesinde borca itiraz edilmiştir. O halde mahkemece süresinde yapılan borca itirazın esası incelenip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile itirazın süresinde olmadığından reddine karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 07.07.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DAVA Borçlular lehdar ve ciranta şikayet dilekçesinde; davalı alacaklı tarafından başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla ilamsız takipte, sair nedenlerle birlikte, takibin dayanağı olan bononun şikayetçi borçlu ...tarafından şikayetçi borçlu şirkete ciro edildiğini, dayanak bononun şikayetçi borçlu ...tarafından kaybedildiğini, davalı alacaklının takip öncesinde keşideciyi protesto etmemesi nedeniyle takip hakkını kaybettiğini, davalı alacaklı ile aralarında herhangi bir ilişki bulunmadığını ileri sürerek takibin iptali ile davalı alacaklı aleyhine tazminata hükmedilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı alacaklı cevap dilekçesinde; takibe dayanak bonodaki ciro silsilesinin düzgün olduğunu, borca itiraz ve şikayetin kötü niyetli olarak yapıldığını savunarak şikayetin reddi ile borçlular aleyhine tazminata hükmedilmesini talep etmiştir. III....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/03/2021 NUMARASI : 2021/1 ESAS, 2021/206 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle, davalı alacaklı tarafından müvekkili aleyhine, İzmir 24....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; "........Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; İİK'nun 170/a-2. maddesi gereğince icra mahkemesinin, yasal sürede yapılan itiraz veya şikayet nedeniyle icra mahkemesine intikal eden işlerde, öncelikle, takip dayanağı senedin kambiyo vasfında olup olmadığını ve alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunup bulunmadığını re’sen incelemesi gerektiği, takip dayanağı senedin, keşide tarihinde tahrifat yapıldığı ve takip tarihinin 01/11/2019 olması göz önünde bulundurulduğunda tahrifattan önceki haline göre de ibrazın süresinde olmamasından dolayı çek niteliğinde olmadığı, davacı borçlu tarafça İİK m. 170/a-3 uyarınca borcun kısmen veya tamamen kabul edilmesi gibi bir durumun da somut olayda mevcut olmadığı anlaşılmakla takibe konu çek kambiyo senedi vasfında olmadığından şikâyetin kabulü ile İcra Dairesi'nin 2020/47 sayılı takip dosyasında İİK'nın 170/a-2. maddesi...