"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Şikayetçi icra kefili, 31.07.2013 tarihli icra kefalet işleminin ve aynı tarihli borç ödeme taahhüdünün geçersiz olduğunu ileri sürerek, anılan işlemlerin ve icra emrinin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurmuş, mahkemece şikayetin reddine karar verilmiştir. İcra kefaletinin geçersizliği nedeniyle iptali istemi, yargılamayı gerektirmesi nedeniyle genel mahkemede ileri sürülebilecek bir husus olup, şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurularak iptali talep edilemez....
Sonuç olarak bilirkişi raporuna göre fazla talep edildiği belirlenen miktarın icra emrine aykırı olmakla birlikte bu hususun düzeltilmesi mümkün olup İcra emrinin iptali sebebi değildir. Davacının işlemiş faize ilişkin itirazlarının kısmen kabulü ile takip talebinde fazla talep edildiği tespit edilen 381,73- TL işlemiş faizin iptali ile ödeme emrinin bu miktar üzerinden düzeltilmesine, fazlaya ilişkin diğer taleplerin reddine'' karar verildiği görülmüştür....
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ödeme emrinin borçluya usulüne uygun şekilde tebliğ edildiğini, davaya konu adreste borçlunun ailesi ile ikamet ettiğini beyan ederek davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; "Şikayetin kabulü ile, Giresun İcra Müdürlüğü'nün 2019/8889 Esas sayılı icra dosyasındaki borçlu davacıya gönderilen ödeme emrinin tebliğ tarihinin 09/10/2019 olarak düzeltilmesine, şikayet edenin takibin iptali talebinin reddine" dair karar verildiği anlaşılmıştır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Uyuşmazlık, kambiyo takibinde, ödeme emrinin ekinde senet suretinin gönderilmediği iddiası ile ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir. Takibin şekline göre olayda uygulanması gereken İİK.'nun 168/1. maddesinin 2. cümlesi gereğince; ''İcra memuru senedin kambiyo senedi olduğunu ve vadesinin geldiğini görürse, borçluya senet sureti ile birlikte hemen bir ödeme emri gönderir.'' Somut olayda, borçlu adına çıkarılan ödeme emri tebliğ evrakında, '' örnek 10 ödeme emri ve bono sureti vardır'' şerhinin bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, aksi sabit oluncaya kadar geçerli tebliğ evrakı uyarınca, dayanak senedin bir örneğinin ödeme emrinin ekinde borçluya gönderildiğinin kabulü zorunlu olup, tebliğ evrakında yazılı olan bu hususun aksinin ispatı da, sınırlı inceleme yetkisine sahip icra mahkemesinde hukuken mümkün değildir....
Davacı borçlu istinaf dilekçesinde; takip talebinin ve ödeme emrinin 17/06/2008 tarihinde sisteme kaydedilerek esaslı hata içeren evrakın tebliğ edildiği, hatalı şekilde tebliğ edilen ödeme emri nedeni ile yapılan ödemenin iadesinin gerektiği ayrıca takip talebi ile ödeme emrinin farklı bulunması nedeniyle takibin iptali gerektiği belirtilmiştir....
Maddesinde ifade edildiği üzere icra müdürlüğünün görev ve sorumluluğunda olduğunu, ödeme emrinin düzenlenmesi ve borçluya tebliğ edilmesi icra müdürlüğünün asli görevi olduğunu, haksız şikayetin ve icra takibinin iptali talebinin reddine, memur hatasından kaynaklı, ödeme emrindeki basit bir hesaplamayla eksikliklerin giderilmesi adına ödeme emrinin düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince " ... Ödeme emri ve takip talebi ayrıntılı incelendiğinde alacak cinsinin USD olduğu ve ödeme günündeki kur oranın gösterilmediği gibi borcun TL karşılığının da belirtilmediği görülmüştür. Yukarıdaki Yargıtay kararları dikkate alındığında USD cinsinde alacak olması halinde TL karşılığının mutlaka gösterilmesi gerektiği anlaşılmakla, davanın kabülü ile İstanbul Anadolu 15. İcra Müdürlüğünün 2021/9624 Esas sayılı dosyasındaki ödeme emrinin iptaline" dair karar verildiği görülmüştür....
Maddesinde ifade edildiği üzere icra müdürlüğünün görev ve sorumluluğunda olduğunu, ödeme emrinin düzenlenmesi ve borçluya tebliğ edilmesi icra müdürlüğünün asli görevi olduğunu, haksız şikayetin ve icra takibinin iptali talebinin reddine, memur hatasından kaynaklı, ödeme emrindeki basit bir hesaplamayla eksikliklerin giderilmesi adına ödeme emrinin düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince " ... Ödeme emri ve takip talebi ayrıntılı incelendiğinde alacak cinsinin USD olduğu ve ödeme günündeki kur oranın gösterilmediği gibi borcun TL karşılığının da belirtilmediği görülmüştür. Yukarıdaki Yargıtay kararları dikkate alındığında USD cinsinde alacak olması halinde TL karşılığının mutlaka gösterilmesi gerektiği anlaşılmakla, davanın kabülü ile İstanbul Anadolu 15. İcra Müdürlüğünün 2021/9624 Esas sayılı dosyasındaki ödeme emrinin iptaline" dair karar verildiği görülmüştür....
Mahkeme; davaya konu takibin kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi olduğu, ödeme emrinin borçluya 20/05/2022 tarihinde tebliğ edildiği, evrak işlem kütüğünün incelenmesinde de davacının 17/06/2022 tarihinde ödeme emrini okuduğu, davanın ise 07/11/ 2022 tarihinde açıldığı, kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takiplerde itiraz ve şikayet süresinin 5 gün olduğu, davanın yasal 5 günlük süreden sonra açıldığı gerekçesiyle davanın süre aşımından reddine karar vermiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; itiraz sebeplerinin kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle süresiz şikayet hallerinden olduğunu, takibe konu senetteki imzanın müvekkiline ait olmadığını, tehdit altında imzalatılmaya çalışılan evrak olduğu için taleplerinin kamu düzenine ilişkin olduğunu, ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunu beyanla Mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir....
Şikayet olunan vekili, ödeme emri tebliğinin yasalara uygun olduğunu, satışa konu haczin 6 aylık süreden sonra yenilendiğini, ilk konulan hacizden kaynaklı bir satış olmadığını, sıra cetvelinin usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, ödeme emrinin tebliğine ilişkin usulsüzlükler, diğer alacaklıların haklarını haleldar ediyorsa, sıra cetveline itiraz aşamasında ileri sürülebileceği, şikayete konu takip dosyasında ödeme emrinin borçluya cezaevinde tebliğ edildiği, İİK'nın 54. maddesi uyarınca tutuklu veya hükümlü olan borçluya kendisine bir mümessil tayin etmesi için icra müdürlüğünce uygun süre verilmeden doğrudan borçluya tebligat yapılması İİK'nın 54. maddesine aykırı bulunduğu, borçluya ödeme emri tebliği yok hükmünde olduğu gerekçesi ile şikayetin kabulüne karar verilmiştir. Karar, şikayet olunan vekilince temyiz edilmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Takip dayanağı belgenin ödeme emri ile birlikte tebliğinin icra müdürlüğünün sorumluluğunda olduğunu, takibin dayanağı cari hesap ektresinin sehven gönderilmediğini, yeniden ödeme emrinin gönderilmesi için 03/07/2019 tarihinde taleptebulunulduğunu, şikayetin icra memur muamelesini şikayet olduğundan aleyhe vekalet ücreti ve yargılama gideri hükmedilmemesini istemiştir....