"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın kaldırılması-tahliye İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, tahliye taahhüdü nedeniyle yapılan takibe itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, tarafından davalı aleyhine yazılı tahliye taahhütnamesine dayanılarak yapılan icra takibine davalının itiraz etmesi üzerine itirazın kaldırılması istenmiştir....
Hatta evvelce icra mahkemesine başvuran alacaklı, sonra mahkemeye başvurarak itirazın iptali davası açmışsa, bu davanın derdest olduğu sırada, tekrar icra mahkemesine dönerek ilk müracaatını yineleyemez. Bununla beraber önce itirazın kaldırılmasını talep eden alacaklı, bu yolu bırakarak itirazın mahkemede iptalini isteyebilecektir (Değnekli, A.: İtirazın İptali Davası, Ankara 2013, s.79). Bu açıklamalara göre alacaklı öncelikle itirazın kaldırılması yoluna başvurmuş ise ancak itirazın kaldırılması yolunu bırakarak itirazın iptali davası açabilir. İtirazın kaldırılması davasını bırakmadan itirazın iptali davasını açtığı takdirde derdestlik itirazı ile karşılaşacaktır. Öte yandan itirazın kaldırılması davasında karar verildikten sonra, bu davada reddedilen kısımlar için bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde ayrıca itirazın iptali davası açılması mümkündür....
Uyuşmazlık; genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde itirazın kaldırılması istemine ilişkindir. Takip dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlular hakkında genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi yapıldığı, takibin dayanağı olarak “Ankara 32. İcra Dairesinin 2016/15487 sayılı” dosyasının gösterildiği, her iki borçluya da 23/10/2019 tarihinde ödeme emri tebliğ edildiği ve borçluların 24/10/2019 tarihinde takibe ayrı ayrı itiraz dilekçesi verdikleri görülmüştür. İİK.'nın 68/1. maddesinin 1, 2 ve 3. fıkralarında; "Talebine itiraz edilen alacaklının takibi, imzası ikrar veya noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren bir senede yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belgeye müstenitse, alacaklı itirazın kendisine tebliğ tarihinden itibaren altı ay içinde itirazın kaldırılmasını isteyebilir. Bu süre içerisinde itirazın kaldırılması istenilmediği takdirde yeniden ilamsız takip yapılamaz....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/516 Esas KARAR NO : 2024/236 DAVA : İflas (Adi Takipten Doğan İtirazın Kaldırılması Ve İflas (İİK 156)) DAVA TARİHİ : 01/09/2021 KARAR TARİHİ : 28/03/2024 Mahkememizde açılan davanın yapılan yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, 2004 sayılı İİK'nun 156/3 maddesine dayalı olarak alacaklı tarafından açılmış borçlunun itirazının kaldırılması ve borçlunun iflasına karar verilmesi talebine ilişkindir. Mahkememizce ... 26. İcra Müdürlüğü'nün ...esas sayılı dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; alacaklı ... ile ... tarafından borçlu ......
Hukuk Dairesi 2010/7359 Esas 2010/8208 Karar sayılı ilamı, 2014/18973 Esas 2014/21595 Karar sayılı ilamı, 2014/4290 Esas 2014/6670 Karar sayılı ilamı) Fatura Yargıtay içtihatlarına göre İİK 68. Maddesinde sayılan belgelerden değildir. Takip talebinde İİK 68. Madde kapsamında bir belgeye dayanılmadan ödenmemiş elektirik tüketim bedeli aidat alacağı bedeli adı altında alacak isteminde bulunulmuştur. Borçlular vekilinin icra dairesine süresinde verdiği itiraz dilekçesinde borcu kabul yönünde yada ödeme olgusuna ilişkin bir beyanı olmadığına göre alacağın tahsilinin genel mahkemede yargılamayı gerektirdiği alacaklının faturaya dayalı olarak itirazın kaldırılmasını istemesinin mümkün olmadığı değerlendirilmiştir. O halde mahkemece, alacaklının, alacağını İİK'nun 68/1. maddesinde belirtilen belgelerden biri ile kanıtlayamadığı gözetilerek itirazın kaldırılması istemin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olmuştur....
Mahkemece davanın itirazın kaldırılması davası olduğu, bu tür davalara ise İcra Hukuk Mahkemesinde bakılması gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Dava dilekçesinde icra takibine yapılan itirazın kesin olarak kaldırılması talep edilmiş ise de davacı taraf 08.02.2007 tarihli celsedeki beyanı ve 12.02.2007 tarihli dilekçesinde açmış oldukları davanın İİK’nın 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptâli davası olduğunu açıklamıştır. Esasen maddi vakıaları ileri sürüp kanıtlamak tarafların, bu maddi vakıalara uygulanacak kanun maddelerini bulup uygulamak hakimin görevidir. Hakim tarafların nitelendirmesi ve kullandığı ifadelerle bağlı değildir. Davacı bu davayı açmakla duran takibin devamı ile alacağına kavuşmayı amaçlamaktadır....
Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın kaldırılması ve tahliye İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira alacağının tahsiline yönelik icra takibine vaki itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece itirazın kaldırılması isteminin kısmen kabulüne ve tahliyeye karar verilmiş, karar davacı tarafından alacağa yönelik temyiz edilmiştir. 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici ....madde hükmü gözetilerek HUMK.nın ........2004 tarih, 5219 sayılı kanunla değişik 427.maddesi ve ... ... Genel Kurulu’nun ........2005 tarih ve ...-82 esas ve 126 karar sayılı ilamı uyarınca temyiz konusu alacak karar tarihinde ....240 TL’nin altında bulunduğundan kararın kesin olması nedeniyle temyiz isteminin REDDİNE, 07.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İİK'nın 68/1. maddesi gereğince borca itiraz halinde alacaklı itirazın kendisine tebliği tarihinden itibaren altı ay içinde İcra Mahkemesinden itirazın kaldırılmasını isteyebilir. Alacaklının İcra Mahkemesine başvurusu, icra müdürlüğü işlemini şikayet niteliğinde olmayıp, İİK'nın 68. maddesine dayalı itirazın kesin kaldırılması talebine ilişkindir. O halde Bölge Adliye Mahkemesince; takip talebinde istenen USD cinsi alacağın TL karşılığı gösterilmiş ise de, ödeme emrinde bu kayda yer verilmediği, bu durumda usulüne uygun olarak düzenlenmiş bir ödeme emri olmadığı gerekçesiyle alacaklının İİK'nın 68. maddesine dayalı itirazın kesin kaldırılması talebinin reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile şikayetin reddine karar verilmesi isabetsiz olup anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından, Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekmiştir....
İcra İflas Kanunu’nun 63. maddesi gereğince borçlu itiraz sebepleri ile bağlı olup, itirazın kaldırılması istemi ile açılan eldeki davaya cevabı ile itiraz sebeplerini genişletemez ve değiştiremez. İİK'nun 275. maddesinde ise "İtiraz vukuunda kiralayan icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını isteyebilir. Tahliye talebi noterlikçe res'en tanzim veya tarih ve imzası tasdik edilmiş yahut ikrar olunmuş bir mukaveleye müstenit olup da kiracı kiranın yenilendiğine veya uzatıldığına dair aynı kuvvet ve mahiyette bir vesika gösteremezse itiraz kaldırılır. Aksi takdirde itirazın kaldırılması talebi reddolunur. İtirazın kaldırılması üzerine tahliye ve teslim icra edildikten veya kaldırılma talebi reddolunduktan sonra kiracının veya kiralayanın umumi hükümlere göre mahkemeye müracaat hakları saklıdır....
Davacı vekili dava dilekçesinde, öncelikle davalı hakkında yapılan icra takibine yapılan itiraza ilişkin olarak itirazın iptalini talep ve dava etmiş, talep sübut bulmadığı takdirde ise genel hükümlere göre alacak davası olarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. HMK'nın 111. maddesinde davacının aynı davalıya karşı birden fazla talebini aynı dava dilekçesinde ileri sürebileceği belirtilmiştir. Oysa dava konusu uyuşmazlıkta davacının tek bir talebi vardır, o da alacağın tahsili yönündedir. İtirazın iptali davaları İİK'nın 67. maddesi hükmünde düzenlenmiş olup ayrı bir usul ve esasa dayalı kendine özgü bir dava türüdür. Davacı alacaklı, aynı dava dilekçesinde hem itirazın iptali davası hem de genel hükümlere dayalı alacak davası olarak istemde bulunamaz. Mahkemece öncelikle davacı vekiline hangi dava yolunun seçildiğine dair bir açıklama yaptırılarak HMK 31. madde uyarınca davanın aydınlatılması gerekir....