DAVA KONUSU : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Komisyonculuk Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı ve dava dışı sporcu Mükremin Deniz Kılıçlı arasında simsarlık sözleşmesi niteliğindeki 13.07.2018 tarihli "sporcu özel sözleşmesi" düzenlendiğini, sözleşmenin 4.maddesinde davalı tarafından ödenecek ücretin belirlendiğini, müvekkilinin edimini yerine getirmesine rağmen kararlaştırılan menejerlik bedelinin vadesinde ödenmediğini, alacağın tahsili amacıyla Büyükçekmece 1. İcra Müdürlüğünün 2019/534 Esas sayılı dosyasına başlatılan takibin davalının haksız itiraz sonucu durduğunu, sözleşmede açıkça müvekkiline ücret ödeneceğinin kararlaştırıldığını ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın %20'sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İSTİNAF SEBEPLERİ Süresinde istinaf yoluna başvuran davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişi raporu ile alacaklarının belirlendiğini, davalı şirketin yetkilisi olan ... tarafından davacıya gönderilen mail ile sözleşmenin kurulduğunu, TMK’nun 2. maddesi gereğince davalının kötü niyetli durumunun korunmaması gerektiğini belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir. Davalı vekili ise; davalı lehine kötü niyet tazminatı hükmedilmesi gerektiğini belirterek, yerel mahkeme kararının bu yönden kaldırılmasını istemiştir. UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR Uyuşmazlık, davacı tarafın vermiş olduğunu iddia ettiği simsarlık hizmeti gereğince davalıdan komisyon alacağı talep edip etmeyeceği noktasında toplanmaktadır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, simsarlık sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkindir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/11/2019 NUMARASI : None DAVA KONUSU : İtirazın İptali (Tellallık Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : İlk Derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 5/7/2013 tarihinde Komisyon sözleşmesi adı altında Simsarlık sözleşmesi düzenlendiğini, davalının müteahhit olduğunu, sözleşmeye göre, davalının dava dışı arsa sahibi Rahim Solak ile Ataşehir İçerenköy 205 pafta 167 parsel sayılı taşınmaz için Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi yaptığı anda davacı T1 225.000 (Amerikan Doları) vereceğini taahhüt edildiğini, nitekim; bu sözleşmeden sonra davalının şirketi ile dava dışı Rahim Solak arasında Kadıköy 10 Noterliğinde Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi düzenlendiğini, ancak davalı T3 Simsarlık sözleşmesine uymayarak taahhüt edilen 225.000 (Amerikan Doları) müvekkiline...
Taraflar arasındaki sözleşme 6098 Sayılı TBK'nın 520 ve devamı maddelerinde düzenlenen simsarlık sözleşmesi olup, anılan madde uyarınca simsarlık sözleşmesi simsarın taraflar arasında bir sözleşme kurulması imkânının hazırlanmasını veya kurulmasına aracılık etmeyi üstlendiği sözleşmedir.Simsarlık ücretini talep hakkı, simsarlık sözleşmesinin kurulmasıyla hemen doğmaz. TBK.'nun 521. maddesi gereğince simsar; ancak yaptığı faaliyet sonucunda sözleşme kurulursa ücrete hak kazanır. Ancak sözleşmede bu durumun aksi kararlaştırabilir. Simsarlık sözleşmesi yapılabilmesi için simsar ile gayrimenkul sahibi arasında sözleşme bulunmasına, gayrimenkul malikinin rıza ve simsara yetki vermesine gerek yoktur....
Somut uyuşmazlıkta; davada davacı, davalı ile aralarında emlak komisyonculuğu sözleşmesi imzalandığını davacının yükümlülüklerini yerine getirmesine rağmen davalının ücretini ödemediğini ileri sürerek komisyon ücret alacağının tahsilini istemiştir. Davacının ve davalının tüketici tanımına uymadığı, taraflar arasında tüketici işlemi bulunmadiği anlaşıldığından uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinde çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince... 12. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 18/12/2017 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Sayılı, 13.Hukuk Dairesi Başkanlığı'nın 2016/3855 Esas 2019/2224 Karar, 2016/13104 Esas 2019/7230 Karar ve 2013/15789 Esas 2014/16309 Karar sayılı içtihatlarında futbolcu temsilciliği sözleşmelerinin simsarlık sözleşmesi olduğu kabul edilmektedir. Simsarlık sözleşmesi, vekalet sözleşmesinin konusu belirli (akit yapma hususunda aracılık faaliyetinde bulunma) ve simsarın her zaman ücrete hak kazandığı özel bir çeşididir. Bu sebeple TBK. m. 520/2'ye göre "simsarlık sözleşmesine, kural olarak vekalete ilişkin hükümler uygulanır" denilmiştir....
GEREKÇE: Dava, taraflar arasındaki 31/10/2017 tarihli simsarlık sözleşmesi uyarınca ödenen komisyon bedelinin iadesine ilişkin yapılan icra takibinde itirazın iptali istemine ilişkindir. İcra İflas Kanunu’nun 67. maddesine göre takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkûm edilir. İtirazın iptali davalarında dava konusu farklı sebeplere dayanabileceği için görev ve yetki hususu, dava konusunun niteliğine göre HMK ve özel kanunlar çerçevesinde gözetilmesi gerekir....
Somut olayda davacının, davalı emlak komisyoncusu ile aralarında simsarlık sözleşmesi, müteahhit olan diğer davalı ile ise alım - satım sözleşmesi mevcuttur. Davacı bu sözleşmelerin gereği gibi ifa edilmemesinden kaynaklanan alacağının tahsilini talep etmiştir. Dava tarihi itibariyle yürürlüğe girmiş olan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3, 73/1 ve 83/2 maddeleri uyarınca bu tür davalara bakma görevinin tüketici mahkemelerine ait olduğu nazara alındığında uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Bakırköy 2. Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 14/01/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Simsarlık sözleşmesinin geçerliliği bir şekle bağlı değildir; ne var ki 6098 sayılı TBK’nın 520/3. maddesi (mülga 818 sayılı BK m. 404/3) taşınmazlar konusundaki simsarlık sözleşmesi için bir geçerlilik şekli kabul etmiştir. Buna göre, taşınmazlar konusundaki simsarlık sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça geçerli değildir. Simsarlık sözleşmesi vekâlet sözleşmesinin, konusu belirli (akit yapma hususunda aracılık faaliyetinde bulunma) ve simsarın her zaman ücrete hak kazandığı özel bir çeşididir. Bu sebeple TBK’nın 520/2. maddesinde (BK m. 404/2) "simsarlık sözleşmesine, kural olarak vekâlete ilişkin hükümler uygulanır" denilmiştir. Simsarlık sözleşmesi, simsar ile iş sahibi arasında haklar ve borçlar meydana getirmektedir. Kanunun 521- 525. maddeleri arasında sadece simsarın ücret alacağı düzenleme konusu yapılmıştır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İtirazın iptali davasının koşullarını; ilamsız bir icra takibine girişilmesi, bu takip nedeniyle çıkarılan ödeme emrine 7 günlük itiraz süresi içinde itiraz edilmiş olması, borçlunun itirazının alacaklıya tebliğinden itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre içinde mahkemeden itirazın iptalinin talep edilmesi şeklinde sıralamak mümkündür. İtirazın iptali davası icra takibi ile sıkı sıkıya bağlıdır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 06.10.2004 tarih 2004/19-410 Esas, 2004/471 Karar sayılı kararında belirtildiği üzere, itirazın iptali davasının görülebilmesi için, öncelikle ortada takip hukuku kuralları çerçevesinde yasaya ve yöntemine uygun şekilde yapılmış geçerli bir icra takibinin bulunması gerekir. Ortada geçerli bir takibin bulunmadığı durumlarda, itirazın iptali davasının görülebilmesine usulen olanak yoktur. Bu husus dava şartıdır ve mahkemece re’sen gözetilmesi gerekmektedir....