"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 16.03.2006 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, birleşen dosya davacısı ise elatmanın önlenmesi ve tahliye istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine, birleşen dosyadaki istemin kabulüne dair verilen 07.03.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve birleşen dosya davalısı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, 07.11.1995 günlü taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Birleştirilen davada mülkiyet hakkına dayalı olarak H blok 13 numaralı taşınmaza yersiz elatmanın önlenmesi talebinde bulunulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 18.11.1997 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 30.11.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir Davada, 21.10.1972 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayanılmıştır. Bu sözleşmede satışı vaat edilen dava konusu taşınmazların 500 ETL değerinde olduğu yazılıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 7.6.2005 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 13.10.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemi ile 7.6.2005 tarihinde Sulh Hukuk Mahkemesinde açılmıştır. Mahkemece dava reddedilmiş, hükmü davacı temyiz etmiştir. Davada 21.5.1997 günlü biçimine uygun düzenlenmiş gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayanılmıştır. Gerçekten, bu sözleşmede satımı vaad edilen dava konusu taşınmazların 1 milyar lira değerinde olduğu yazılıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 06.06.2006 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 28.02.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemi ile 06.06.2006 tarihinde Sulh Hukuk Mahkemesinde açılmıştır. Mahkemece, sözleşmedeki değere bakılarak işin esası incelenerek davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir. Davada 12.01.2005 günlü biçimine uygun düzenlenmiş gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayanılmıştır. Gerçekten, bu sözleşmede satımı vaad edilen dava konusu taşınmazların 2500.YTL. değerinde olduğu yazılıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 8.3.2006 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 1.2.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemi ile 8.3.2006 tarihinde Sulh Hukuk Mahkemesinde açılmıştır. Mahkemece sözleşmedeki değere bakılarak görevsizlik kararı verilmiş, hükmü davacılar temyiz etmiştir. Davada 13.11.2003 günlü biçimine uygun düzenlenmiş gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayanılmıştır. Gerçekten, bu sözleşmede satımı vaad edilen dava konusu taşınmazların 5 milyon TL değerinde olduğu yazılıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptaline ilişkin davada İzmir 1. Tüketici ile 1. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, harici satış sözleşmesine dayalı yapılan icra takibine itirazın iptali istemidir....
Davacı gerek dava dilekçesinde, gerekse de yargılama aşamasında davasını 06.05.1981 günlü "tarla satış senedi" başlıklı harici satış sözleşmesine dayandırmış ve bu sözleşme gereğince Türk Medeni Kanununun 713.maddesinde düzenlenmiş olan olağanüstü zamanaşımı nedenine dayalı tapu iptali ve tescil talebinde bulunmuştur. Davacının ikinci kademedeki talebi Türk Medeni Kanununun 724.maddesinde düzenlenen temliken tescile yöneliktir. Mahkemece, davacının birinci kademedeki istemi olan harici satış ve zilyetliğe dayalı tescil isteği hiç değerlendirilmeksizin ikinci kademedeki istem hakkında hüküm kurulmuş olması doğru olmamış hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. Mahkemece yapılması gereken iş; birinci kademedeki istem olan, olağanüstü zamanaşımı nedenine dayalı (TMK'nun 713.maddesi) tapu iptali ve tescil talebi hakkında inceleme ve araştırma yapmak delilleri toplamak, olmadığı taktirde diğer terditli talepler hakkında araştırma yaparak sonucuna göre karar vermek olmalıdır....
Taraflar arasında daha önce görülüp sonuçlanan 2010/224 esas ve 2010/288 sayılı kararda davanın konusu aynı taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı davalı hisselerine isabet eden ürün bedelinin tahsili istemine ilişkin olup mahkemece, davacının henüz adına tescil yaptırmadığından aldığı pay yönünden ecrimisil istemesi mümkün bulunmadığı gibi davalıya ihtarname gönderip intifadan men ettirdiğini ispat edemediği için alacak davasının reddine karar verilmiştir. Görülüyor ki, bu karar alacak davasına ilişkin olup eldeki dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil ile hacizlerin kaldırılması isteğine ilişkindir. Bu nedenle davanın hukuki sebebi yönünden kesin hüküm sonucunu meydana getirmez. Bu nedenle iddia ve savunma doğrultusunda tarafların delilleri toplanıp, davanın esası incelenerek bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kesin hükümden söz edilerek davanın reddi doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 18.06.2003 gününde verilen dilekçe ile noter satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde bedelinin tahsili istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 23.02.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, ikinci kademedeki istek ise satış vaadi sözleşme bedelinin tahsili istemlerine ilişkindir. Mahkemece ayına ilişkin davanın reddine karar verilmiş, satış bedeli ile ilgili istem hakkında bir hüküm kurulmamıştır....
İİK’nun 67/1.maddesine göre, alacaklı itirazın iptali davasını, itirazın kendisine tebliği tarihinden itibaren bir yıl içinde açabilir. Buradaki bir yıllık hak düşürücü sürenin, borçlu tarafından yapılan itirazın alacaklıya tebliği tarihinden itibaren işlemeye başlayacağı belirtilmiş, bunun dışında bir yol (tefhim v.s) öngörülmemiştir. Borçlunun ödeme emrine yaptığı itirazın alacaklıya tebliği için yatırması gereken posta giderinin davacı tarafından yatırılmaması hususu, hak düşürücü nitelikteki dava şartı olan sürenin işlemeye başladığı anlamına gelmez. İİK.nun 59.maddesi uyarınca alacaklının tebliğ masrafını avans olarak peşinen ödememesi, icra takibine vaki itirazın iptali istemini hükümsüz kılmaz. Somut olayda da, davalı borçlunun ödeme emrine yaptığı itirazın davacı alacaklıya tebliğ edildiğine ilişkin her hangi bir bilgi veya belge icra takip dosyasında bulunmamaktadır....