A.Ş. 2-... arasındaki davadan dolayı İstanbul Anadolu 18....
a hiçbir borcunun kalmadığını, kullanılan kredilerin ve teminat mektuplarının yasal süresi içerisinde tüm ferileri ile ödenmiş olmasına rağmen, müvekkilin taşınmazları üzerine konulan ipoteklerin müteaddit sözlü ve yazılı taleplerine rağmen kaldırılmadığını,.... İnşaat Taah. Dah. Tic. Ltd. Şti. ve müvekkilinin davalılara hiçbir borcu olmadığının tespiti ile taşınmazlar üzerindeki ipoteklerin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılardan ...'nun vekili 13.07.2009 tarihli cevabi dilekçesinde : .... davacı ..... kefaleti ve dava konusu taşınmazlar üzerinde tesis edilen teminat ipoteği ile... A.Ş. ... Şubesinden kullandığı kredi alacağının TMSF tarafından temlik alındığını ve 12.08.2005 tarihi itibariyle mevcut bakiye alacağı ...'...
Delillerin Değerlendirilmesi Ve Gerekçe; Davalı alacaklı tarafından davacı hakkında başlatılan ilamsız icra takibinde davacı tarafa 17.07.2020 tarihinde tebliğ edilen 103 davetiyesi tebliği üzerine 20.07.2020 tarihinde süresinde meskeniyet şikayetinin ileri sürüldüğü mahkemece dosyanın bilirkişiye tevdi edildiği, tapu kayıtlarının celbi ile taşınmazda ipotek bulunduğunun ve zorunlu ipoteklerden olmadığının tespiti üzerine şikayetin reddine karar verildiği, davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır. Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için, ipoteğin, mesken kredisi, zirai kredi, esnaf kredisi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması ya da zorunlu ipoteklerden olmamakla birlikte ipotek bedelinin haciz tarihinden önce ödenmiş olması gerekir....
Ayrıca asıl borçlu olup dava dışı ----- bankaya vereceği halefiyet bildiriminden sonra davacının tek ödemesinin ------- olduğunu, bu meblağın üzerindeki tutarlar yönünden yasal düzenlemelere uymadığından temlik yapılmasına ilişkin talebin herhangi bir hukuki dayanağının bulunmadığını ileri sürmüştür....
Maddesi gereğince konulan ipoteklerin Alperen Dalkılıç’ın borçlarından dolayı konulduğu ifade edilmektedir. Lehine ipotek tesis edilenler ve taşınmazları üzerine ipotek konulan davacı eldeki davanın tarafı olup dosya arasında bulunan 23.07.2012 tarihli imza sirküleri ve vekaletnameye göre davalı T5 diğer davalı ticaret şirketinin yetkili temsilcisi olduğu anlaşılmaktadır. Resmi senedin taraflarının tamamı eldeki davanın da tarafıdır. Yine dava dilekçesi ekinde delil olarak hesap ekstresi, Alperen Dalkılıç tarafından davalı şirkete 34.100,00 TL ödenmesine ilişkin banka dekontu da sunulmuştur. Bu durumda dava dilekçesindeki açıklamalara göre dava dışı Alperen Dalkılıç’ın davalılara borçlu olup olmadığının tespiti ile sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden, davacının ipotek senetlerinde kendi adına aldığı-alacağı mallar nedeni ile borcun teminat altına alındığı ancak davalılarla aralarında ticari ilişki bulunmadığına dair ileri sürdüğü istinaf sebebi yerinde değildir....
İcra Müdürlüğünün 2011/3788 sayılı dosyasında icra takibine konu borçtan dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili davacının kira akdini feshederek kiralananı tahliye ve anahtarı teslim ettiğine dair belge sunmadığını, belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece Adana 5. İcra Hukuk Mahkemesinin 2011/467-914 E.K sayılı kararı ile itirazın kaldırılması isteminin kısmen kabulüne karar verildiği, kararın onanarak kesinleştiği, aynı nedene dayalı borçlu bulunmadığının tespitine dair talebin kesin hüküm nedeniyle mükerrer olacağı ve 3. İcra Müdürlüğünün 2011/3788 sayılı dosyasındaki borç miktarının da kesinleşmiş mahkeme kararı ile belirlenmiş olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2013/61 E. sayılı dosyasında mahkemenin kefillikten dolayı borçlu olmadığına karar verildiğini, müvekkilin ipoteğe konu kefil olduğu borcu kapatmasına, bu hususta davalı taraftan ibraname almasına rağmen davalının ipoteği kaldırmadığını iddia ederek borçlu olmadığının tespiti ile ipoteğin fekkine, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 5.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Dairemizin bozma ilamına uyan mahkemece, bozma ilamı doğrultusunda alınan bilirkişi raporuna göre davacı tarafın kefaletten dolayı borcunun bulunduğu, bu sebeple ipoteğin kaldırılması koşullarının ve manevi tazminat şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı,davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, ipotek ile teminat altına alınan alacağın ödendiği iddiasıyla ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir....
Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, zirai kredi, esnaf kredisi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir. Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller. Şikayete konu taşınmaz üzerinde ipotek tesis edildiği anlaşıldığından, ipoteğin mesken kredisi, zirai kredi, esnaf kredisi gibi, zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olup olmadığının araştırılması gerekir. Somut olayda, ... ili ... ilçesi, ......
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, davalı tarafından başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip nedeniyle ipotek borçlusunun borçlu olmadığının tespiti ve ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir.İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiş; bu karara karşı, davacı vekilince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Dosya içerisindeki tapu kayıtlarının incelenmesinde, ... ada ... numaralı bağımsız bölümün 27.01.2011 tarihinde, ... ve ... numaralı bağımsız bölümlerin ise 14.09.2012 tarihinde ipotek yükü ile birlikte davacı tarafından satın alındığı, satın alma tarihinden önce bankaca, ipotek konusu borcun ödendiğine ilişkin bir beyanın dosyada bulunmadığı anlaşılmıştır....
Mahkemece, davanın kabulü ile ipoteklerin kaldırılmasına karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Uyuşmazlık konusu ipoteklerin davacıların taşınmazlarında imar uygulaması sonucu oluşan artışa karşılık konulduğu, 09.03.2016 tarihli bilirkişi raporunda hesaplanan bedeller doğrultusunda; 3131 ada 7 parsel için 12.939,00TL ipotek bedeli, 3131 ada 9 parsel için 11.577,00TL ipotek bedeli, 3131 ada 11 parsel için 9.761,00TL ipotek bedeli, 3131 ada 12 parsel için 14.200,00TL ipotek bedelinin depo edildiği ve sonrasında ipoteklerin kaldırılmasına karar verildiği görülmüştür....