Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit KARAR : K A R A R TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı Garanti Koza Şirketinden bedeli tamamen ödenerek müvekkili tarafından Gülser Sezgin'den devir temlik sözleşmesi ile devir alınan İstanbul ili Esenyurt ilçesi Çınar mahallesi 382 ada 43 parsel Heybeli (E) blok 30.kat 553 nolu bağımsız bölümü satın aldığını, taşınmaz üzerine davalı finans kuruluşları T5 ve T3 tarafından ipotekler konulduğunu belirterek müvekkilinin bu ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti ile dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile takyidatlardan ari şekilde müvekkili adına tescilini, taşınmaz üzerindeki ipoteklerin ve varsa başkaca hacizlerin terkinine karar verilmesini talep etmiştir....
tarafından konulan ve tapu kaydında mevcut tüm ipoteklerin ve varsa diğer takyidatlar ile haciz kayıtlarının paraya çevrilmesine yönelik yapılacak her türlü yasal takibin dava sonuçlanıncaya ve karar kesinleşinceye kadar durdurulması mahiyetinde HMK 389 vd. maddeleri uyarınca teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesine, işbu davanın kabulü ile, dava konusu olan ve müvekkil adına kayıtlı olan İstanbul İli Esenyurt İlçesi Çınar Mah. 382 Ada 43 Parselde yer alan B blok 37. Kat 514 nolu bağımsız bölüm üzerinde yer alan ipoteklerden dolayı müvekkillerin borçlu olmadığının tespiti ile dava konusu taşınmaz üzerindeki tüm ipoteklerin ve başkaca diğer hacizlerin terkin edilerek (fekkine), tüm ipoteklerin kaydının ve başkaca hacizlerin terkin edildiğinin ilgili tapu müdürlüğüne bildirilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılara yüklenmesine, karar verilmesini talep etmiştir....
A.Ş. ile borçlu arasında imza olunan kredi sözleşmesi gereğince (mortgage kredisinin teminatı olmak üzere) adı geçen banka lehine kurulan ipotek olduğu görülmüş olup, ipoteğin, sosyal amaçlı kredinin teminatını teşkil etmesi ve dolayısıyla zorunlu ipoteklerden olması karşısında, borçlunun, meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunmasına herhangi bir engel bulunmamaktadır. O halde, mahkemece, meskeniyet şikayetinin süresinde olması ve taşınmaz üzerinde mevcut ipoteğin zorunlu ipoteklerden bulunması sebebiyle borçlunun, meskeniyet şikayetinin esasının incelenip oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi borçlu vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. B. İstinaf Sebepleri Şikayetçi vekilince; maliki olduğu taşınmaz üzerinde 3.kişi lehine zorunlu ipotek tesisine rıza gösterildiğini, ancak zaten borcun ödenmiş olmasından dolayı konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek hem davacı hem de davalı lehine vekalet ücretine hükmedilerek karar kurulduğunu, bahse konu ipoteğin zorunlu ipoteklerden olduğu olgusunun gözden kaçırılmaması ve davalı tarafın ipoteğin paraya çevrilmesi gibi bir yol izleyerek takip açmakta yararı varken normal bir takip açarak alacağı tahsil etme çabasının kötü niyetin bir göstergesi olduğunu, yerel mahkemece verilen kararın yasalara hakkaniyete ve usule aykırı olduğunu beyan ederek, yerel mahkemenin kararının kaldırılmasına karar verilmesi talep edilmiştir. C....
İcra Müdürlüğünün 2010/633 sayılı dosyası üzerinden ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlattığı, kıymet takdirinde ipotekli taşınmazların toplam değerinin 851.700TL olarak tespit edildiği, yabancı uyruklu alacaklının mevzuat gereği yatırması gereken teminatın ikmal edilmemesi üzerine alacaklının takip hakkındaki borçlu itirazının kaldırılması talebinin reddedildiği, buna ek olarak 3. İcra Müdürlüğünün 2009/461 sayılı dosyası üzerinden de 120.000€luk senet yönünden kısmi olarak 120.000TL üzerinden ilamsız takip yapıldığı, davacının bu takip yönünden teminat senedinin henüz geçerlilik şartlarının oluşmadığından bahisle borçlu olmadığının tespitini istediği dosya içeriğinden anlaşılmaktadır....
sürerek, ipoteklerin fekki ile davalı bankaya borçlu olmadığının tespitine, dava değeri 45.000 TL üzerinden davacı lehine %40 tazminata hükmedilmesini istemiştir....
Ancak somut olayda dava konusu İstanbul ili Esenyurt ilçesi 382 ada 43 parselde inşa edelin B blok 29 kat (tapu kaydında 33 kat) 451 nolu bağımsız bölümün konut niteliği ile davacı adına tapuda kayıtlı bulunduğu, taşınmazın tapu kaydında davalı T5ile davalı T3'nin alacaklı, davalı Garanti Koza....A.Ş.nin borçlu olduğu ipotek şerhleri, ayrıca dava dışı alacaklılara ait haciz şerhleri bulunduğu sabittir. İpotek alacaklıları ile ipotek borçlusunun işbu dava dosyasında davalı oldukları, davacının işbu davadaki talebinin ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve hacizlerin fekki istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Uyuşmazlık dava konusu taşınmazın aynına ilişkindir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipotek ve hacizlerin kaldırılması istemine ilişkindir. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsamaktadır. Davada istem, T6 Şirketi ile imzalanan konut satım sözleşmesi gereğince mülkiyeti tapuda davacı adına devir ve tescil edilen dava konusu konut niteliğindeki taşınmazlar üzerindeki iddiaya göre hukuka aykırı tesis edilen ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipotek ve hacizlerin kaldırılması istemine ilişkindir. Dava dosyası içerisine alınan dava konusu taşınmazlara ait tapu kayıtlarının incelenmesinde; dava konusu taşınmazların konut niteliğinde olduğu 11/02/2019 tarihinde satış edinme sebebine istinaden davacı adına tapuya tescil edildiği anlaşılmaktadır....
İstinaf Sebepleri Borçlu istinaf dilekçesinde özetle; şikayet dilekçesindeki nedenlerin yanında bilirkişi raporunun eksik ve yetersiz incelemeyle düzenlendiği, rapora itirazlarının dikkate alınmadığı beyanıyla kararın bozulmasını talep etmiştir. Alacaklı istinaf dilekçesinde özetle; taşınmaz üzerindeki ipoteklerin gereği gibi araştırılmadığı, borçlunun taşınmazda ikamet etmediği, haline münasip evin değerinin yüksek belirlendiğinden bahisle kararın bozulmasını talep etmiştir. C....
Ancak somut olayda ipotek alacaklıları ile ipotek borçlusunun işbu davada davalı olarak taraf bulundukları, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan ari tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve hacizlerin kaldırılması, kira alacağı istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca mahkemece verilen tedbir kararının tüm icra işlemlerini değil sadece cebri icra yoluyla satış işlemini engeller nitelikte olduğu dolayısı ile icranın diğer yönlerden satış aşamasına kadar devamında yasal bir engel bulunmadığı, davalı aleyhine hak ve yarar dengesinin bozulmayacağı kaldı ki tedbir kararının teminat karşılığı verildiği değerlendirilmiştir....