ile akdedilen bayilik sözleşmesini anılan intifa hakkı tesisi ile birlikte kabul etmenin mümkün olmadığı, bu nedenle davalının sözleşmeyi haklı bir nedene dayanmaksızın süresinden önce feshettiği, sözleşmenin 39 ve 42/d.3 maddeleri uyarınca davacının kâr mahrumiyeti ve cezai şart taleplerinin yerinde olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Davalı, davacı ile ekonomik bütünlük içinde bulunan ve grup şirketlerden olan ... (... Petrol A.Ş.) ile arasındaki akaryakıt bayilik sözleşmesi ile anılan şirket lehine tesis edilen intifa hakkının Rekabet Kurulu'nun konuya ilişkin kararları doğrultusunda 18/09/2010 tarihinde kendiliğinden son bulacağını, böylece grup şirketlerden olan davacı ile akdedilmiş olan otogaz bayilik sözleşmesinin de geçersiz hale gelen akaryakıt bayilik sözleşmesi ve intifa sözleşmesine paralel olarak feshedilmiş sayılacağını, dava dışı ......
Satış suretiyle ortaklığın giderilmesi istenen taşınmaz üzerinde 4721 sayılı TMK'nın yürülüğe girdiği 01.01.2002 tarihinden önce kurulmuş bir intifa hakkı varsa taşınmazın 14.03.1960 tarihli ve 1/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca intifa hakkı ile yükümlü olarak satılması gerekir. Ancak intifa hakkı sahibi yalnız başına bu hakkının paraya çevrilmesini, taşınmazın intifasız satışını isterse diğer paydaşların muvafakati aranmaksızın taşınmazın intifasız satışına karar verilmelidir. TMK'nın 796/2. maddesi uyarınca da intifa hakkı sahibinin hakkından vazgeçmesiyle intifa hakkı sona erer. İntifa hakkı sahibinin bu hakkından vazgeçmesi halinde taşınmazın maliki tapu kaydından intifa hakkının terkin edilmesini isteyebilir. Somut olaya gelince; dava konusu taşınmazın paylı malikleri tarafından 3/8 ve 5/8 paylarının üzerinde 05.06.1984 tarihinde 2/8 hissesinde üçüncü şahıs ... lehine intifa hakkı tesis edildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece intifa hakkı sahibi ...'...
Şti. ile bayilik sözleşmesi imzaladığını, diğer davalıların ise maliki bulundukları taşınmaz üzerinde müvekkil şirket lehine 20 yıl süreli intifa hakkı tesis edildiğini ve intifa bedelinin müvekkili şirket tarafından peşin olarak ödendiğini, müvekkili şirketin taşınmaz üzerine kalıcı yatırımlar yaptığını ve bayiye finansal destek ödemelerinde bulunduğunu, Rekabet Kurulu kararı ile intifa hakkının ve bayilik anlaşmasının 18.09.2010 tarihini aşan sürelerinin geçersiz kılındığını iddia ederek peşin ödenen intifa bedelinin geçersiz kılınan süreye tekabül edilen kısmının ve akaryakıt istasyonuna yapılan kalıcı yatırımların faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı ... cevabında, 20 yıl süreli verilen intifa hakkının davacı şirket yetkilisinin imzası karşılığında 02.05.2012 tarihinde kaldırıldığını, davanın zamanaşımına uğradığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Diğer davalılar, davaya cevap vermemişlerdir....
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davacının taşınmazda yaptığını iddia ettiği sabit yatırımlar bedelinin intifa hakkının süresinden önce terkini nedeniyle bakiye süresine isabet eden miktarının tahsilini talep ettiği, taraflar arasında kurulan intifa hakkının başlangıç tarihinin 10.12.1997 olduğu, intifa hakkı süresinin Rekabet Kurulu Kararına göre (5) yıldan fazla olamayacağı, ancak intifa hakkının (5) yıl veya daha kısa süreli olarak tesis edilse dahi davaya konu sabit yatırımların yapılması gerektiği, sabit yatırımların intifa hakkı süresiyle bir ilgisi bulunmadığı, bu nedenle de sabit yatırımlar bedelinin talep edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, davacı lehine intifa hakkı tesis edilmiş olan taşınmazda sabit yatırım bedeli olarak yapılan ödemenin tahsili istemine ilişkindir....
ye ait 2/12'şer olan paylarının üzerinde ... lehine intifa hakkı tesis edildiği anlaşıldığından, intifa hakkı sahibinin de davaya dahil edilip, taraf teşkili sağlandıktan sonra karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, 2-Taşınmazın kamulaştırılması halinde, mülkiyetin yerini mahkemece saptanan kamulaştırma bedeli alacağından, tespit edilen bedelin 4/12 (2/12+2/12) hissesine karşılık gelen paranın bir bankaya vadeli olarak yatırılarak bunun nemasının (faiz gelirinin) intifa hakkı sahibine bu hak sona erinceye kadar ödenmesi gerektiği düşünülmeden mahkemece infazda tereddüt yaratacak şekilde davalılar ... ve ... payları üzerindeki ... lehine tesis edilmiş olan intifa hakkının bu davalılara ait kamulaştırma bedelinin neması üzerinden yürütülmesine, dava konusu taşınmazın tapu kayıtlarında ... lehine tesis edilmiş intifa hakkının kaldırılmasına karar verilmesi, Doğru görülmemiştir....
Olaya uygulanması gereken 1.1.2002 tarihinde yürürlüğe giren 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 700 maddesi “ “ bir paydaşın kendi payı üzerinde intifa hakkı kurması halinde, diğer paydaşlardan biri intifa hakkının kurulduğunun kendisine tebliğinden başlayarak üç ay içinde paylaşma isteminde bulunursa satış yoluyla paylaşmada intifa hakkı buna düşecek bedel üzerinde devam eder” ” hükmünü taşımaktadır. Yürürlükten kaldırılan Türk Kanunu Medenisi’nde bulunmayan bu yeni düzenleme ile bir pay üzerinde intifa hakkı kurulması halinde diğer paydaşlardan biri üç ay içinde paylaşma isteminde bulunursa , satış yoluyla yapılacak paylaşmada pay üzerinde intifa hakkı bulunmaksızın satışın yapılması ve intifa hakkının söz konusu paya düşen bedel üzerinden devam etmesi esası getirilmiştir....
Davacı 23.11.2011 havale tarihli dilekçesinde, dava konusu taşınmazın tapu kaydındaki intifa hakkının kaldırılması için ... yaptığı başvuru sırasında, intifa hakkı sahibi ...'ın anne adı ... olduğu halde tapuda ... olarak kayıtlı bulunduğu hususunun gerekçe gösterilerek talebinin yerine getirilmediğini belirtmektedir. Dosyanın incelenmesinden, dava konusu taşınmazın tapu kaydına tesis edilen 06.08.1973 başlama tarihli ...'a ait olduğu belirtilen intifa hakkının dayanağı olan kayıtların getirtilmediği anlaşılmaktadır....
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre taraflar arasında mülkiyeti maliyeye ait taşınmazın, davalılara ait irtifak hakkının davacıya devri karşılığında 16 yıl süre ile tesis edilen intifa hakkı karşılığı davacının, davalı derneğe 10.175,000 USD+ KDV ödediği, ancak ... 5.İdare Mahkemesi'nin 27.10.2010 tarihli kararı ile irtifak hakkının devrine ilişkin işlemin iptal edildiği, ... 4.İdare Mahkemesinin 26.03.2010 tarihli karar ile dava konusu taşınmazın yapı ruhsatına ilişkin işlemlerin iptaline karar verildiği, İBB Başkanlığının 29.06.2011 tarihli yazısı ile söz konusu taşınmaz üzerinde akaryakıt istasyonunu davacı şirket adına işleten dava dışı ... Şti.'...
- K A R A R - Davacı vekili; müvekkili lehine davalı ile yaptığı bayilik sözleşmesi ile kurulan intifa hakkının ve bayilik sözleşmesinin beş yılı geçen kısmının Rekabet Kurulu kararına istinaden 18/09/2010 tarihi itibariyle sonlandırıldığını, bu nedenle davalının maliki olduğu taşınmaz üzerindeki müvekkili lehine tesis edilen intifa hakkının kaldırıldığını, terkin işlemleri için davalı tarafça ödenmesi gereken terkin harcının müvekkilince ödendiğini belirterek ödenen 59.824,80 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; intifa hakkının davacı ile dava dışı Altaylı Akaryakıt...Ltd....
Taah.Nakliye Paz.Tic.ve San.Ltd.Şti ile imzalanmış olan bayilik sözleşmesi, istasyonun kapanmış olması, ticari koşullarda anlaşma sağlanamaması ve finansal problemler nedeniyle ... 41.Noterliği 09.01.2014 tarihli ... yevmiye numaralı ihtarnamesi ile feshedildiğini, davalılardan ... ... A.Ş. müvekkili lehine intifa hakkı tesis edilmiş olan taşınmazın, intifa tesis tarihindeki maliki olup, diğer davalı ... ... Ltd. Şti de, irtifa hakkı ile yüklü olan taşınmazı 30.06.2011 tarihinde iktisap etmiş olan halihazırdaki maliki olduğunu, yeni malik ... ... Ltd. Şti. taşınmazı intifa hakkı ile yüklü olarak iktisap ettiğini, dolayısıyla yeni malik, eski malikin intifa konusu borç ve alacaklarına halef olduğunu, intifa ivazı eski malik ... ... A.Ş.'ye ödenmiş olup, intifa hakkının terkin edilmiş olması sebebiyle yeni malik ... ... Ltd....