"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki feshin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine gerek olmadığına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı eczacı olarak davalının sigortalılarının ilaçlarını temin amacıyla sözleşme yapıldığını, 2005 yılı sözleşmesinin 1/m maddesi gereğince sahte reçete tanzimi ve kuruma ibraz edildiği gerekçesi ile 3 yıl süre ile feshedildiğinin 13.8.2007 tarihli yazı ile bildirildiğini ileri sürerek, haksız olarak yapılan sözleşmenin feshi işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı, sözleşmenin feshinin haklı olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir....
in taraf olmadığı, davalı şirket ortağı olduğuna dair kayıt bulunmadığı, talebin mahiyeti gereği sözleşmenin feshi ile eksik yapılan işler karşılığı tapu iptali tescil talep edilmiş olması nedeniyle, tapu iptali tescile ancak, yüklenici davalı şirket adına kayıtlı bağımsız bölümler yönünden karar verilebileceği, oysa tapu iptal ve tescili istenen taşınmazın, davalı A.. Ş.. adına tapuda kayıtlı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 02.05.2006 ve 07.08.2006 tarihli düzenleme şeklinde taşınmaz mal satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin ileriye etkili olarak feshine, tapu iptali ve tescil talebinin reddine dair verilen karar, davalı A.. Ş..'in temyizi üzerine Dairemiz'in 17.04.2014 tarih, 2013/9276 esas ve 2014/3024 karar sayılı ilamı ile düzeltilerek onanmıştır. Bu kez, davalı A.. Ş.. karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Davacı arsa sahibi ile davalılardan A.....
Davalı arsa sahibi ... ile diğer davalı yüklenici ..., aralarındaki inşaat sözleşmesinin mahkeme kararı ile feshedildiğini belirterek, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davacının davalılar aleyhine açtığı ... iptali ve tescil istemine ilişkin davasının ve ifaya eklenen cezai şarta ilişkin olarak davalı ... aleyhine açtığı davasının reddine karar verilmiştir. Hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yükleniciye kişisel hak sağlar. Yüklenici, edimini yerine getirdiğinde kazanacağı kişisel hakkını, doğrudan arsa sahibine karşı ileri sürebileceği gibi, bu hakkı üçüncü kişilere de devredebilir. Bu devir şekli uygulamada alacağın temliki biçiminde yapılmaktadır....
İnşaat ruhsatı alınarak sözleşmede belirtilen şekilde inşaatların yapımı kararlaştırılmış olup, sözleşmenin imzalandığı tarihte objektif ifa imkânsızlık bulunduğu ve tarafların bu ifa imkânsızlığını bildiği anlaşılmakla sözleşmenin hükümsüz olduğunun tespitine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle sözleşmenin feshedildiğinin tespitine karar verilmesi doğru olmamış ise de, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi istemi kat karşılığı inşaat sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti istemini de içermekle davalı vekilinin istinaf istemlerinin bu yönüyle kabulüne, HMK'nın 353/1- b.2 maddesi uyarınca, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak dairemizce kat karşılığı inşaat sözleşmesinin geçersizliğinin tesbiti yönünden yeniden hüküm kurulmasına, ayrıca yüklenicinin basiretli bir tacir gibi hareket etmesi gerektiğinden yargılama giderlerinden sorumlu tutulması ve aleyhine vekalet ücreti verilmesi yönünde dairemizce yeniden hüküm kurulması gerekmiş olmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur...
Dosyanın incelenmesinden, konusu belli olan malvarlığına ilişkin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshinin istenmiş olmasına göre nispi harç alınması gerekirken, davalı vekilinden maktu temyiz karar harcı alındığı, davacı vekilince 01.11.2012 tarihinde temyize cevap dilekçesi adı altında verilen ve içeriğinde düzelterek onama istenen dilekçe için temyiz harcının alınmadığı görülmüştür. Yukarıda belirtilen sebeplerle, davalı vekilinin dava değeri üzerinden hesaplanacak eksik temyiz harcını tamamlaması, davacı vekilinin de temyiz harcını yatırması için muhtıra çıkarılması, sonucuna göre gerektiğinde dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi ya da HUMK’nun 432/4 maddesi uyarınca mahkemece bir karar verilmesi için dosyanın yerel mahkemesine geri çevrilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 24.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Noterliğinin 25.06.2010 tarih ve 14577 yevmiye sayılı düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshettikleri, fesih sözleşmesinde bağımsız bölüm numaralarının değiştirildiği görülmüştür. Daha sonra davalı arsa sahipleri ile dava dışı yüklenici... arasında... 2. Noterliğinin 25.11.2013 tarih ve 29711 yevmiye sayılı kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapılmıştır. Davacı vekili tarafından dosyaya,... 4. İcra Müdürlüğünün 2013/302 Esas sayılı icra dosyasından temin ettiği belirtilerek, davalı arsa sahipleri vekili davalı ... ile davalı yüklenici şirket temsilcisi... arasında yeniden kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığına ilişkin adi yazılı "protokol" başlıklı sözleşme sureti ibraz edilmiştir. Davacı vekili, davalılar arasındaki fesihname ile arsa sahiplerinin dava dışı yüklenici... ile yaptığı 2. kat karşılığı inşaat sözleşmesinin muvazaalı olduğu iddiasındadır....
Temlik sözleşmesinin, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi biçiminde yapılması ve tapuya şerh edilerek şahsi hakkın kuvvetlendirilmesi önemli değildir. Eldeki davada önemli olan, dava dışı yüklenici ile arsa sahibi olduğu anlaşılan Sabite arasındaki 15.08.2002 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin ifa ile sonuçlanmasıdır. Zira, bu sözleşme ifa ile bittiği zaman, yüklenici şahsi hakkını doğrudan arsa sahibine karşı ileri sürebileceği gibi, bu hak üçüncü kişiye temlik edilmişse, onlar dahi temellük ettikleri şahsi haktan yararlanabilir. Somut olaya gelince; Yapılan keşiflerde, 15.08.2002 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yapılan binanın %60 oranında fiziki seviyeye getirildiği saptanmıştır. Görülüyor ki, eser sözleşmesi arsa sahibi bakımından ifa ile sonuçlanmamıştır. Bu seviyedeki inşaat sebebiyle, ne yüklenici ne de onun temlik işleminde bulunduğu üçüncü kişi mülkiyet nakli talebinde bulanamayacağından, davanın reddi doğrudur....
Somut uyuşmazlıkta sağlıklı bir değerlendirme için öncelikle işin Park İnşaat A.Ş. tarafından yapılmasının teknolojik bir üstünlüğe dayanıp dayanmadığı ve özellikle aynı işte Park İnşaat A.Ş.'...
Somut uyuşmazlıkta sağlıklı bir değerlendirme için öncelikle işin Park İnşaat A.Ş. tarafından yapılmasının teknolojik bir üstünlüğe dayanıp dayanmadığı ve özellikle aynı işte Park İnşaat A.Ş.'...
Somut uyuşmazlıkta sağlıklı bir değerlendirme için öncelikle işin Park İnşaat A.Ş. tarafından yapılmasının teknolojik bir üstünlüğe dayanıp dayanmadığı ve özellikle aynı işte Park İnşaat A.Ş.'...