İcra Müdürlüğü'nün 2019/7764 Esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlattıklarını, davalının yetki itirazında bulunduğunu, daha sonra Sarayönü İcra Müdürlüğü'nün 2019/902 Esas sayılı dosyasından ödeme emri gönderildiğini, davalı borca yetkiye, faize ve bütün ferilerine itirazda bulunduğunu, borçlunun itirazında sözleşmeye imzaya ve kira ilişkisine itirazının olmadığını, kesinleşen kira ilişkisine istinaden kira borcu olmadığını ve ödediğini iddia eden davalının bu iddiasını ispat etmesi gerektiğini, ispat külfetinin davalı kiracıda olduğunu, davalının kiracı ödemeye ilişkin delil sunmadığını, borçlunun itirazının açıkça hukuka aykırı olduğunu ve borçlunun temerrüde düştüğünü, borçlunun haksız itirazla takibi kötüniyetli olarak durdurulduğunu, itirazın kaldırılmasını, %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini ve taşınmazın tahliyesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir....
Maddesine göre tebligat yapılmasının yok hükmünde olduğunu, müvekkili şirketin borcunun olmadığını, bu nedenle olmayan borçtan dolayı faiz hesaplamasını da kabul etmediklerini, takip öncesi ve sonrası faize itiraz ettiklerini beyanla, istinaf talebinin kabulü ile kararın kaldırılmasını ve davanın kabulü ile davalı aleyhine %20'den aşağı olmamak üzere tazminata karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava , İİK nun 168/1- 5. ve 169/a maddeleri kapsamında kambiyo takibinde yetkiye ve borca itiraza, İİK'nın 170. Maddesi gereğince imzaya itiraza ve İİK nun 16. Maddesi kapsamında şikayete ilişkindir. İzmir 9....
Davalı alacaklı vekili istinafa karşı cevap dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğunu beyan etmiş, istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Dava, bonoya dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte yetkiye, imzaya ve borca itiraza ilişkindir. Takibe konu bononun zorunlu unsurları barındırdığı itirazın süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmıştır. Takibin yetkisiz icra dairesinde başlatıldığı ileri sürülmüş ise de, İİK'nın 50/1 maddesi atfıyla uygulanacak olan HMK'nın 19/2 maddesi uyarınca yetki itirazında bulunan tarafın yetkili mahkemeyi bildirmemesi halinde yetki itirazı dikkate alınmayacağından ve davacı tarafça yetkili icra dairesi bildirilmediğinden, mahkemece yetki itirazının reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun olup, buna ilişkin istinaf başvurusu yerinde değildir....
İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilleri aleyhine bono alacağından bahisle kambiyo senedine özgü takip başlatıldığını, ödeme emrinin müvekkillerine usulsüz tebliğ edildiğini, TK 21/2 ve TK 35.maddeye göre tebligat yapılabilmesi için borçluların resmi adreslerine yapılmış bir tebligatın olması ve bunun iade edilmesi üzerine 2.kez TK 21/2 ve 35.madde şerhi tebligatların çıkartılması gerektiğini, TK 21/2.madde göre çıkartılan tebligatta müvekkilinin kapısına ihbar kağıdının yapıştırılmadığını, tebligat zarfının yönetmeliğe aykırı olarak açık mavi renkli olmadığını, 19/01/2021 tarihinde takipten haberdar olduklarını, takibe konu senetlerdeki şirket kaşesi altındaki imzaların müvekkiline ait olmadığından imzaya itiraz ettiklerini söyleyerek ödeme emri tebliğ tarihinin 19/01/2021 olarak düzeltilmesine , imzaya itirazın kabulü ile davalı aleyhine tazminat ve para cezasına hükmedilmesini istemiştir....
İmzaya ve borca itiraz bakımından hükmün verildiği tarihte yürürlükte olan 31.12.2014 tarih ve 29222 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 2015 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 11/3. maddesinde; Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünün üçüncü sıra numarasındaki miktar nazara alınarak maktu avukatlık ücretine hükmedileceği öngörülmüştür. Öte yandan, icra mahkemesinin imzaya ve borca itiraza ilişkin kararlarında 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun Yargı Harçlarına ilişkin (1) Sayılı Tarifesi'nin, "Karar ve İlam harcı" başlıklı (III) numaralı bölümünün maktu harçlarla ilgili 2/a maddesi uyarınca maktu harç alınması gerekmektedir. İmzaya itiraz hakkında uygulanması gereken İİK'nun 170. maddesinin 3. fıkrasında; “İtirazın kabulü kararı ile takip durur” hükmüne yer verilmiştir....
No:15/1 Mudanya/Bursa adresi olduğunu, dava dışı borçlunun itirazda bulunmadığını ve dosyanın kesinleştiğini, bunun yanında ayrıca muhattap bankanın yada çekin ibraz edilen şubenin bulunduğu yerin de yetkili olduğunu, takibe konulu çekin Bursa Kestel Akbank Şubesinde ibraz edildiğini ve karşılıksız kaşesi basıldığını belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibinde yetkiye, borca ve imzaya itiraza ilişkindir. İİK'nun 50/1. maddesine göre, para ve teminat borçlarına ilişkin icra takiplerinde yetkili icra dairesi, HMK'nun 447/2. maddesi atfıyla HMK'nun yetkiye dair hükümleri kıyas yoluyla uygulanmak suretiyle belirlenir. Ayrıca, takip dayanağı akdin yapıldığı icra dairesi de takibe yetkilidir....
İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 19/03/2015 NUMARASI : 2014/334-2015/306 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe karşı borçlunun, imzaya itirazını belirterek takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, imzaya itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına, alacaklı aleyhine para cezasına hükmedilmesine, kötüniyet tazminatı talep edilmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına dair karar verildiği anlaşılmaktadır....
, bu ödeme hususunun tanıklar ile sabit olduğunu, davalının tamamen kötü niyetli olarak bu takibi başlattığını, senedin tamamen kötü niyetli olarak doldurulduğunu ve davacı müvekkiline karşı takibe konulduğunu, müvekkiline ait olmayan iş bu takibe dayanak bono da ki imzaya ayrıca ve açıkça itiraz ettiklerini, borca, ferilerine, faizine, imzaya itirazlarının kabulünü talep ettiklerin beyan ederek, davanın kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, bonoya dayalı kambiyo senetlerine mahsus takipte ödeme emrinin borçluya usulsüz tebliğ edildiği iddiasına dayalı tebliğ tarihinin düzeltilmesi şikayeti ve imzaya itiraza ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince davacının usulsüz tebliğ şikayeti yerinde görülerek beyan edilen tarihe göre ödeme emrinin tebliğ tarihi düzeltilmiş olup verilen bu karar yönünden istinaf başvurusu bulunmamaktadır. Davacının imzaya itiraza ilişkin talebi hakkında İlk Derece Mahkemesince HMK.nun 20. Maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, davacı imzaya itiraza ilişkin verilen açılmamış sayılmaya ilişkin karara yönelik istinaf başvurusunda bulunmuş, yenileme dilekçesinin usulsüz tebliğ edildiğini öne sürmüştür....
GEREKÇE: Uyuşmazlık kambiyo senedine dayanan takipte yetkiye, imzaya, borca ve faize itiraz istemine ilişkindir. Adana 6.İcra Dairesinin 2018/13393 esas sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklı T5 Tic. A.Ş vekili tarafından borçlular HBZ Gayrimenkul Turz. Tic. A.Ş, T2 ve Kulak İnş.A.Ş hakkında, 1.419.000,00 TL bedelli çeke dayanılarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi yapıldığı, alacaklının ciranta olduğu, takipte çek bedeli, faiz, komisyon ve çek tazminatı talep edildiği, örnek 10 ödeme emrinin davacılardan Recep Ercan'a 10.01.2019 tarihinde, davacı şirkete 10.01.2019 tarihinde, dava dışı diğer borçlu Kulak İnş. AŞ'ye 18.12.2018 tarihinde tebliğ edildiği, tebliğ mazbataları üzerinde "ödeme emri ve çek sureti vardır" yazılı olduğu, davacı borçlular tarafından 15.01.2019 tarihinde yasal süresi içerisinde yetkiye, imzaya ve borca itiraz istemli davanın açıldığı anlaşılmıştır....