İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/11/2020 NUMARASI : 2019/406 ESAS 2020/643 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz|Yetki İtirazı|/Borca İtiraz KARAR : Mersin 5....
Davalı vekili, davacının imzaya itiraz ederek icra hukuk mahkemesine açmış olduğu davanın kabul edildiğini, dolayısıyla iş bu davanın konusuz kaldığını savunarak karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini istemiştir. Mahkemece toplanan delillere göre; davacının imzaya itirazı üzerine icra hukuk mahkemesinde açılan davanın kabul edildiği, ancak temyiz incelemesinde itirazın süresinde olmadığından bahisle hükmün bozulduğu, icra hukuk mahkemesince bozma kararına uyularak davanın süreden reddedildiği, iş bu davada yaptırılan bilirkişi incelemesi ile takibe konu senetteki imzaların davacı şirket yetkilisi dava dışı ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi...tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı vekili tarafından bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takibe karşı, borçlunun, imzaya itiraz ettiği, mahkemece, itirazın kabul edildiği anlaşılmaktadır. Yetki itirazı tarihi itibariyle yürürlükte olan HUMK'nun 193.maddesi gereğince görevsizlik veya yetkisizlik kararı verilmesi üzerine davacının karşı tarafa görevli veya yetkili mahkemede tebligat yaptırması zorunludur....
Değerlendirme 1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2.İİK'nın 170/b ve 63 üncü maddeleri gereği borçlu, alacaklının dayandığı senet metninden anlaşılanlar dışında, itiraz sebeplerini değiştiremez, genişletemez. Borçlu beş gün içinde icra mahkemesine vereceği itiraz dilekçesinde, imzaya itirazı ile birlikte, imzaya itiraz ile çelişme halinde olmayan borca itiraz sebeplerini de bildirebilir....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı kiracı hakkında Antalya Genel İcra Müd. 2020/42967 Esas sayılı dosyası üzerinden tahliye taahhüdüne istinaden yapılan takipte tahliye emrine süresinde itiraz edildiğini, takibin devamı için dava açıldığını, yetki konusunda mahkemenin hata yaptığını, davalının yetki itirazı konusunda gerekçeli kararda Kemer İcra daireleri ve mahkemelerinin yetkili olduğuna temas edildiğini, mahkemenin kendisini yetkili görmüyor ise esasa girmeden yetkisizlik karar vermesi gerektiğini, Kaldı ki kiracının yetki itirazının yerinde olmadığını, dayanak kira sözleşmesinin 14.maddesinde Antalya icra ve mahkemelerinin yetkili olduğunun hükme bağlandığını, dolayısıyla takibin yetkili icra dairesinde yapılmış olduğunu, davalı kiracının tacir olduğunu, kira sözleşmesine göre kira konusu yerde çanta satımı işi ile uğraştığını, Esas yönünden ise, kiracının tek itirazının tahliye taahhütnamesinin kira mukavelesi ile aynı anda imzalanmış olması...
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takipte, senedin düzenleme yerinin Elbistan olması sebebiyle yetki itirazının yerinde olmadığı, imzaya itiraz sonucu alınan bilirkişi raporuna göre, imzanın borçlunun eli ürünü olmadığının tespit edildiği, bilirkişilerce inceleme laboratuvar ortamında ve teknik cihazlarla yapıldığından raporun hükme esas alınmasının isabetli olduğu, raporun kanaat raporu olmasının sonucu değiştirmediği, mahkemece imzaya itiraz sonucu İİK'nın 170. maddesi uyarınca takibin durdurulmasına karar verilmesinin hukuka uygun olduğu gerekçesiyle her iki tarafın istinaf başvurusunun HMK' nın 353/1-b-1 md gereğince esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuran Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı alacaklı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B....
Mahkemece; Davanın yetki itirazı bakımından kabulü ile, Bor İcra Müdürlüğünün 2020/401 esas sayılı dosyasında Bor İcra Müdürlüğünün yetkisizliğine, yetkili İcra Müdürlüğünün Alanya İcra Müdürlüğü olduğunun kabulüne, karar kesinleştiğinde ve talep halinde yetkili İcra Dairesine gönderilmesine, şeklinde karar verildiği anlaşılmıştır....
Değişiklik yanında bulunan imzaya veya parafa itiraz halinde ise, mahkemece, yöntemince imza incelemesi yapılmalıdır. Değişikliğin onaylı olmaması veya değişiklik yanındaki imzanın keşideciye ait olmadığının anlaşılması halinde, düzeltme yok hükmünde olup, senedin düzeltme öncesi durumuna göre değerlendirme yapılır. Borçlu tarafından değişiklik yanındaki imzaya (parafa) itiraz edilmesi ve bu itirazın sabit olması halinde, çekin TTK'nun 796. ve 808. maddelerinde öngörülen yasal süreden sonra ibraz edildiği anlaşılırsa, mahkemece, İİK'nun 170/a-2. maddesi uyarınca takibin iptaline karar verilebilecektir....
Somut olayda, ödeme emrinin 10/01/2016 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlu vekilinin 10/01/2016 tarihinde takibe konu bonodaki imzaya ve borca itiraz ettiği, borçlu asilin ise 20/01/2016 tarihinde ıslah dilekçesi vererek yetki itirazında bulunduğu, bu durumda İİK'nun 168/5. maddesi gereğince, yetki itirazının yasal 5 günlük sürede yapılmadığı görülmektedir. O halde, mahkemece, borçlunun yetki itirazının süre aşımından reddi ile süresi içinde yapılan borca itirazlarının incelenmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca re'sen (BOZULMASINA), bozma nedenine göre alacaklının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda, takibe konu çekteki imzaya itiraz eden borçlunun lehtar-ciranta ... Ltd.Şti., alacaklının ise çeki, imzaya itiraz eden lehtar-ciranta ... Ltd.Şti.’den ciro yolu ile alan yetkili hamil ... Bankası A.Ş. olduğu görülmektedir. Lehtar-cirantanın imzaya itirazı üzerine yapılan inceleme sonunda imzanın borçluya ait olmadığı tespit edilmiştir. Takip alacaklısı, muteriz lehtar-ciranta ile doğrudan ilişki içerisinde olduğundan imzanın itiraz eden borçluya ait olup olmadığını bilebilecek durumdadır. Bu durumda ciranta olan alacaklının ağır kusurlu olduğundan bahsedilir. Mahkemece, yukarıda belirtilen yasa maddesi uyarınca borçlu lehine tazminata hükmedilmesi gerekirken, yasal koşullar oluşmadığından bahisle tazminata hükmedilmemesi isabetsizdir....