WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu hüküm devam eden davalarda da uygulanır." hükmü getirilmiş olup, söz konusu yasal düzenleme açıkça "ipotek borçlusunun" kamu idareleri olması haline ilişkin olup, 2981 sayılı Kanun hükümleri uyarınca yapılan imar uygulamalarında, ipotek borçlusunun belediye, valilik gibi kamu idareleri değil, şahıslar olması halinde bedele dönüşen hissenin düzenlemeye tabi tutulmasındaki amaç kamu hizmetine tahsis olmadığından, yukarıda bahsedilen yasal düzenlemenin dava konusu somut olayda yani gerçek kişiler arasındaki ipotek bedelinin artırılması davasında 6487 sayılı Yasa ile değişik 2942 sayılı Yasanın geçici 6.maddesinin uygulanma imkanı yoktur. Kaldı ki bu kanun, Anayasa Mahkemesi'nin 13.03.2015 gün ve 29294 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 13.11.2014 gün ve 2013/95-2014/176 sayılı kararı ile iptal edilmiştir....

    Bu hüküm devam eden davalarda da uygulanır. " hükmü getirilmiş olup, söz konusu yasal düzenleme açıkça "ipotek borçlusunun" kamu idareleri olması haline ilişkin olup, 2981 sayılı Kanun hükümleri uyarınca yapılan imar uygulamalarında, ipotek borçlusunun belediye, valilik gibi kamu idareleri değil, şahıslar olması halinde bedele dönüşen hissenin düzenlemeye tabi tutulmasındaki amaç kamu hizmetine tahsis olmadığından, yukarıda bahsedilen yasal düzenlemenin dava konusu somut olayda yani gerçek kişiler arasındaki ipotek bedelinin artırılması davasında 6487 sayılı Yasa ile değişik 2942 sayılı Yasanın geçici 6.maddesinin uygulanma imkanı yoktur. Kaldı ki bu Kanun Anayasa Mahkemesinin 13.03.2015 gün ve 29294 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 13.11.2014 gün ve 2013/95-2014/176 sayılı kararı ile iptal edilmiştir....

      -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle; davalıya ait olup, davacı taşınmazına taşkın binanın bir bölümünün imar uygulamasından önce yapıldığı ve davalıya verilen tapu tahsis belgesi kapsamında kaldığı belirlenerek, bu bölümün bedelinin davalıya ödenmesine; kalan bölümün ise imar uygulamasından sonra yapıldığı, 3194 Sayılı İmar Yasasının 18.maddesi kapsamında olmadığı saptanmak suretiyle imar uygulamasından sonra yapılan bölüm bakımından bedel ödenmeksizin yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru olduğuna göre; davalı karşı davacı ...'ün temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 20.4.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 14.06.2010 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması birleşen dava ile ipotek bedelinin arttırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; ipoteğin kaldırılması isteminin kabulüne, ipotek bedelinin arttırılması isteminin reddine dair verilen 20.06.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı/birleşen davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 30712 ada 7 sayılı parselin maliki olduğunu, taşınmazın imar uygulamasına tabi tutulduğunu, bu uygulama sırasında kanuni ipotek tesis edildiğini, o tarihdeki 1.950 TL ipotek bedelinin ödenmesi koşuluyla ipotek şerhinin terkinine karar verilmesini istemiştir....

          Davacılar, 37033 ada 3 sayılı imar parselindeki, kat irtifakı kurulu binada bağımsız bölüm maliki olduklarını, imar uygulamasından sonra komşu parsellere davalılar tarafından yapılan taşkın gecekondular nedeniyle dava dışı yüklenici ile yaptıkları sözleşmeye uygun olarak yapılan binaya iskan alamadıklarını, bu nedenle yüksek miktarlı su faturaları ödemek zorunda kaldıklarını ileri sürerek elatmanın önlenmesi, yıkım, ecrimisil, uğradıkları maddi zararın tazmini ve yıkım bedelinin tahsili isteği ile eldeki davayı açmışlardır. Davalılar, dava konusu binaların imar uygulamasından önce yapıldığını, kusurlarının ve sorumluluklarının bulunmadığını, istenen tazminatların yasal dayanaktan yoksun olduğunu bildirerek davanın reddini savunmuşlardır....

            Uyuşmazlığın ipotek bedellerinin güncellenmesine ve bu konuda belediye encümenine yetki verilmesine ilişkin … tarihli, … sayılı belediye meclisi kararına ilişkin kısmı yönünden; Uyuşmazlıkta, 1986 yılında belirlenen fiyatların artık uygulanma kabiliyetinin kalmaması nedeniyle, idare hukuku kuralları uyarınca idarenin, imar mevzuatı hükümleri çerçevesinde tek yanlı olarak ve re'sen imar uygulaması sonucunda belirlenen ipotek bedelini güncelleyebileceği açık olduğundan, anılan işlem yönünden işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekmektedir. Uyuşmazlığın ipotek bedelinin 62.212,08 TL olarak güncellenmesine ilişkin … tarihli, … sayılı belediye encümeni kararına ilişkin kısmına gelince; İdare Mahkemesince, taşınmazın bulunduğu yerin durumu, emsal taşınmazların değeri, yeniden değerleme oranı dikkate alınarak güncelleme sonucu taşınmaz için takdir edilen bedelin uygun olup olmadığı araştırıldıktan sonra ulaşılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekmektedir....

              Aynı fıkrada 4108 sayılı Kanun'un 18nci maddesiyle değişiklik yapılmış maliyet artırımı uygulanacak iktisadi kıymetler arasına "amortismana tabi diğer iktisadi kıymetler" de ilave edilmiş, maliyet artırımı uygulaması mükelleflerin ihtiyarına bırakılarak artırılmış maliyet bedelinin kazancın tespitinde dikkate "alınabileceği" ifadesine yer verilmiştir. Ayrıca işletme hesabı esasına göre ticari kazancın tesbitinde de bu yöntemin uygulanabileceği belirtilmiştir....

                Asliye Hukuk Mahkemesinin 09.09.2021 tarihli ve 2021/93 Esas, 2021/273 Karar sayılı kararı ile; önceki karar gerekçesi yanında, davacının taşınmazı satın aldığı tarihte taşınmaz üzerinde kanuni ipotek mevcut olduğu, bir başka anlatımla davacının taşınmazı ipotekle yükümlü haliyle satın aldığı, davacı tarafından kanuni ipoteğe konu ipotek lehtarlarının (eldeki davada davalılar) imar uygulaması sonucunda taşınmazın ilk maliki olan kişinin arazisine eklenen taşınmaz parçasının bedelinin önceki malike ödendiği, Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin istikrar kazanmış uygulamasına göre imar uygulaması sonrasında oluşturulmuş kanuni ipoteğin varlığı hâlinde taşınmazı ipotekle yükümlü olarak alan sonraki malikin ipotek bedelinin artırımı için açılan davada ancak ipotek bedeli kadar sorumlu tutulacağı, dava tarihine göre belirlenecek arttırılmış bedelden sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle direnme kararı verilmiştir. Direnme Kararının Temyizi 10....

                  Mahkemece, uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir. 1-İpotek bedeli 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile değişik geçici 6. maddesi hükümleri uyarınca belirlenmiş ise de; söz konusu yasal düzenleme açıkça ipotek borçlusunun kamu idareleri olması haline ilişkin olup, gerçek kişiler arasındaki ipotek bedelinin artırılması davalarında uygulanma imkânı bulunmamaktadır....

                    İpotek bedeli 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile değişik geçici 6. maddesi hükümleri uyarınca belirlenmiş ise de; söz konusu yasal düzenleme açıkça ipotek borçlusunun kamu idareleri olması haline ilişkin olup, gerçek kişiler arasındaki ipotek bedelinin artırılması davalarında uygulanma imkânı bulunmamaktadır....

                      UYAP Entegrasyonu