WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Arsa niteliğindeki dava konusu taşınmaza, emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. 1988 yılında onaylanan 1/1000 ölçekli imar planında resmi kurum alanı olarak ayrılan dava konusu taşınmaza fiilen el atılmadığı anlaşılmış ise de; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun benzer konudaki 15.12.2010 gün ve 2010/5-662/651 sayılı kararı da gözetilerek, imar planında resmi kurum alanı olarak ayrılan taşınmaza fiilen el atılmamış olsa dahi, 3194 sayılı İmar Kanununun 10. maddesinin amir hükmü uyarınca, 1/100 ölçekli uygulama imar planının kesinleştiği tarihten itibaren 5 yıl içerisinde davalı idarece, ayrılma amacına uygun olarak kamulaştırma görevinin yerine getirilmemesi ve malikin mülkiyet hakkının süresi belirsiz şekilde kısıtlanması nedeniyle taşınmaz bedelinin ödenmesine karar verilmesi doğrudur....

    Belediyesi Açık ve Kapalı Spor alanı olarak ayrılan taşınmaza fiilen el atılmadığı anlaşılmış ise de; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun benzer konudaki 15.12.2010 gün ve 2010/5-662/651 sayılı kararı da gözetilerek, imar planında ... Belediyesi Açık ve Kapalı Spor alanı olarak ayrılan taşınmaza fiilen el atılmamış olsa dahi, 3194 sayılı İmar Kanununun 10. maddesinin amir hükmü uyarınca 1/1000 ölçekli uygulama imar planınnın kesinleştiği tarihten itibaren 5 yıl içerisinde davalı idarece ayrılma amacına uygun olarak kamulaştırma görevinin yerine getirilmemesi ve malikin mülkiyet hakkının süresi belirsiz şekilde kısıtlanması nedeniyle taşınmaz bedelinin ödenmesine karar verilmesi doğrudur. Davalı ... vekilinin temyiz itirazları yerinde olmadığından usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı kalan onama harcının alınmasına, peşin alınan temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 15.10.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Dosyanın incelenmesinde, Belediye Başkanlığının 05.09.2005 tarihli yazısına göre, dava konusu taşınmazın 2005 yılından bu yana imar planında yeşil alan ve yol olarak ayrıldığı, ancak fiilen el atılmadığı anlaşılmış ise de; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun benzer konudaki 15.12.2010 gün ve 2010/5-662/651 sayılı kararı da gözetilerek, imar planında yeşil alan ve yol olarak ayrılan taşınmaza fiilen el atılmamış olsa dahi 3194 sayılı İmar Kanununun 10. maddesinin amir hükmü uyarınca 1/1000 ölçekli uygulama imar planının kesinleştiği tarihten itibaren 5 yıl içerisinde davalı belediyece ayrılma amacına uygun olarak kamulaştırma görevinin yerine getirilmemesi ve malikin mülkiyet hakkının süresi belirsiz şekilde kısıtlanması nedeniyle taşınmaz bedelinin ödenmesi gerektiği anlaşılmakla; İşin esasına girilerek yapılacak inceleme sonucuna göre karar verilmesi yerine, yazılı şekilde davanın reddine dair hüküm kurulması, Doğru görülmemiştir....

        Arsa niteliğindeki dava konusu taşınmaza, emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. 1998 yılında kesinleşen 1/1000 ölçekli imar planında yol ve park alanı olarak ayrılan taşınmaza fiilen el atılmadığı anlaşılmış ise de; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun benzer konudaki 15.12.2010 gün ve 2010/5-662/651 sayılı kararı da gözetilerek, imar planında yol ve park alanı olarak ayrılan taşınmaza fiilen el atılmamış olsa dahi, 3194 sayılı İmar Kanununun 10. maddesinin amir hükmü uyarınca 1/1000 ölçekli uygulama imar planınnın kesinleştiği tarihten itibaren 5 yıl içerisinde davalı idarece ayrılma amacına uygun olarak kamulaştırma görevinin yerine getirilmemesi ve malikin mülkiyet hakkının süresi belirsiz şekilde kısıtlanması nedeniyle taşınmaz bedelinin ödenmesine karar verilmesi doğrudur....

          Arsa niteliğindeki dava konusu taşınmaza, emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. 2005 yılında kesinleşen 1/1000 ölçekli imar planında ağaçlandırılacak alan olarak ayrılan dava konusu taşınmaza fiilen el atılmadığı anlaşılmış ise de; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun benzer konudaki 15.12.2010 gün ve 2010/5-662/651 sayılı kararı da gözetilerek imar planında ağaçlandırılacak alan olarak ayrılan dava konusu taşınmaza fiilen el atılmamış olsa dahi, 3194 sayılı imar kanununun 10. maddesinin amir hükmü uyarınca, 1/1000 ölçekli uygulama imar planının kesinleştiği tarihten itibaren 5 yıl içerisinde, davalı idarece, ayrılma amacına uygun olarak kamulaştırma görevinin yerine getirilmemesi ve malikin mülkiyet hakkının süresi belirsiz şekilde kısıtlanması nedeniyle taşınmaz bedelinin ödenmesine karar verilmesi doğrudur....

            Arsa niteliğindeki dava konusu taşınmaza, emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. 1999 yılında kesinleşen 1/1000 ölçekli imar planında Temel Eğitim Alanı olarak ayrılan taşınmaza fiilen el atılmadığı anlaşılmış ise de; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun benzer konudaki 15.12.2010 gün ve 2010/5-662/651 sayılı kararı da gözetilerek, imar planında İlköğretim Alanı olarak ayrılan taşınmaza fiilen el atılmamış olsa dahi, 3194 sayılı İmar Kanununun 10. maddesinin amir hükmü uyarınca 1/1000 ölçekli uygulama imar planının kesinleştiği tarihten itibaren 5 yıl içerisinde davalı idarece ayrılma amacına uygun olarak kamulaştırma görevinin yerine getirilmemesi ve malikin mülkiyet hakkının süresi belirsiz şekilde kısıtlanması nedeniyle taşınmaz bedelinin ödenmesine karar verilmesi doğrudur....

              Arsa niteliğindeki dava konusu taşınmaza, emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. 1989 yılında kesinleşen 1/1000 ölçekli imar planında resmi kurum alanı olarak ayrılan dava konusu taşınmaza fiilen el atılmadığı anlaşılmış ise de; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun benzer konudaki 15.12.2010 gün ve 2010/5-662/651 sayılı kararı da gözetilerek imar planında resmi kurum alanı olarak ayrılan taşınmaza fiilen el atılmamış olsa dahi, 3194 sayılı İmar Kanununun 10. maddesinin amir hükmü uyarınca 1/1000 ölçekli uygulama imar planının kesinleştiği tarihten itibaren 5 yıl içersinde davalı idarece ayrılma amacına uygun olarak, kamulaştırma görevinin yerine getirilmemesi ve malikin mülkiyet hakkının süresi belirsiz şekilde kısıtlanması nedeniyle taşınmaz bedelinin ödenmesine karar verilmesi doğrudur....

                Belediyesi Kültür Alanı olarak ayrılan dava konusu taşınmaza fiilen el atılmadığı anlaşılmış ise de; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun benzer konudaki 15.12.2010 gün ve 2010/5-662/651 sayılı kararı da gözetilerek, imar planında ... Belediyesi Kültür Alanı olarak ayrılan taşınmaza fiilen el atılmamış olsa dahi, 3194 sayılı İmar Kanununun 10. Maddesinin amir hükmü uyarınca, 1/1000 ölçekli uygulama imar planının kesinleştiği tarihten itibaren 5 yıl içerisinde davalı belediyece ayrılma amacına uygun olarak kamulaştırma görevinin yerine getirilmemesi ve malikin mülkiyet hakkının süresi belirsiz şekilde kısıtlanması nedeniyle taşınmaz bedelinin ödenmesine karar verilmesi doğrudur. Açıklanan nedenlerle, davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olmadığından usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, peşin alınan temyiz ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine 10.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Alanı olarak ayrılan dava konusu taşınmaza fiilen el atılmadığı anlaşılmış ise de; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun benzer konudaki 15.12.2010 gün ve 2010/5-662/651 sayılı kararı uyarınca, imar planında park, yol ve okul alanı gibi kamu hizmetine ayrılan yerlere el atılmamış olsa dahi, bedeline hükmedileceğine ilişkin kararı da gözetilerek, 3194 sayılı İmar Kanununun 10. maddesinin amir hükmü uyarınca, 1/1000 ölçekli uygulama imar planının kesinleştiği tarihten itibaren 5 yıl içerisinde davalı idarece, ayrılma amacına uygun olarak kamulaştırma görevinin yerine getirilmemesi ve malikin mülkiyet hakkının süresi belirsiz şekilde kısıtlanması nedeniyle taşınmaz bedelinin ödenmesine karar verilmesi doğrudur. Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olmadığından usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, peşin alınan temyiz ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 17.09.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    Arsa niteliğindeki dava konusu taşınmaza, emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. 1992 yılında kesinleşen 1/1000 ölçekli imar planında Temel Eğitim Alanı olarak ayrılan taşınmaza fiilen el atılmadığı anlaşılmış ise de; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun benzer konudaki 15.12.2010 gün ve 2010/5-662/651 sayılı kararı da gözetilerek, imar planında Temel Eğitim Alanı olarak ayrılan taşınmaza fiilen el atılmamış olsa dahi, 3194 sayılı İmar Kanununun 10. maddesinin amir hükmü uyarınca 1/1000 ölçekli uygulama imar planınnın kesinleştiği tarihten itibaren 5 yıl içerisinde davalı idarece ayrılma amacına uygun olarak kamulaştırma görevinin yerine getirilmemesi ve malikin mülkiyet hakkının süresi belirsiz şekilde kısıtlanması nedeniyle taşınmaz bedelinin ödenmesine karar verilmesi doğrudur....

                      UYAP Entegrasyonu