WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/10/2021 NUMARASI : 2020/313 ESAS- 2021/1705 KARAR DAVA KONUSU : İLAMA AYKIRILIK ŞİKAYETİ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Büyükçekmece 1. İcra Müdürlüğünün 2020/1730 Esas sayılı dosyası ile başlatılan takip kapsamında istenen alacağın faiz başlangıç tarihinin hatalı olduğunu, takipte 16/07/2013 tarihinden itibaren faiz istendiğini, oysa ancak karar tarihi olan 24/12/2019 tarihinden itibaren faiz istenebileceğini bildirerek, 24/12/2019 tarihinden önce işletilen faizler yönünden takibin iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; takip dayanağı ilamda nafakanın dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere tesis edildiğini, takipte ise faizin dava tarihinden 1 ay sonra olan 16/08/2013 tarihinden itibaren başlatıldığını, faiz başlangıç tarihinin ilama uygun olduğunu bildirerek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

KARAR Borçlu vekili, ilama aykırı olarak fazla faiz talep edildiğini, faize itirazının kabulünü talep etmiştir. Mahkemece, faiz miktarına ilişkin şikayetin yasal 7 günlük süre geçirildikten sonra yapıldığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir. Hüküm, borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir. Borçlunun takipte ilama aykırı olarak fazla faiz talep edildiği yönündeki iddiası ilama aykırılık şikayeti olup kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle, süresiz olarak icra mahkemesi önüne getirilebilir. (HGK'nun 21.06.2000 tarih, 2000/12-1002 sayılı Kararı). Bu nedenle Mahkemece, borçlu vekilinin fazla faiz talep edildiği iddiası hakkında, işin esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken bu konudaki şikayetinde süreden reddi isabetsizdir....

    KARAR Borçlu vekili, ilama aykırı olarak fazla faiz talep edildiğini, faize itirazının kabulünü talep etmiştir. Mahkemece, faiz miktarına ilişkin şikayetin yasal 7 günlük süre geçirildikten sonra yapıldığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir. Hüküm, borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir. Borçlunun takipte ilama aykırı olarak fazla faiz talep edildiği yönündeki iddiası ilama aykırılık şikayeti olup kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle, süresiz olarak icra mahkemesi önüne getirilebilir. (HGK'nun 21.06.2000 tarih, 2000/12-1002 sayılı Kararı). Bu nedenle Mahkemece, borçlu vekilinin fazla faiz talep edildiği iddiası hakkında, işin esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken bu konudaki şikayetinde süreden reddi isabetsizdir....

      KARAR Borçlu vekili, ilama aykırı olarak fazla faiz talep edildiğini, faize itirazının kabulünü talep etmiştir. Mahkemece, faiz miktarına ilişkin şikayetin ise yasal 7 günlük süre geçirildikten sonra yapıldığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir. Hüküm, borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir. Borçlunun takipte ilama aykırı olarak fazla faiz talep edildiği yönündeki iddiası ilama aykırılık şikayeti olup kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle, süresiz olarak icra mahkemesi önüne getirilebilir. (HGK'nun 21.06.2000 tarih, 2000/12-1002 sayılı Kararı). Bu nedenle Mahkemece, borçlu vekilinin fazla faiz talep edildiği iddiası hakkında, işin esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken bu konudaki şikayetinde süreden reddi isabetsizdir....

        İlamlı icra takibinde, ilama uygun faiz istenmediği, faizin fazla işletildiği ve ilamda belirlenen brüt tutarların net miktarları üzerinden takip yapılması gerekirken brüt miktarlar üzerinden takip yapılmayacağı yönündeki şikayetler, ilama aykırılık şikayeti niteliğinde olup, İİK'nun 16/2. maddesine göre, süresiz olarak İcra Mahkemesi'nce incelenmelidir. (HGK.nun 21.06.2000 tarih, 2000/12- 1002 sayılı karar) Borçluya gönderilen icra emri, ilama veya takip talebine aykırı ise, borçlu icra emrinin veya ilamlı icra takibinin iptali veya düzeltilmesi için icra mahkemesine şikayet yoluna başvurabilir (İİK.nun 41, 16.maddeleri)....

        Borçlunun iddiaları, ilama aykırılık şikayeti niteliğinde olup, bu tür şikayetler kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle süresiz olarak icra mahkemesi önüne getirilebilir (HGK.nun 21.06.2000 tarih, 2000/12-1002 sayılı Kararı). O halde; Mahkemece, işin esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile reddi isabetsizdir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 25,20 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 23.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          İlamlı icra takibinde, ilama uygun faiz istenmediği ve ilamda belirlenen brüt tutarların net miktarları üzerinden takip yapılması gerekirken brüt miktarlar üzerinden takip yapılmayacağı yönündeki şikayetler, ilama aykırılık şikayeti niteliğinde olup, İİK'nun 16/2. maddesine göre, süresiz olarak İcra Mahkemesi'nce incelenmelidir. (HGK.nun 21.06.2000 tarih, 2000/12- 1002 sayılı karar) Mahkemece borçlu vekilinin şikayetinin esası incelenip, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru değildir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428, maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunabileceğine, 19.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Yine İİK.nun 149/a maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Yasa'nın 33/2. maddesi gereğince, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takipte, takip sonrası ödeme iddiası süreye tabi değildir. ...... Bu durumda Mahkemece, süreye tabi bulunmayan limit aşımı şikayeti ile takip sonrası ödeme iddiasının esasının incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, süresinde yapılmadığı gerekçesiyle reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 25.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. ........

              Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe; Borçlu hakkında başlatılan ilamlı takipten sonra alacaklı adına vekili tarafından yasal süresinde icra mahkemesine başvurularak istinaf incelemesi sonucunda kaldırma kararı ile birlikte verilen yeni ilamda alacak kalemlerinde değişiklik bulunmamasına rağmen yeniden icra emri düzenlenmesine ve 6.8.2020 ve 28.10.2020 tarihli dosya kapak hesaplarında yapılan ödemeler ve faiz başlangıç tarihleri dikkate alınmadan ilama aykırı hesaplama yapıldığı şikayet konusu yapılmıştır. Borçlunun takipte ilama aykırı olarak fazla alacak talep edildiği yönündeki iddiası ilama aykırılık şikayeti olup, kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle, süresiz olarak icra mahkemesi önüne getirilebilir. (HGK'nun 21.06.2000 tarih, 2000/12- 1002 sayılı Kararı)....

              DAVA KONUSU : İlama Aykırılık Şikayeti KARAR : İlk derece mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, İzmir 2. Tüketici Mahkemesi’nin 2017/316 E. ve 2018/426 K. Sayılı 05.07.2018 tarihli kararına istinaden davalı alacaklı vekili tarafından İzmir 15....

              UYAP Entegrasyonu