Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ilgili icra dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takip başlatıldığı ve icra emri gönderildiği, İİK M.150/1 uyarınca icra emri gönderilebilmesi için, ipotek akit tablosunun kayıtsız şartsız para borcunu içermesi ve alacaklı tarafından borçluların kredi sözleşmesinde yazılı ya da iptek akit tablosunda belirtilen adreslerine noter aracılığı ile hesap kat ihtarının gönderilmesi gerektiğini, ancak somut olayda alacaklının borçluya noter aracılığı ile hesap kat ihtarı göndermeden ilamlı takip başlattığını, bu sebeplerle şikayetin reddine karar verilmesi gerektiğini beyan etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince "Takip dosyası getirtilip incelendiğinde takip dayanağı ipotek senedinde "......
Mahkemece, takipten önce 15/01/2015 tarihinde, toplam 29.517,25 TL ödemeye ilişkin olarak, icra emrindeki 7.389,95 Euro masraf ve 2.736,31 Euro işlemiş faizi, 1.200 TL vekalet ücreti ve 52,25 TL yargılama gideri alacaklar hakkında İİK 33/1 maddesi kapsamında icranın geri bırakılmasına, takipten sonra yapılan 12/02/2015 tarihli 395.583,46 TL ödeme hakkında, öncelikle alacağın fer'ileri ve icra giderlerinden mahsup edilmek üzere belirtilen miktarda alacak hakkında İİK 33/2 maddesine göre icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir. 6098 sayılı TBK'nun 97. maddesi hükmü de gözetilerek, iki tarafa borç yükleyen ilam hükmünün infazını isteyen tarafın, öncelikle kendi edimini yerine getirmiş olması gerekir....
DELİLLER: Ereğli İcra Müdürlüğünün 2018/1400 Esas sayılı dosyası, İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Davacı borçlunun takip başlamadan önce takip dayanağı ilamdan kaynaklanan borçları ödediği anlaşıldığından, davanın kabulü ile İİK'nun 33/1 maddesi gereğince Ereğli İcra Müdürlüğünün 2018/1400 Esas sayılı icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili tarafından, cevap dilekçesindeki nedenler tekrarlanarak ve müvekkiline haber verilmeden hesabına ödeme yapıldığı, sonrasında haberdar edilmediği, takibin başlatılmasına davacının sebep olduğu, yapılan ödemenin takip sonrası yapılmış ödeme olarak kabul edilmesi gerektiği belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, ilamlı takipte takipten önceki itfa nedeniyle icranın geri bırakılması talebine ilişkindir....
Davalı -borçlu vekili cevap dilekçesinde özetle; dayanak ilamın istinaf edilmesi neticesinde İstanbul Bam 35 HD Başkanlığının 2020/1387 Esas sayılı dosyasında taraflarına icranın geri bırakılmasına karar verildiğinini, geri bırakılmasına mahallinden alınmış olması kaydıyla karar verildiğini, icra dairesinin huzurdaki davaya konu kararın kanuna aykırı olmuş olsa idi bu husus bir üst merci olan BAM'ca dikkate alınacağı ve taleplerinin kabul edilmeyerek icranın geri bırakılmasına karar vermeyeceğini, davacı tarafın tüm itirazlarının yerinde olduğunu belirterek, davanın reddini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece 25/11/2020 gün, 2020/506 E., 2020/687 K sayılı kararla "Şikayetin REDDİNE" karar verilmiştir....
Davalı -borçlu vekili cevap dilekçesinde özetle; dayanak ilamın istinaf edilmesi neticesinde İstanbul Bam 35 HD Başkanlığının 2020/1387 Esas sayılı dosyasında taraflarına icranın geri bırakılmasına karar verildiğinini, geri bırakılmasına mahallinden alınmış olması kaydıyla karar verildiğini, icra dairesinin huzurdaki davaya konu kararın kanuna aykırı olmuş olsa idi bu husus bir üst merci olan BAM'ca dikkate alınacağı ve taleplerinin kabul edilmeyerek icranın geri bırakılmasına karar vermeyeceğini, davacı tarafın tüm itirazlarının yerinde olduğunu belirterek, davanın reddini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece 25/11/2020 gün, 2020/506 E., 2020/687 K sayılı kararla "Şikayetin REDDİNE" karar verilmiştir....
olacağını, diğer tarafta ise dosyanın devamına dair müdürlük kararı bulunacağını, bu durumda icranın geri bırakılmasına dair mahkeme kararının infazının mümkün olmadığını, öte yandan, davacının şahsi bir defi olan zaman aşımı itirazını ancak takip dosyasına taraf olduğu tarihten sonraki döneme ilişkin olarak ileri sürebileceğini ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
İcra Dairesi’nin 2009/11026 esas sayılı dosyası ile 06/11/2009 tarihinde müvekkil hakkında takip talebinde bulunarak esas takip başlattığını, bu tarihten sonra 01/04/2010 tarihinde dosya yenileme talebi ile yenilendiğini, bu son işlemden sonra 08/12/2016 tarihinde dosya takipsizlikten kapandığını, dosyadaki son işlem olan yenileme talebinin 01/04/2010 tarihinde olduğu, 18/08/2020 tarihine kadar icra dosyasında müvekkil hakkında herhangi bir işlem yapılmadığı söz konusu bonoların kefil olan müvekkil bakımından 01/04/2010 ile 18/08/2020 tarihleri arasında zamanaşımını kesen herhangi bir işlem yapılmadığından, takip dayanağı senete ilişkin 3 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu bu durumda İİK 71/son maddesi göndermesi ile uygulanması gereken İİK 33/a maddesi gereğince icranın geri bırakılması kararı verilmesi gerektiğini belirterek davanın kabulüne, müvekkili hakkında icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ: Mahkemece; somut olayda davacı her ne kadar takibin iptalini talep etmiş ise de takibin iptalinin en geniş talep türü olması, bu talebin davanın mahiyeti gereği icranın geri bırakılması talebini içerdiği ve icranın geri bırakılmasına karar verilebileceğinin açık olduğu, yine hacizlerin fekki talebi hakkında ise icra müdürlüğüne talep sonucunda değerlendirilecek bir husus olması nedeniyle hüküm kurmaya gerek görülmediği, bu nedenlerle davacının icranın geri bırakılması talebinin kabulüne karaır verilmiştir....
Başvuru bu haliyle İİK. nun 169.maddesine dayalı takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin zamanaşımı itiraz olup aynı kanunun 168/5.maddesi uyarınca ödeme emri tebliğinden itibaren 5 gün içinde yapılması zorunludur. Somut olayda adı geçen borçluların itirazlarının İİK. nun 168/5.maddesinde öngörülen yasal süreden sonra olduğu görülmektedir. O halde mahkemece borçlulardan .....’nin itirazlarının süre aşımından reddi gerekirken, adı geçen borçluları da kapsar şekilde icranın geri bırakılması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'nun 366. ve HUMK.'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18/12/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili hakkında Uzunköprü İcra Müdürlüğü'nün 2015/2189 (Eski 2010/443 Esas) Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, takip sonrası müvekkili ve diğer borçlular hakkında hacizler yapıldığını, borçlulardan Cüneyt Vardar yönünden Uzunköprü İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2015/116 Esas, 2016/11 Karar sayılı kararı ile zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması kararı verildiğini, müvekkili hakkında en son 2015 yılında işlem yapıldığını, 3 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu beyan ederek Uzunköprü İcra Müdürlüğü'nün 2015/2189 Esas sayılı dosyasında icranın geri bırakılmasına karar verilmesini istemiştir....