Mahkemece; İlk derece mahkemesinin23.12.2020 tarihli ara karar ile " Davacı vekilinin İhtiyati haciz talebinin KABULÜ ile; Dava değeri olan 205.000,00 TL ile sınırlı olmak kaydıyla davalı adına kayıtlı araç ve gayrimenkuller üzerine teminatsız İHTİYATİ HACİZ KONULMASINA, karar verildiği, davalı tarafın karara itirazı üzerine 16.12.2021 tarihli ara kararında "İhtiyati haczin kaldırılmasına ilişkin talebin REDDİNE" şeklinde karar verildiği görülmüştür....
Buna rağmen ihtiyati tedbir isteminin reddi ve ihtiyati tedbire itiraz dışındaki ihtiyati tedbire ilişkin kararlara karşı kanun yoluna başvurulabileceğini savunmak, kanun koyucunun iradesine aykırı olacaktır. Yukarıda yapılan açıklamalardan açıkça anlaşıldığı üzere kanun koyucu, ihtiyati tedbir isteminin reddi ile ihtiyati tedbir kararına itiraz dışındaki ihtiyati tedbire ilişkin kararlara kanun yollarının kapalı olmasını öngörmüştür. Tüm bu nedenlerle ihtiyati tedbir kararına itiraz eden davalıların teminat karşılığı tedbirin değiştirilmesi veya kaldırılması talebinin ilk derece mahkemesince reddine dair verilen karara karşı tarafların istinaf yoluna başvuru hakkı olmadığından istinaf başvurusunun reddi gerekir." Yine benzer şekilde Antalya BAM 4....
haciz uygulanamayacağı, davacının dava değerini 423.909,00.TL'sine ıslah etmesine ve harcını bile henüz yatırmamasına rağmen, teminat tamamlanmadan 140.000.TL için yatırdığı teminat ile ihtiyati haciz verilmemesi gerekirken, bu talebimizin reddine ilişkin; İhtiyati haciz kararına itirazımız kabul edilmediği durumda müvekkilin maddi-manevi mağdur edilmemesi için tapu kaydına göre dava değerini kat kat karşılayan taşınmazlarının sadece biri üzerine (Mersin İli, Yenişehir İlçesi, Menteş Mh. 6189 ada, 11 parsel, 36 nolu bağımsız bölümün değeri; 8.000.000,00.TL) ihtiyati haczin uygulanmasına ilişkin talebimizin reddine ilişkin; yerel Mahkeme tarafından verilen ara kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
İş Mahkemesi İhtiyati tedbir mahiyetinde verilen ihtiyati haciz kararları 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 394/5. maddesi uyarınca temyiz edilemez. Kesin olarak verilen kararlar kamu düzeni ile ilgilidir. Dosya içeriğine göre yerel mahkeme tarafından ihtiyati haciz talebinin reddi kararına karşı davacı vekili tarafından anılan karara yönelik ihtiyati haciz talebinin konulmasına dair istinaf başvurusunun Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine karar verilmiştir....
Davacı vekili dilekçesinde tazminat istemine karşılık ihtiyati tedbir konulmasını istemiştir. 6100 Sayılı HMK'nun 33. maddesi gereğince olayları anlatmak taraflara, hukuki niteleme mahkemeye aittir. İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz iki ayrı koruma tedbiri olup amaçları, konuları ve sonuçları bakımından birbirinden farklıdır. Biri diğerinin yerine geçmek üzere karar verilmez. Diğer bir anlatımla talep ya ihtiyati haciz ya da ihtiyati tedbir şeklinde nitelendirilip hüküm altına alınmalıdır. Nitekim 6100 Sayılı HMK'nun 406/2. fıkrasında "İhtiyati haciz, muhafaza tedbirleri ve geçici düzenleme niteliğindeki kararlar gibi geçici hukuki korumalara iliskin diğer kanunlarda yer alan özel hükümler saklıdır." denmiştir....
Yerel mahkemenin 20/06/2022 tarihli tensip ara kararı ile davacının talebi ihtiyati tedbir veya ihtiyati haciz olarak ne şekilde adlandırılırsa adlandırılsın; HMK 'nun 394/4. maddesinde ihtiyati tedbir kararına karşı itiraz üzerine mahkemece ilgililerin dinlenilmek üzere davet edileceği, gelmedikleri taktirde dosya üzerinden inceleme yapılarak itiraz hakkında karar verileceği, İİK'nun 265/4. Maddesinde de yine paralel şekilde ihtiyati haciz kararına itiraz üzerine mahkemece iki tarafın davet edilip gelmedikleri taktirde evrak üzerinde inceleme yapılarak karar verileceği düzenlenmiştir....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 09.09.2022 NUMARASI : 2022/284 DAVA KONUSU : HACZE İTİRAZ (İHTİYATİ TEDBİR) KARAR : Davacının banka hesaplarına uygulanan hacizlerin kaldırılması istemiyle açılan davada, davacının ihtiyati tedbir talebinin reddine dair İlk Derece Mahkemesi ara kararına karşı davacı tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, gereği konuşulup düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. K A R A R Davacı dava dilekçesinde özetle; ortaklığı ve müdürlük görevi son bulduğu ve kendisine ödeme emri tebliğ olunmadığı halde, dava dışı limitet şirketin kuruma olan borçlarının tahsili için banka hesaplarına e haciz uygulanmasına ilişkin Kurum işleminin iptali ile ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir....
Mahkemenin düzenlediği 18/12/2020 tarihli Tensip Tutanağı ara kararı ile; " dosya kapsamı ve mevcut delil durumuna itibariyle tedbir talebinin reddine " karar verilmiştir. Davacı borçlu vekili tarafından sunulan istinaf dilekçesi ile; tensip ara kararındaki tedbir talebinin reddine ilişkin mahkeme kararının kaldırılması, Ankara 4.İcra Dairesinin 2020/9727 sayılı dosyası ile başlatılan takibin tedbiren durdurulmasına karar verilmesi talep edilmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Onuncu Kısmı "Geçici Hukuki Korumalar" başlığını taşımaktadır. Aynı Kanunun 389. maddesinde ihtiyati tedbirin şartları, 391.maddesinde ise ihtiyati tedbir kararında bulunması gereken hususlar düzenlenmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341/1 maddesi "İlk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü halinde itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir" hükmünü içerir....
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, ihtiyati hacze itiraz edenin, mahkemenin yetkisine bir itirazının olmamasına rağmen mahkemece bu yönde bir itiraz varmış gibi inceleme yapılarak yetki itirazının reddine karar verilmesinin sonuca etkili olmamasına, ihtiyati hacze itiraz edenin, ihtiyati hacze konu senet bedelinin alacaklıya ödenmemesine ilişkin ihtiyati tedbir kararının verildiği davada taraf sıfatının bulunmamasına göre ihtiyati haciz kararına itiraz eden borçlu vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, ihtiyati haciz kararına itiraz eden borçlu vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 10.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Sayılı dosyası ile ihtiyati tedbir talep edildiğini ve Mahkemece 18.10.2023 tarihinde takibin durdurulmasına ilişkin ihtiyati tedbir kararı verildiği belirtilmişse de, işbu tedbir kararına itiraz edildiğini, tedbir kararının kesinleşmediğini, itiraz eden tarafından, lehtar ... şirketinin 29.09.2023 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 3 aylık süreyle geçici mühlet kararı aldığını ve müvekkilinin konkordato ilan etmiş bir şirketten çek ciroladığını, haliyle iyi niyetli olamayacağını iddia etmişse de, ihtiyati haciz kararına karşı itiraz sebeplerinin İİK 265/1'DE sınırlı sayıda gösterildiğini, itiraz edenin bunlar dışındaki gerekçeler ile ihtiyati hacze ilişkin itirazlarının usul ve yasaya aykırı olduğunu, ihtiyati hacze itiraz kapsamında dinlenemeyeceğini, Yetkiye ilişkin itirazlar ise tümden yersiz olup anılan çeke istinaden mahkemenin; hem çekin keşide yerinin İstanbul olması hem de müvekkili şirket adresinin ..., ... Sk. No:... Kat:... D:..., ......