Davacı vekili İDM'nin 08/09/2022 tarihli davalı vekilinin ihtiyati haciz kararına itirazlarının kabulü ile mahkememizin 22/08/2022 tarihli ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına ilişkin ara kararını istinaf etmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 341/1. maddesi uyarınca ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyadi tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. İİK'nun 257.maddesinin 1.fıkrası uyarınca ''rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacakları ile diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.'' bu hükme göre bir para alacağının vadesinin gelmesi halinde alacaklı ihtiyati haciz talebinde bulunabilecektir....
İhtiyati tedbir HMK.389 ve devamı maddelerinde, ihtiyati haciz İİK.257 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. İhtiyati haciz talebi yalnız para ( ve teminat) alacakları hakkındaki davalarda (veya icra takiplerinde) söz konusu olduğu halde, ihtiyati tedbir talebi ise kural olarak paradan başka şeyler ( haklar, taşınır ve taşınmaz mallar) hakkındaki davalarda hukuki koruma olarak istenebilir. HMK.nun 389.maddesinde: meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı ya da tamamen imkansız hale gelebileceği veya gecikmesinde sakınca bulunması yahut ciddi bir zararın ortaya çıkacağı endişesi bulunan haller, genel bir ihtiyati tedbir sebebi ve şartı olarak kabul edilmiştir. İhtiyati tedbire esas olan hakkın iyi belirlenmesi gerekir. Taraflar arasında çekişmeli olan şey veya yargılama konusunu oluşturan hak, aynı zamanda tedbirin konusu hakkı da oluşturacaktır....
Gerek birinci, gerek ikinci fıkra hükümleri dikkate alındığında, ihtiyati haciz talep edebilmek için , öncelikle ortada bir para borcunun bulunması, bir diğer deyişle ihtiyati haciz talep eden kişinin talep konusu borcun alacaklısı sıfatına sahip olması gerekir. Maddenin birinci fıkrasına göre, ihtiyati haciz isteyebilmek için , alacağın kural olarak vadesinin gelmiş olması gerekir. Vadesi gelmiş borçlar için ihtiyati haciz istenebilmesinin diğer bir şartı ise alacak rehin ile temin edilmemiş olmalıdır.Rehinle temin edilmiş olan bir alacak teminata haiz olduğu için ihtiyati hacize gerek yoktur. İİK'nun 281. maddesi, " Hakim, iptale tabi tasarrufların konusu olan mallar hakkında alacaklının talebi üzerine ihtiyati haciz kararı verebilir." şeklindedir....
Davacının isteği, ihtiyati haciz mahiyetinde ihtiyati tedbir talebidir. Ancak bu iki hukuki koruma kurumu konuları, amaçları, kapsamı bakımından farklıdır. İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz birbirine yakın olmakla birlikte, amaç, sonuç, konu ve koruduğu hukuki yarar bakımından birbirinden tamamen farklıdır. Somut olayda, davacı vekili dava dilekçesinde, açıkça ihtiyati haciz mahiyetinde ihtiyati tedbir talep etmiştir. İhtiyati haciz ancak para alacakları için ve uyuşmazlık konusu olmayan borçlu/davalıya ait mal, hak ve alacaklar hakkında uygulanabilecekken, ihtiyati tedbir konusu para olsun olmasın çekişmeli bulunan uyuşmazlık konusu her şey hakkında uygulanabilir....
Bu nedenle tasarrufun iptali davalarında ihtiyati tedbir talebinde bulunulsa dahi bu istemin ihtiyati haciz talebi olarak değerlendirilerek müsbet ya da menfi bir karar verilmesi gerekir. Hal böyle olunca davacının dava dilekçesindeki talebinin ihtiyati haciz istemi olduğu kabul edilerek bir karar verilmesi yerine istemin yalnızca ihtiyati tedbir olarak yorumlanıp yazılı şekilde karar verilmesi isabetli değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 24.9.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava konusu uyuşmazlık, trafik kazası sonucu zarara uğrayan davacının açtığı tazminat davasında, davalı tarafa ait araç, menkul ve gayrimenkuller üzerine "ihtiyati tedbir niteliğinde ihtiyati haciz konulması" şeklinde talepte bulunulmuş, mahkemece talebin reddine karar verilmiş, verilen bu ara karara karşı davacı tarafından yapılan istinaf kanun yoluna başvurulmasından kaynaklanmaktadır. Bu kapsamda davacının talebinin, hem ihtiyati haciz hem de ihtiyati tedbir olduğu değerlendirilmesi gerekmekte olup, bir uyuşmazlıkta hem ihtiyati tedbir hem ihtiyati haciz istenmesine yasal bir engel yoktur. İhtiyati tedbir, 6100 sayılı HMK'da 389 vd. maddelerinde düzenlenmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan yüklenici temlikine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde satış bedelinin güncellenerek tahsili istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nun 341/1. maddesi uyarınca ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. İhtiyati tedbir ile ihtiyati haciz farklı geçici hukuki koruma müesseseleridir. İhtiyati tedbir, genelde dava konusunun el değiştirmesine engel olurken, ihtiyati haciz alacağı teminat altına almaktadır....
Mahkemece, 18/01/2022 tarihli ara kararı ile; Davacı vekilinin taşınmaz üzerine tedbir konulması talebinin kabulüne yer olmadığına kararı verildiği , bu karara karşı davacı vekilinin 10/02/2022 tarihinde istinafa geldiği görülmüştür. Dava dilekçesi incelendiğinde davacının ihtiyati tedbir değil ihtiyati haciz istediği görülmüştür. Çünkü dava İİK 277 madde ve devamına göre açılmış tasarrufun iptali istemi davasıdır. Bu tür davalarda taşınmaz aynına ilişkin bir dava olmadığından tedbir istenemez. Ancak talebin ihtiyati tedbir niteliğinde ihtiyati haciz olarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Dava İİK 277 madde gereğince incelendiğinde; ihtiyati haciz kararı geçici bir tedbir niteliğinde olup, geçici bir süre için davacının haklarının koruma altına alınmasıdır. Burada davacının haklı olup olmadığına ihtiyati haciz kararı verilirken bakılmaz, haklı olup olmadığı ancak yargılama aşamasında açığa çıkacaktır....
Aile Mahkemesinde boşanma ve mal rejiminden kaynaklanan alacak davası bulunduğu ve davaların derdest olduğu, davacının talebe konu bu dava ile boşanma davası açılmasından kısa süre önce davalı eş tarafından diğer davalıya satışı yapılan iki adet aracın satış işleminin muvazaalı olduğu iddiasıyla araçların satışına ilişkin tasarruf işleminin iptalinin talep ettiği ve bu talep kapsamında ihtiyati tedbir ya da ihtiyati haciz kararı verilmesi talebinde bulunduğu, Mahkemece alacağın muaccel olmadığı ve 3.kişi adına kayıtlı araç kaydı üzerine ihtiyati haciz kararı verilemeyeceği gerekçesiyle ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talebinin reddine karar verildiği görülmüştür. Talebin incelenmesi için ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz müesseselerinin irdelenmesi gerekir. İhtiyati tedbir, geçici hukuki korumaların düzenleme altına alındığı HMK'nın 389 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş iken, ihtiyati haciz İİK'nın 257. maddesi ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir....
TEMYİZ EDİLEBİLİRLİK YÖNÜNDEN İHTİYATİ TEDBİR KARARININ REDDİ VEYA KABULÜHUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU (HMK) (6100) Madde 341HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU (HMK) (6100) Madde 389HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU (HMK) (6100) Madde 390HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU (HMK) (6100) Madde 391HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU (HMK) (6100) Madde 393HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU (HMK) (6100) Madde 394HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU (HMK) (6100) Madde 399HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU (HMK) (6100) Madde 406 "İçtihat Metni"Taraflar arasındaki alacak davasında, davacı vekili dava dilekçesinde ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talep etmiş, mahkemece 21.03.2014 tarihli ara kararla, ihtiyati tedbir talebinin reddine, ihtiyati haciz talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....