ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 06/05/2022 (Ara Karar) NUMARASI: 2022/424 Esas TALEP: İhtiyati Tedbir - İhtiyati Haciz İSTİNAF KARAR TARİHİ: 19/09/2022 İhtiyati haciz ve ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü; TALEP: Davacı vekili; davanın yargılama sırasında davaya ilişkin karar verilmesi aşamasına kadar davalı tarafın tahsilatı imkansızlaştırmak veya güçleştirmek için, üzerindeki mal varlığını kaçırabileceğini, dava sonunda mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi durumunda tahsilatın müvekkilinin hakkının elde edilmesinin imkansız hale gelebileceğini ve ciddi manada zarara uğrayabileceğini, talepleri doğrultusunda müvekkilinin alacağın temliki hükümlerine göre ve rücuen tazminat ödenmesi talebi ile açılan davalarda verilen emsal kararlarla da ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararı verilmesi gerektiğinin açıklandığını ,ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin...
Davacı vekilince verilen istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu olayda davacı müvekkilinin davalı yana göndermiş olduğu paraların müvekkiline ait hesap özetinin Mahkemeye sunulduğu, yaklaşık ispat koşulunun gerçekleştiği ve ihtiyati haciz koşullarının da mevcut olmasına rağmen, mahkemece ihtiyati haciz isteminin kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesinde hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek, kararın kaldırılması ve ihtiyati haciz kararın verilmesi istenmiştir. HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; dava , menfi tesbit ve ihtiyati haciz kararı verilmesi talebine ilişkindir. İİK.nun 257. maddesinde "İhtiyati haciz şartları" düzenlenmiştir. Bu hükme göre, müeccel bir alacak için kural olarak ihtiyati haciz istenemez. İstenebilmesi için, alacaklının alacağını vadesinde alabilmesinin ciddi bir şekilde tehlikeye düştüğüne veya düşmekte olduğuna delalet edecek hallerin varlığı şarttır....
Mahkemece, İİK'nun 281/2.maddesine göre ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için talebin tasarruf konusu mallar hakkında olması gerektiği, davanın açıldığı tarihte malik olanların davada yer almadığı ve İİK'nun 257.madde koşullarının oluşmadığından bahisle davacının ihtiyati haciz talebi reddedilmiş ve bu karar alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılmış tasarrufun iptali davasına ilişkindir....
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ Talep; İİK'nun 257 vd. maddeleri uyarınca verilen ihtiyati haciz kararına itiraz istemine ilişkindir. HMK'nun "İstinaf yoluna başvurulabilen kararlar" başlıklı 341. maddesinin 1. fıkrası, "İlk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir." hükmünü içermektedir. Somut olaya gelince, davacı yanın dava dilekçesinde yer alan ihtiyati haciz talebi üzerine, mahkemece 03/02/2023 tarihli ara karar ile karşı taraf davalı dinlenmeden davacı yanın ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmiştir. Mahkemece verilen ara karar HMK'nun 341/1. maddesi kapsamında düzenlenen esas hakkında nihai karar niteliğinde olmadığı gibi ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talebinin reddi, bu taleplerin kabulü halinde itiraz üzerine verilen karar niteliğinde de değildir....
İhtiyati haciz talebi yönünden yapılan değerlendirmede; ihtiyati haciz talep eden tarafından sunulan delillerin alacağın varlığı, miktarı ve muacceliyeti yönünden yaklaşık ispat için yeterli görülmediğinden ihtiyati haciz talebinin 2004 sayılı İİK'nın 258. Maddesi uyarınca reddine karar vermek gerekmiştir. İhtiyati tedbir talebi yönünden yapılan değerlendirmede ise; 6100 sayılı HMK 389/1.maddesi uyarınca sadece dava konusu olan uyuşmazlıklar hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği ve aleyhine ihtiyati tedbir talep edilene ait aracın uyuşmazlık konusu olmadığı kabul edildiğinden ihtiyati tedbir talebinin reddine..." şeklinde karar verilmiştir....
İhtiyati haciz talebi esas hakkında açılan dava içerisinde talep edilmiş olduğundan ve ayrıca ihtiyati haciz talebi için harç alınması gerekmediğinden davalı vekilinin bu yöndeki istinaf itirazı yerinde görülmemiştir. Ancak; İİK'nun 258/1. maddesi hükmüne göre ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için mahkemenin ''alacağın varlığı hakkında kanaat edinmiş olması'' yeterlidir. Mahkemenin ''alacağın varlığına kanaat edinmiş olmasından'' anlaşılması gereken alacağın usul hukuku kurallarına göre kesin veya tam olarak ispat edilmesi değildir. Diğer hukuki himaye tedbirlerinde olduğu gibi ihtiyati hacizde de amaç davaya ilişkin yargılamadan farklı olarak, maddi hukuka dayanan hak bakımından nihai bir karar verip,uyuşmazlığı esastan sona erdirmek değildir. Yani ihtiyati haciz kararı verilebilmesi yaklaşık ispat yeterli olup, alacaklının ilişkisinin varlığını tam ve kesin olarak ispat etmesi aranmaz....
haciz mahiyetinde ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Bu hükme göre, bir para alacağının vadesinin gelmesi hâlinde alacaklı ihtiyati haciz talebinde bulunabilecektir. İİK'nun 258’nci maddenin 1’nci fıkrası uyarınca, “…Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeğe mecburdur….” Bu hükme göre, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için yaklaşık ispat yeterli olup, kesin bir ispat aranmamakta ise de özellikle hukukî bir işlem söz konusu olduğunda, alacağın varlığının ve muaccel olduğunun yazılı bir belgeye veya belgeler zincirine dayanması tercih edilmesi gereken bir seçenektir. Somut olayda, ihtiyati haciz isteyen vekili tarafından ihtarname, faturalar, sevk irsaliyeleri ile mutabakat belgesine istinaden ihtiyati haciz isteminde bulunulmuş, mahkemece, ihtiyati hacze dayanak olan belgelerin İİK'nun 68/1 maddesinde yazılı belgelerden olmaması nedeniyle ihtiyati haciz talebi reddedilmiştir....
Şu kadar ki, davanın elden çıkarılmış mallar yerine kaim olan kıymete taalluku halinde, teminat göstermeksizin ihtiyati haciz kararı verilemez.” Aynı kanunun "İhtiyati Haciz Kararına İtiraz ve Temyiz" başlıklı 265. maddesinde, "Borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi halde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir." denilmektedir. Bu yasal nedenlerle iptal davası, alacaklıya alacağını tahsil olanağını sağlayan, nisbi nitelikte yasadan doğan bir dava olup tasarrufa konu malların aynı ile ilgili değildir. Bu nedenle tasarrufun iptali davalarında ihtiyati tedbir talebinde bulunulsa dahi bu istemin ihtiyati haciz talebi olarak (İİK.md.281) değerlendirilmesi gerektiği açıktır. Somut olayda davalı vekili yukarıda yazılı 265....
Bu noksanlıkların giderilerek dosyanın gönderildiği anlaşılmakla Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili; 30.7.2012 ödeme günlü kambiyo senedi nedeniyle davalının talebi uyarınca evrak üzerinden yapılan inceleme neticesinde 2013/607 Değişik İş esas-karar sayılı 9.5.2013 tarihli ilamla müvekkili aleyhine ihtiyati haciz kararı verildiğini, ihtiyati hacze konu kambiyo senedinde İstanbul İcra Daireleri ile Mahkemelerinin yetkili kılındığını, müvekkilinin ikametgahının İstanbul'da olduğunu, bu nedenle Bursa Mahkemelerinin ihtiyati haciz kararı vermeye yetkili olmadığını ileri sürerek ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, ihtiyati haciz kararına yapılan itirazın sürede olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir....