GEREKÇE: Davacı işçi tarafından davalı aleyhine açılan ihtiyari arabuluculuk tutanağının iptali ve işe iade davasının kabulüne dair kararına karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
Yine ihtiyari arabuluculuk faaliyetinde; bila tarihli arabuluculuk sürecine ilişkin bilgilendirme tutanağın da arabuluculuk faaliyeti, süresi, sonuçları hukuki neticesi hakkında bilgi verildiği davacı ad ve imzasının bulunduğunu anlaşılmıştır....
Dosya içerisinde ihtiyari arabuluculuk tutanağının bulunduğu, tutanak içeriğinde dava konusu edilen taleplerin tamamı hakkında görüşme yapılarak anlaşmaya varıldığı, işe iade davalarında zorunlu arabuluculuk sürecinin olması, tarafların ihtiyari olarak arabulucuya gitmelerine engel olmadığı, dosyada yapılan ihtiyari arabuluculuk sürecinin yasal olarak mümkün olduğu, tutanağın sahteliği konusunda bir iddia olmadığı gibi, fiil ehliyetsizliği, kısıtlılık halleri dışında irade fesadına dayalı iddiaların somut ve kesin delillerle ortaya konulması gerektiği, ispata yönelik somut tanık anlatımları olmadığı gibi başkaca da delil sunulmadığı, davacı iddialarının, tutanağı şeklen sakat hale getirecek nitelikte olmadığı anlaşılmıştır. Yargıtay 9....
arabuluculuk tutanağındaki imzaların eksik olduğunun belirtildiğini, bu nedenle imza eksikliği sebebiyle de ihtiyari arabuluculuk tutanağının geçerli kabul edilemeyeceğini, kaldı ki imza eksikliğinin tutanağın baskı altında imzalatıldığına da delil olduğunu, iddia ederek Mahkeme kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
Arabuluculuk görüşmesi tutanağına göre bir takım işçilik alacakları ve işe iade davası dahil olmak üzere anlaşmaya varılmıştır” içerikli beyanlarıyla davacı, tutanağın altını imzalamakla, bu husus arabuluculuk sürecinde anlaşma ile sonuçlandırıldığı için Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/5 maddesi hükmüne göre, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde, üzerinde anlaşılan hususlar hakkında taraflarca dava açılamaz. Dosya içerisinde mevcut zorunlu arabuluculuk tutanağında ihtiyari arabuluculuk tutanağıyla tarafların anlaşmaları mevcut olduğundan uyuşmazlığın zorunlu arabuluculuğa uygun olmadığının tespit edildiği belirtilmiştir. İhtiyari arabuluculuk tutanağının varolup olmadığının teyidi hususunda Arabuluculuk Daire Başkalığının yazı cevabı doğrultusunda arabulucu ile iletişime geçilmiş ve taraflar arasında mevcut ihtiyari arabuluculuk tutanağının mevcut olduğu anlaşılmıştır....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının iş akdi sonlandırıldıktan sonra, ihtiyari arabuluculuk yöntemi ile uzlaşma sağlanmış ve belirlenen bedellerin kendisine ödenerek uyuşmazlık ihtiyari arabuluculuk yöntemi ile sonlandırıldığını, ihtiyari arabuluculuk anlaşmasında davacının işe iade talebinden vazgeçtiğini ve bu konuda talepte bulunmayacağı yönünde anlaşma yapılmasına rağmen hiç bu süreç yaşanmamış gibi işe iade davası için zorunlu arabuluculuk sürecinin başlatıldığını ve huzurdaki işe iade davasının açıldığını, davanın dava şartları ve usulden reddi gerektiğini, bilgilendirmeden sonra yapılan görüşme sonucunda, arabuluculuk anlaşma tutanağı ve arabuluculuk faaliyetine son verilmesine dair son tutanak imzalandığını, ihtiyari arabuluculuk tutanağının ilam niteliğinde olduğunu, bu nedenle kesin hükmün varlığı nedeniyle de davanın reddi gerekir iken kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, ihtiyari arabuluculuk tutanağı varken zorunlu arabuluculuk yapılması...
arabuluculuk anlaşma tutanakları düzenletildiğini, ihtiyari arabuluculuk sürecinde 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve buna dair arabuluculuk yönetmeliği hükümlerine aykırı davranıldığını, bu nedenle işveren şirket tarafından tertip edilen organizasyon sonucu düzenlenen 18.07.2020 tarihli ihtiyari arabuluculuk son tutanağının yok hükmünde olduğunu, iş akdinin davalı işveren şirket tarafından feshedildiği halde, 4857 sayılı yasanın geçici 10. maddesinde düzenlenmiş fesih yasağını dolanmak ve davacının iş güvencesi hükümlerinden yararlanarak işe iade davası açmasını engellemek için iş akdinin davacı tarafından feshedilmiş gibi gösterildiğini, Toplu işten çıkarma yapıldığı halde 4857 sayılı yasanın 29. maddesinde düzenlenmiş toplu işten çıkarma ile ilgili usul ve koşullara uyulmadığını, ihtiyari arabuluculuk sürecinin 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu'na aykırı bir biçimde yürütüldüğünü, arabuluculuk sürecinin arabuluculuğa uygun tarafsız bir yerde...
Dairemiz uygulamasına göre ihtiyari arabuluculuk anlaşma belgesinin geçerli olup olmadığı hususu, işe iade davasında ön sorun olarak incelenir. Mahkemece işe iade davası ile ilgili hükümden ayrı olarak anlaşma belgesinin geçersizliğinin tespitine (anlaşma belgesinin iptaline) ilişkin bir hüküm kurulması sonucu değiştirmez. Kesinlik, ön soruna göre belirlenemeyeceğinden işe iade davası mahiyeti itibarıyla kesin kabul edilir. Somut uyuşmazlıkta, davacı işçi ihtiyari arabuluculuk tutanağının geçersizliğini de ileri sürerek feshin geçersizliğini ve işe iadesini talep etmiş; Mahkemece ihtiyari arabuluculuk anlaşma belgesinin geçersiz olduğu sonucuna varılarak davanın kabulüne karar verilmiştir....
Somut olayda davacının; 09.11.2002- 15.01.2021 tarihleri arasında davalı şirkette Çukurova Satış Grup Müdürü olarak görev yaptığı, işten ayrılış bildirgesinde çıkış kodunun kod:23 olarak bildirilmiş olduğu, davacının kendi rızası ile ihtiyari arabuluculuk yoluna Arabuluculuk Bürosu aracılığıyla başvurduğu ve arabuluculuk görüşmesine katıldığı, davacı tanıklarının da beyanlarında davacının arabuluculuk görüşmelerine kendilerinin katılmadıklarını ancak; şirketin sunduğu paket teklif kapsamında davacı ile benzer şekilde ihtiyari arabuluculuk süreci sonucunda davalı şirketten ayrıldıklarını beyanla davacının baskı altında arabuluculuk görüşmelerine katıldığna dair beyanları da olmadığı, dosya kapsamındaki ihtiyari arabuluculuk anlaşma tutanağı ve ekindeki belgelerden davacıya kıdem tazminatı, 15 günlük ücret, ikramiye ve yıllık izin ücreti olarak toplam 183.793,95 TL ödeneceğine dair anlaşıldığı ve davacıya ödemenin yapıldığı, davacıya ihtiyari arabuluculuk tutanağının baskı altında imzalatıldığına...
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, ihtiyari arabuluculuk sürecinin usulüne uygun olarak tamamlanıp tamamlanmadığı, arabuluculuk anlaşma tutanağının geçerli olup olmadığı, arabuluculuk tutanağının bağlayıcılığı ve feshin ne şekilde gerçekleştirildiği hususlarında toplanmaktadır. Somut olayda Dairemizin 09.12.2021 tarih ve 2021/4921 E.-2021/531 K....