İlçesi 645 parselde kain taşınmazın icra kanalıyla ihalesinin yapıldığını, iş bu ihalenin feshine ilişkin açmış olduğu davanın derdest olduğunu, ihalenin feshine ilişkin dava neticelenmeden taşınmazın 3. kişi adına tescil edildiğini, yapılan işlemin maddi hatadan kaynaklanmış olabileceğini ileri sürerek satışın iptalini talep etmiştir. II. CEVA Alacaklıya dava dilekçesinin tebliğ edilmediği ve cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesi yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava dilekçesinde ileri sürülen ihalenin feshi dosyasında ... İlçesi, ... Mahallesi, 645 Parseldeki taşınmaz yönünden ihalenin feshi talebinde bulunulmadığı, bu parsel yönünden dava açılmadığı, satışın iptali için ihalenin feshi davası açılması gerektiği, şikayetçinin belirttiği taşınmaz yönünden İİK'nın 134/2 maddesinde belirtilen dava açma süresinin geçtiği gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....
Taraflar arasındaki ihalenin feshi şikayetinden dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin reddine ve davacı aleyhine ihale bedelinin %10'u oranında para cezasına hükmedilmesine karar verilmiştir. Kararın borçlu vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuru kısmen kabul edilip, İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle 3550 parsel ve 9371 parsel sayılı taşınmazlar için ihalenin feshi şikayetinin esastan reddine, 3549 parsel sayılı taşınmaz için ihalenin feshi şikayetinin usulden reddine, 3548 parsel sayılı taşınmaz için ihalenin feshine ve 3550 parsel ile 9371 parsel sayılı taşınmazlar için ihale bedelinin %5'i oranında para cezasının şikayet edenden tahsili ile Hazineye irat kaydına karar verilmiştir....
(TBK 281) maddesinde düzenlenen hukuka ve ahlaka aykırı yollara başvurularak ihalenin yapılması halinde, her ilgilinin ihalenin feshini isteyebileceğini düzenlemektedir. İhaleye fesat karıştırıldığının tespiti durumunda, yukarıda belirtilen ilke ve kurallar uyarınca ihalenin, malın tahmini bedelinin üzerinde satılması halinde dahi ihalenin feshi gerekir. (emsal karar; Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 2021/2645 E 2021/4070 K sayılı kararı) Somut olayda, şikayetçi tarafça pey süren alacaklı vekilinin kendisinden beklenmeyecek şekilde fahiş teklifte bulunduğuna ve ihalenin bu şekilde manipüle edildiğine yönelik iddiası mevcut olup, bu iddia hukuki niteliği itibariyle fesada ilişkindir. Bu haliyle, mahkemece fesat iddiası yönünden bir değerlendirme yapılmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması da isabetsizdir. Davacı vekilinin buna ilişkin istinaf sebebi de yerinde görülmüştür....
Bu durumda davacının ileri sürdüğü diğer ihalenin feshi sebepleri zarar unsurunun istisnalarını oluşturmadığından şikayete konu taşınmaz yönünden zarar unsuru gerçekleşmediğinden şikayetçinin belirtilen nedenlere dayalı olarak ihalenin feshini istemekte hukuki yararı yoktur. İlk derece mahkemesince şikayetçinin ihalenin feshi isteminin hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. İleri sürülen istinaf sebepleri yerinde olmadığından, davacının istinaf başvurusunun HMK'nun 353- (1)-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşılmıştır....
İhalenin feshi istemi şikayet olduğu halde, İİK'nın 134. maddesi ihalenin sonucunu, kimlerin ihalenin feshini isteyebileceğini, ihalenin feshi sebeplerini ayrıntılı olarak düzenlemiştir. Aynı maddenin 7. fıkrasına göre, cebri icra yolu ile yapılan satışların feshi şikayet yolu ile icra mahkemelerinden istenebilir. Anılan maddeye göre, ihalenin feshinin istenebilmesi için ilgili olması ve bu ilgilinin yolsuzluk neticesinde kendi menfaatlerinin ihlal edildiğini ispat etmesi gerekir. Ancak her hukuki yararı olan değil, hukuki yararı olanlar içerisinde "ilgili" konumda bulunan kişilerin şikayet yolu ile ihalenin feshi hakkı bulunmaktadır. İİK'nın 134. maddesinin 2. fıkrasında ihalenin feshini isteyebilecek olanlar sınırlı olarak sayılmıştır....
Satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikayet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshi aşamasında incelenmesi mümkündür. Ancak, yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, aynı şikayet nedenleri ile ihalenin feshini talep edemezler. Somut olayda satış ilanının şikayetçi borçluya 29.11.2021 tarihinde tebliğ edildiği, görülmektedir. Bu durumda şikayetçi, en geç İİK. nun 16/1.maddesinde öngörülen yasal sürede icra mahkemesine başvurarak şikayet konusu yapmadığı işlemlere dayanarak ihalenin feshini talep edemez....
Buna göre; ihalenin bozulma nedenleri, gerek doktrinde ve gerekse Yargıtay uygulamalarında; 1-İhaleye fesat karıştırılmış olması, 2-Artırma hazırlık aşamasındaki hatalı işlemler, 3-İhalenin yapılması sırasındaki hatalı işlemler, 4-Alıcının, taşınmazın önemli nitelikleri hakkında hataya düşülmüş olması, şeklinde sıralanabilir. Somut olayda, Bölge Adliye Mahkemesince; İstanbul 1. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2018/852 esas sayılı dosyasında borçlunun açmış olduğu ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin şikayetin kabulü ile takip ıttıla tarihinin 15/08/2018 tarihi olarak kabul edildiği, işbu karar kesinleşmeden ihale yapılamayacağı, kararın 12/04/2019 tarihinde kesinleştiği gerekçesi ile ihalenin feshi isteminin kabul edildiği görülmektedir. Bir başka ifade ile 19/06/2018 tarihinde gerçekleştirilen ihaleden ve açılan işbu ihalenin feshi davasından sonra İstanbul 1....
Davalı T2 vekili cevap dilekçesinde özetle; İhalenin feshi talep etme süresinin ihalenin yapıldığı tarihten itibaren 7 gün olduğunu, ilgililerin ihalenin yapılmasına kadar olan işlemlerdeki usulsüzlükleri en geç ihale günü öğrenmiş olduklarının kabulü gerektiğini, ihalenin feshini talep etme süresinin ihale tarihinden itibaren başladığını, bu nedenle davanın usulden reddi gerektiğini, davacının dilekçesindeki iddialarının mesnetsiz ve hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin taşınmazın tescilini almasını önlemek için açılan bir dava olduğunu ifade ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İzmir 6. İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda, ihalenin feshi isteminin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir....
İcra dairesince yapılan ihale hakkında İcra Hukuk Mahkemesinde açılacak ihalenin feshi davasında borçlu, alacaklı ve ihale alıcısının taraf olarak gösterilmesi gerekli olup, mahkemece her ne kadar dava dilekçesinde taraf gösterilen diğer takip borçlusu Nail Doğan'a dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğ edilerek yargılama yapılmış ve karar başlığında gösterilmiş ise de, ihalenin feshi talebinde bulunmayan diğer takip borçlularının ihalenin feshi davasında taraf gösterilmesi gerekmediğinden Dairemizce karar başlığından çıkartılmasına karar verilmiştir. İİK'nun 134/8. maddesinde; "İhalenin feshini şikayet yolu ile talep eden ilgili, vaki yolsuzluk neticesinde kendi menfaatlerinin muhtel olduğunu ispata mecburdur" düzenlemesi yer almaktadır. Yerleşik Yargıtay uygulamasına göre, ihale bedelinin, en az muhammen bedel kadar olması halinde, ihalede zarar unsurunun gerçekleşmediğinin kabulü gerekir (Y.12 HD'nin 2022/1699 esas 2022/2445 k. Sayılı ilamı)....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece İİK'nın 134/son maddesinin yanlış yorumlandığını, tescil işlemlerinin süresinden sonra açılan ihalenin feshi davasından sonra başlatılmadığını, tescil işlemlerinin ihalenin feshi davasından önce ihalenin feshi için öngörülen şikayet süresinin geçmesinden sonra başlatıldığını, ihalenin feshi davasının ihaleden 23 gün, tescil yazısının yazılmasından ise 10 gün sonra açıldığını, tescil yazısının yazıldığı anda açılmış bir ihalenin feshi davası bulunmadığını, bu nedenle tescil işlemlerinin süresinden sonra açılan ihalenin feshi davası gerekçe gösterilerek durdurulamayacağını, tescilin durdurulması için yapılması gerekenin mahkemeden tedbir kararı almak olduğunu, ihalenin feshi davasında verilmiş bir tedbir kararı bulunmadığını, kural olarak icra dairelerinin verdikleri kararlardan kendiliklerinden dönerek yeni bir karar vermelerinin mümkün olmadığını belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....