WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesinin 29/1/2004 gün 2003/11462-336 sayılı bozma kararında özetle: “ Dava konusu taşınmazın, Daday Asliye Hukuk Mahkemesinin 1962/264 E. - 1966/332 sayılı orman tahdidine itiraz davasında yapılan yargılama sonucunda, orman tahdidi dışında olması nedeni ile davacıların tahdide itiraz davalarının reddine ve Orman Yönetiminin müdahalesinin men’ine ilişkin kararın, temyize konu olan tapu kaydının yüzölçümünün ve cinsinin düzeltilmesi davasında, çekişmeli taşınmazın konumu ve miktarı ile ilgili bir hüküm olmadığından dayanak olarak kabulünün olanaksız olduğu; yine, Orman Yönetiminin davalıların miras bırakanlarına karşı gerçek kişilerin dayandıkları 15 dönüm miktarlı hudutları “türbe, ..., yol” olan K. Sani 95. D. 8 numaralı tapu kaydının zeminde ölçüldüğünde 78.550 m2 miktarında kullanıldığını belirterek Daday Asliye Hukuk Mahkemesinin 1970/132 E.- 1971/119 K. sayılı dosyasında tapu kaydının yüzölçümünün düzeltilmesi talebi ile dava açtığı, mahkemece davacı ......

    gösterir ve keşfi takibe imkan verir kroki düzenlettirilmeli, davalının dayanağı tapu kaydının oluşumuna esas yüzölçümü düzeltilmesi davasında davacı murisi ......

      Dava, devletin hüküm ve tasarrufunda bulunduğu iddia edilen yerin tapu kaydının iptali ve bu talep yerinde görülmezse taşınmaz bedelinin sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde tahsili istemine yöneliktir. Davacı Hazine, davalı adına 4562 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan satış işlemi ile tescil edilen taşınmazın tapu kaydının iptalini istemektedir. Hazine tarafından 4562 sayılı Kanun hükümlerine göre davalıya yapılan satış işleminin idari işlem niteliğinde olduğu, bahsi geçen idari işlemin idari yargı yerinde iptal edilmediği, farklı deyişle tapu kaydının dayanağı olan idari işlemin hukuki geçerliliğini koruduğu anlaşılmıştır. Hal böyle olunca, mahkemenin tapu kaydının iptali talebi yönünden red kararı verilmesi yerindedir. Davacı Hazine vekilinin terditli sebepsiz zenginleşmeye dayalı tazminat istemine gelince; Hakim, tarafların talep sonucu ile bağlı olup, kararında taleplerin her biri hakkında verilen hükmü göstermesi gerekir (HMK m. 26; 297/2)....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı vekili 19.01.2013 havale tarihli dilekçesinde; .... Köyü çalışma alanında bulunan 836 parsel sayılı ve 15.488 metrekare yüzölçümü ile müvekkillerinden ... ve ...'nun murisleri .... ve ..... adına tespit ve tescil edilen taşınmaza revizyon gören Şubat 1956 tarih ve 15 sıra numaralı, 18.000 metrekare yüzölçümlü tapu kaydının arazinin sınırında herhangi bir değişiklik olmamasına rağmen kadastro sırasında eksik ölçüldüğü iddiası ve yüzölçümünün düzeltilmesi istemi ile dava açmıştır....

          Bu nedenle tapu tahsis belgelerinin iptali ya da hukuki sonuç doğuramayacaklarına ilişkin dava İdari Yargı yerinde açılıp sonuçlandırılmalıdır. İdari Yargı'ca verilmiş böyle bir hükme dayanılmadığı sürece, o tahsis belgesine dayalı olarak verilen tapunun iptali ile ilgili bir dava da dinlenemez. Mahkemece yapılması gereken iş davalılara kazanım sağlayan tapu tahsis belgelerinin İdari Yargı yerinde iptaline sağlamak üzere yeterli süre verilerek tapu iptal, tescil davası bakımından bu hususun bekletici mesele sayılmasını düşünmek ve açılı bir dava olduğunda sonucunu beklemek olmalıdır. Bu yön düşünülmeden işten temelli el çeker biçimde karar oluşturulması yasalara aykırı görülmüş, hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, 25.04.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

            Köyü idari sınırları içinde kalan taşınmaz için arazi kadastrosu yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise kadastro tesbit tutanağı düzenlenip düzenlenmediği sorularak, düzenlenmiş ise kadastro tesbit tutanakları ve var ise dayanağı olan tapu ve vergi kayıtlarının, kadastro tesbitleri itirazsız kesinleşmiş ise buy olla oluşan tapu kaydının, hükmen kesinleşmiş ise ilgili dava dosyasının, Çekişmeli taşınmazın kuzeyindeki ... ... Köyü arazisinde orman kadastrosu yapılıp yapılmadığı sorularak, yapılmış ise, ... ... Köyünde yapılan bu işleme ilişkin işe başlama, çalışma ve sonuçların askı ilan tutanakları ile çekişmeli yeri orman sınır noktaları ile birlikte gösteren orman kadastro haritası orijinalinden renklendirilmiş orman kadastro haritasının, bu dosya içine konulması; ayrıca, dava dosyasının da H.Y.U.Y.’nın 433/3. maddesi ve Hukuk Mahkemeleri Yazı İşleri Yönetmeliğine uygun olarak tarih ve işlem sırasına göre düzenlenip, dizi pusulasına bağlandıktan sonra gönderilmesi gerekmektedir....

              de tanık olarak dinlenilmek suretiyle taşınmazın öncesinin kaçak ve yitik kişilerden kalıp kalmadığı, idari yoldan Hazine adına tapu kaydının oluştuğu tarihe kadar davalı taraf yararına zilyetlikle edinme koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği araştırılmalı, bundan sonra toplanan deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir....

                Köyü idari sınırları içerisinde olmasına rağmen ....... İlçesi ......Köyü olarak kaydedildiğini ileri sürerek, TMK'nun 713. maddesi uyarınca tapu iptal ve adlarına tescili ile tapu kaydındaki ilçe kaydının Azdavay, köy adının Çakıroğlu olarak düzeltilmesini istemişlerdir. Davalı, kadastro tespitinin doğru olduğunu belirtip davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, tapu iptal ve tescil isteğinin kabulüne, Tapu Sicili Tüzüğünün 81. ve 85. maddelerine göre düzetmelerin idari bir görev olduğu gerekçesi ile tapu kütüğündeki ilçe ve köy hanelerinin düzeltilmesi isteğinin reddine karar verilmiştir. Karar, davacılar vekilince süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi .......... raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....

                  Hemen belirtilmelidir ki; tapu sicilinin tutulması prensiplerinden biri tescil, diğeri sicilin aleniliği (güvenilirliği), bir diğeri Hazinenin kusursuz sorumluluğu, sonuncusu ise geçerli bir hukuki sebebinin bulunması, yani kaydın illetten mücerret olmamasıdır. İmar parselinin dayanağı olan idari işlemin iptal edilmesi ile sicilin dayanıksız kalacağı ve TMK'nın 1025. maddesi hükmü uyarınca yolsuz tescil durumuna düşeceği; bu durumda; dayanıksız kalan tapu kaydının iptal edilerek kadastral parselin geometrik ve hukuki durumunun ihyasına karar verilmesi gerekeceği tartışmasızdır....

                    Mahkemece, 10.08.2007 tarihli Encümen Kararı gereğince 2981 sayılı Kanuna göre tahsis ve tescilleri yapılan taşınmaz maliklerinden kayıttaki ipoteğin kaldırılması için istenen bedelin davacı tarafından ödendiği, belediye payının tahsisine ilişkin bir ödemenin bulunmadığı, anılan encümen kararına göre tapu iptali ve tescil istendiğinden bu encümen kararına karşı ancak idari yargıda dava açılacağı belirtilerek idari yargının görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. Dava, tapu iptali, tescil isteğine ilişkindir. Bilindiği gibi, 2577 sayılı İdare Yargılama Usulü Kanunu'nun "idari dava türleri ve idari yargı yetkisinin sınırı" başlıklı 2.maddesinde idari dava türleri ve idari yargı yetkisi açıkça düzenlenmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu