WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece yapılan yargılama sonunda, dava ve takip konusu kredi sözleşmesinde davacının kefil sıfatı ile imzasının bulunduğu kredi sözleşmesinde kredi limitinin 30.000 TL olarak belirlendiği, Yargıtayın yerleşmiş içtihatlarında kabul edildiği gibi bu miktarın aynı zamanda kefalet limiti olarak kabulü gerektiği ve davacının kefaletinin geçerli olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 9.6.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Davalının imzasını taşıyan sözleşmelerden sonra düzenlenen ve davalının kefaletinin bulunmadığı sözleşmeler kapsamında kullandırılan kredilerden dolayı davalının sorumlu olduğundan söz edilemez. Bu durumda mahkemece öncelikle dava konusu teminat mektuplarının hangi sözleşmelere istinaden verildiğinin belirlenmesi ve o sözleşmelerde davalı O.. M..'in kefaletinin bulunup bulunmadığına ve teminat mektubu deposu talebi yönünden açık hüküm bulunup bulunmadığına göre sorumluluğun tespiti gerekir. Ayrıca, yargılama sırasında nakde dönüştüğü beyan edilen 10/05/2010 tarihli 12.500 TL bedelli teminat mektubu bedelinin davalı O.. M..'in imzasının bulunduğu kredi sözleşmelerine istinaden verilmiş olması halinde nakde dönüşen miktardan davalı kefilin sorumlu olduğunun kabulü gerekir....

      İcra Müdürlüğünün 2015/3679 sayılı dosyasıyla ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatıldığını ve aynı alacak için ... 1. İcra Müdürlüğünün 2015/3678 sayılı dosyasıyla da asıl borçlu ile birlikte müvekkili aleyhine de genel haciz yoluyla icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin kullanılan krediye şahsen kefaletinin bulunmadığını, ileri sürerek, ... 1. İcra Müdürlüğünün 2015/3678 sayılı dosyasına konu kredi borcu nedeniyle müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile lehlerine %20 kötü niyet tazminatı ödenmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının imzaladığı, resmi ipotek senedine dayanarak aleyhinde icra takibi yapıldığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir....

        ve haciz tutanağının icra kefilliğine ilişkin kısmının kefilin el yazısı ile yazılmadığı belirtilerek kefalet işleminin ve icra emrinin iptaline karar verildiği görülmektedir....

          plakalı araçlara konulan hacizler baki kalmak kaydıyla, konulan yakalama kararlarının kaldırılması bakımından ihtiyati tedbir kararı verilmesini, Huzurdaki dava sonuçlanana kadar söz konusu takibin tedbiren ve teminatsız olarak durdurulmasını, olmadığı takdirde muhik bir teminat mukabilinde durdurulmasını, davalı ile yapılan kredi sözleşmesindeki 19/11/2013 tarihli müvekilinin kefaletinin geçersizliğinin tespiti ile müvekkilinin davalı bankaya borçlu bulunmadığının tespitine, Neticeten ... İcra Dairesi'nin ... Esas sayılı takibinin müvekkil bakımından iptaline, karar verilmesini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Uyuşmazlık, icra takip dosyasında davacı 3. Kişiye çıkartılan icra emrinin iptali istemine ilişkindir. İcra kefaletinin amacı, icra takibine konu edilen ve takip borçlusu tarafından ödenemeyen bir borcun üçüncü kişi (icra kefili) tarafından ödenmesini sağlamaya yöneliktir. İİK'nun 38.maddesinde kefaletin şekli hakkında özel bir hüküm bulunmadığından 6098 sayılı TBK'nun 583 maddesi hükmü icra kefilliği içinde geçerlilik şartıdır. Anılan maddenin birinci fıkrasına göre; "Kefalet sözleşmesi yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumlu olacağı azami miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmaz....

            ye karşı ilamsız icra takibi başlatıldığı, takip talebinde "2012/5593 numaralı dosyadaki alacağın tahsilinde tekerrür olmamak kaydıyla" şerhinin düşüldüğü, 2012/5593 sayılı dosyada takip dayanağı olan 11/10/2005 tarih ve 2005/43 numaralı kredi sözleşmesinde davacının kefaletinin bulunduğu, alacaklı vekilince dosyada alacağın tamamının tahsil olduğunun bildirildiği, Nazilli 2. İcra Dairesi'nin 2012/5595 sayılı dosyasındaki takibe dayanak kredi sözleşmesinde davacının kefaletinin bulunmadığı, Nazilli İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2014/150 esas, 2016/4 karar numaralı dosyasında, davacı ... adına kayıtlı taşınmaz üzerine Nazilli 2....

              ın (....) şirket yetkilisi olduğu zapta geçmesine rağmen beyan içeriğinde icra kefaletinin şahsı adına olduğunun kabul edildiğinin tutanağa geçtiği, tutanağın TC numarasının belirtilerek imzalandığı şirket kaşesinin bulunmadığı dosya içerisindeki banka dekontuna göre şirket hesabından icra dosyasına havale yapıldığı görülmektedir. İstanbul Anadolu 5. İcra Hukuk Mahkemesinin 04/068/2018 tarih ve 2018/561 E. 2018/498 K. sayılı kararında davacı ...'ın (...) Davalı ... Oto. ... A.Ş. Aleyhine icra kefaletinin geçersizliği geçersiz olduğunun tespiti ile icra takibinin müvekkili yönünden iptaline karar verilmesine talep ettiği mahkemece dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kefalet tutanağının TBK'nın 583 /584. Maddelerinde belirtilen şartlarda düzenlenmediğinden şekil eksikliği nedeniyle icra emrinin ve buna bağlı yapılan işlemlerin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması - İpoteğin Dayanağı Olan Genel Kredi Sözleşmelerindeki Davalı Eşin Kefaletinin Geçersizliğinin Tespiti Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından mahkemece Yargıtay bozma ilamına uyulmasına ya da direnilmesine dair karar verilmeden esas hakkında hüküm kurulması ile davanın esası hakkında verilen karar verilmesine yer olmadığı kararı yönünden; davalılardan Kuveyt Türk Katılım Bankası A.Ş. tarafından ise katılma yoluyla; lehlerine yargılama gideri ve vekâlet ücretine hükmedilmemesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve özellikle davacı kadının temyiz itirazları yönünden mahkemece Dairemizin 04.11.2020 tarih ve 2020/3237 Esas-2020/5419 Karar sayılı bozma...

                  GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından Çanakkale İcra Müdürlüğünün 2020/6497 Esas sayılı dosyasına borçlu olarak eklenmesine sebebiyet veren icra kefaletinin yasanın emredici hükümlerine aykırı olduğundan hükümsüz ve geçersiz olduğunu, bu nedenle müvekkilinin icra dosyasında borçlu kaydının silinerek mal varlığı üzerinde bulunan bütün hacizlerin kaldırılması gerektiğini, müvekkilinin icra kefaletini imzaladığı tarihte evli olduğunu, müvekkilinin eşi tarafından icra kefaletine, icra kefaletinden önce veya icra kefaleti sırasında herhangi bir rıza verilmediğini, bu sebeple icra kefaletinin geçersiz olduğundan, borçlu sıfatının kaldırılması istemiyle icra müdürlüğüne başvuruda bulunduğunu, bu talebi icra müdürlüğü tarafından reddedildiğini, 16.09.2021 tarihli icra müdürlüğü red kararının iptaline, müvekkilinin geçersiz icra kefaleti ile icra dosyasına borçlu olarak eklenmesine sebebiyet veren icra emrinin ve icra kefalet tutanağının iptaline karar...

                  UYAP Entegrasyonu