vekilinin 08/11/2018 tarihli icra emrinde kabul etmiş olduğu, 10.246,88 TL faiz miktarı üzerinden karar verilmesini talep etmiştir....
İş Mahkemesinin 2017/11 esas 2018/304 karar sayılı kararı ile Aydın İcra Müdürlüğünün 2019/22268 esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ödeme emrini 25/06/2019 tarihinde tebliğ edildiğini, gönderilen icra emrinin ekinde takip dayanağı ilamın gönderilmediğini, alacak kalemlerinin mahkemece brüt olarak karar altına alınmasına rağmen icra emrinde nete çevrilmesinin yasal zorunluluk olduğunu, icra emrinde alacak kalemlerine işletilen faizin fahiş oranda olduğunu, ayrıca icra emrinde faiz hesap tablosunun bulunmadığını belirterek davanın kabulüne, Aydın İcra Müdürlüğünün 2019/22268 esas sayılı dosyasından başlatılan takibin ya da icra emrinin iptaline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili ilk derece mahkemesinin 19/06/2020 tarihli duruşmasındaki beyanlarında özetle; davanın reddinin gerektiğini savunmuştur. Aydın 2....
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; şikayet konusu icra emrinde takip öncesi işlemiş faize süresi içinde herhangi bir itiraz bulunulmadığını, işlemiş faize ilişkin 70.280,89- TL tutarın bu haliyle kesinleştiğini, takip sonrası işleyecek faiz miktarına ilişkin devirsel hesaplamanın takip yılı olan 2020 yılı açısından işbu aşamada yapılamayacağını belirterek açılan davanın reddini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki temyiz eden tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR Borçlu vekili ilama dayalı olarak başlatılan takipte İcra Mahkemesi’ne başvurusunda; icra emrinde ilama aykırı şekilde faiz uygulandığını, dayanak ilamda ticari reeskont faizine hükmedildiği halde, icra emrinde ticari temerrüt faizi uygulandığını, bu şekilde hatalı uygulama neticesinde 40.922,50 TL fazla faiz hesaplandığını, takip tarihine kadar faizin 1.842,393,38 TL olması gerektiğini, ilama aykırı 40.922,50 TL fazla faiz talep edilmiş olduğundan icra emrinin ve takibin iptali ile %20'den aşağı olmamak üzere...
İcra İflas Kanununun 269/c maddesine göre borçlu akdi reddetmeyip kiranın ödendiğini veya sair bir sebeple istenemeyeceğini bildirerek itiraz etmiş ise, itiraz sebeplerini açıkça bildirmek ve ödeme konusundaki itirazını noterlikçe re'sen tanzim veya imzası tasdik edilmiş veya alacaklı tarafından ikrar olunmuş bir belge ile ispat etmeye mecburdur. Somut olayda; davalı borçlu süresinde verdiği itiraz dilekçesinde; kira ilişkisindeki imzaya, kira sözleşmesine ve kira miktarına itiraz etmemiş, takibe, borca, işlemiş ve işleyecek faize itiraz etmiştir. Borçlunun kira sözleşmesine ve kira miktarına açıkça karşı çıkmaması karşısında İİK.nun 269/2. maddesi gereğince kira ilişkisinin ve kira miktarının kesinleştiğinin kabulü gerekir. Bu durumda davalı borçlu, borçlu olmadığı savunmasını İİK’nun 269/c maddesindeki belgelerle kanıtlamalıdır....
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, takipte davalılar tarafından sadece faize itiraz edilmiş olmasına rağmen davacı tarafın takibe yapılan itirazın iptalini ve devamını talep ettiği, bu hali ile faiz dışında borçlu davalılar tarafından takibe yapılmış herhangi bir itiraz olmadığı halde diğer kısımlar için davacının takibin iptalini istemesinde hukuki yararı olmadığı, itiraz edilmeyen kısım yönünden kesinleşmiş olan takibin devam etmekte olduğu, davada sadece işlemiş faiz alacağı ve faiz oranına itiraz edilmiş olup, sadece işlemiş faize itiraz edilen hallerde takip talepnamesinde ve ödeme emrinde yazılı olan ve likit bir miktarı ifade eden faiz bölümü esas alınmak suretiyle tazminata hükmedilmesi gerektiği belirtilerek, davanın kısmen kabulü ve kısmen reddi ile, Fethiye 2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi .... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından borçlular aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibi başlatıldığı, alacaklının icra mahkemesine başvurarak, sair şikayeti ile birlikte dosya kapak hesabının takipten sonra %9 faiz oranı üzerinden yapıldığını, icra emrinde belirtilen faiz oranına itiraz olmadığından temerrüt faizi üzerinden hesap yapılması gerektiğini ileri sürerek, bu konudaki talebinin reddine ilişkin 19.02.2014 tarihli icra müdürlüğü işlemine karşı da şikayette bulunduğu, mahkemece faize yönelik şikayet hakkında bir değerlendirme...
Sayılı dosyası kapsamında düzenlenen icra emrindeki faiz ve BSMV kalemleri doğru olup bu konuda hükme esas teşkil eden ve denetime elverişli bir rapor alınmadan verilen nihai kararın kaldırılması gerektiğini, ilk derece mahkemesi "şikayetin kabulüne" karar verdiğini, devamında icra emrinin düzeltilmesine hükmettiğini, davacı tarafın dilekçesinde icra dairesinin yetkisine, borca ve faize itiraz edilerek takibin ve icra emrinin iptalinin talep edildiği görüldüğünü, halbuki gerekçeli kararda "icra dosyasının incelenmesinde davalı takip alacaklısı tarafından davacı tarafa usulüne uygun kat ihtarının tebliğ edilmesine rağmen davacı tarafça yasal sekiz günlük süre içerisinde itiraz edilmediği ve davacı tarafça itiraz edildiği hususuna dair bilgi ve belge dosyaya sunulmadığı görülmekle bu haliyle ihtarnameye konu alacağın miktarının kesinleştiği, davacı tarafça alacağa ilişkin itiraz ileri sürülemeyeceği ancak ihtarnamede talep edilen tutar ile icra emrinde talep edilen tutar ile ihtarnamenin...
İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararında özetle: ".... davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine ilamlı icra takibi başlatıldığı, davacı borçlu tarafından başlatılan takipte işlemiş faize itiraz edildiği görülmüştür....
İcra Müdürlüğü 20159/28801 Esas sayılı icra dosyası ile icra takibine geçildiği, davacı borçlunun icra emrinde fahiş miktarda faiz istenildiği ve icra müdürlüğünün iban numarasının icra emrinde bulunmadığını ileri sürerek icra mahkemesine itiraz ettiği, ilk derece mahkemesince; Davanın kısmen kabulü ile davacı borçlu aleyhine İstanbul Anadolu 8. İcra Müdürlüğünün 2019/28801 Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinde icra emrinin genel tatil alacağına işleyen faiz yönünden 1.585,52 TL olarak düzeltilmesine, Davacı tarafın diğer itirazlarının reddine karar verildiği, kararın davacı borçlu tarafından istinaf edildiği anlaşılmıştır....