Aile Mahkemesi'nin 06.10.2011 tarih ve 2010/663 E-2011/893 K. sayılı kararı ile boşandıklarını, müşterek çocuklarının velayetinin kendisine verildiğini, davalının çalışmaması nedeniyle 350 TL yoksulluk nafakasına karar verildiğini, şu an davalının Ü.. f.. yemek dağıtım firmasında çalıştığını, babasının evinde kira vermeden oturduğunu, davalının müşterek çocuklarla ve maddi manevi ihtiyaçları ile ilgilenmediğini ileri sürerek, davalı lehine bağlanan yoksulluk nafakasının kaldırılmasını, müşterek çocuk M..K.. T.. lehine aylık 300 TL iştirak nafakasının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında müşterek çocuk lehine iştirak nafakası talebinden vazgeçmiştir. Davalı vekili dilekçesinde; tarafların boşanmasından sonra müvekkilinin ekonomik durumunda herhangi bir düzelme olmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel mahkemece davacının yoksulluk nafakasının arttırılması talebinin reddine, davacının müşterek çocuk 01/01/2006 doğumlu Eda Nur için Kayseri 2. Aile Mahkemesi 2016/845 Esas 2017/693 Karar sayılı ilamı ile verilen 200,00 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren 850,00 TL olarak devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalının ekonomik durumunun oldukça iyi olduğunu, müşterek çocuk lehine hükmedilen iştirak nafakasının az olduğunu, müvekkili lehine yoksulluk nafakasının arttırılmasını, istinaf incelemesinin duruşmalı olarak yapılarak müvekkili lehine kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava; Yoksulluk ve İştirak Nafakasının Artırımı istemiyle açılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki “yoksulluk ve iştirak nafakalarının artırılması” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Afyonkarahisar Aile Mahkemesince iştirak nafakasının artırılması isteminin kısmen kabulüne, yoksulluk nafakasının artırılması isteminin reddine dair verilen 12.11.2013 gün ve 2012/525 E., 2013/846 K. sayılı kararın temyizen incelenmesi davacı vekili ve davalı tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 02.07.2014 gün ve 2014/3819 E., 2014/10823 K. sayılı kararı ile; "... Davacı vekili dava dilekçesinde; aylık 100,00'er TL olan iştirak ve yoksulluk nafakasının yetersiz olduğunu belirterek, aylık 300,00'er TL'ye yükseltilmelerine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini istemiştir. Mahkemece; yoksulluk nafakasının artırılması talebinin reddine, iştirak nafakasının aylık 200,00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı dilekçesinde; 2009 yılında boşanma davasıyla birlikte davacı için 200 TL yoksulluk, müşterek çocuk için 200Tl iştirak nafakasına hükmedildiğini, işsiz olduğunu, nafakaları ödeyemediğini, nafaka borçlarını ödeyememesi nedeniyle hapis cezası aldığını, bu nedenlerle iştirak nafakası ve yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevabında,yoksulluk nafakasına hükmedildiği tarih ile şimdiki davanın açıldığı tarih arasında davalının gelir düzeyinde bir değişiklik bulunmadığını bu nedenle davanın reddini istemiştir.Mahkemece, davacının ekonomik gelirinin ve menkul ve gayrimenkul varlığının bulunmadığı gerekçe gösterilerek iştirak ve yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiştir....
Aile Mahkemesinin 2011/727 Esas ve 2012/905 Karar sayılı ilamı ile lehine hükmedilen nafakanın aynen devamına karar verilmesini istemiştir. Davalı-karşı davacı ... vekili karşı dava dilekçesinde; açılan davayı kabul etmediğini, davanın reddi ile ... Aile Mahkemesinin 2011/727 Esas ve 2012/905 Karar sayılı ilamı ile davalı ... için 400 TL yoksulluk, müşterek çocuk ... için 300 TL iştirak nafasına hükmedildiğini, aradan geçen sürede iştirak ve yoksulluk nafakalarının günün ekonomik koşullarına göre ihtiyaçları karşılamada yetersiz kaldığını, bu nedenle yoksulluk nafakasının 600,00 TL'ye, iştirak nafakasının 400 TL'ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir....
Davalı - birleşen dosya davacısı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; önceki kararda nafakalarda üfe oranında artışa hükmedilmesinin dikkate alınmadığı, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin kadının çalışmaya başlamasına ve erkek kadar gelir elde etmesine rağmen reddine karar verilmesinin yerinde olmadığı, davacının müvekkilinin yanında kalan çocuk için iştirak nafakası ödemediğinin gözetilmediği, davanın kısmen reddedilmesine rağmen vekalet ücretine hükmedilmediğini belirterek kararın bu yönlerden kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Asıl dava; davacı adına hükmedilen yoksulluk nafakasının ve müşterek çocuk adına da iştirak nafakasının artırılması, birleşen dava; yoksulluk nafakasının kaldırılması istemiyle açılmıştır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması, kadının karşı davası ise İştirak ve yoksulluk nafakasının artırılması davasıdır. İlk derece mahkemesince erkeğin asıl davasının reddine kadının karşı davasının kısmen kabulü ile yoksulluk nafakasının aylık 150 TL, iştirak nafakasının ise aylık 200 TL artırımına karar verilmiş, karar davacı davalı erkek tarafından hem asıl davanın reddine hem de karşı davanın kabulüne yönelik olarak istinaf edilmiştir. HMK'nın 352. maddesi uyarınca istinaf başvurusunun kabul edilebilmesi için miktar itibariyle kararın kesin nitelikte olmaması gerekir....
iştirak nafakasına hükmedilmediğini, davalının çalıştığını ve maddi durumunun iyi olduğunu, yine üzerine kayıtlı bir aracı bulunduğunu, davacının ise düzenli geliri bulunmadığını ve çocukların da ihtiyaçlarının da arttığını belirterek, davalı lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren kaldırılmasına ve müşterek çocuklar için dava tarihinden itibaren aylık 400'er TL iştirak nafakasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dava dilekçesinde; davalı ile 13.12.2011 tarihinde boşandıklarını, boşanma ilamı ile davalı lehine aylık 750,00 TL yoksulluk nafakasına ve velayetleri davalıya bırakılan iki müşterek çocuk için aylık 250'şer TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, davacının evlilik döneminden kalan kredileri ödediğini, davacının yeniden evlendiğini, bir çocuğu daha olduğunu, maaşı ile geçinmesi ve nafakaları ödemesinin mümkün olmadığını, boşanmada belirlenen nafakanın fahiş olduğununu belirterek, yoksulluk ve iştirak nafakalarının kaldırılmasına veya yoksulluk nafakasının aylık 200,00...
İrat biçiminde ödemesi kararlaştırılan iştirak nafakasının bir süre ile sınırlandırılması kanunda düzenlenmemiştir. Ancak, kanunda belirilen koşulların gerçekleşmesi halinde yoksulluk nafakası kendiliğinden kalkabileceği gibi, yine kanunda belirtilen koşullarla yoksulluk nafakasının kaldırılmasını gerektiren sebepler ortaya çıkarsa yoksulluk nafakasının kaldırılması davası açılabilir (TMK m. 176). Eldeki davada bozmaya uyulduğu halde bozmanın gereklerine uygun olarak süre sınırlandırılması yapılmadan yoksulluk nafakasına hükmedilmesi gerekirken, süre sınırlandırılması yaparak yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 07.06.2017(Çrş.)...