WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki velâyetin değiştirilmesi davası ve karşı iştirak nafakası verilmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davacı-karşı davalının açtığı velâyetin değiştirilmesi ve iştirak nafakası davasının kabulüne, davalı-karşı davacının açtığı karşı iştirak nafakası davasının ise reddine karar verilmiştir. Kararın davalı-karşı davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir....

    Somut olayda, şikayetin konusu boşanma ilamı ile hükmedilen iştirak nafakasının ilam kesinleşmeden talep edilemeyeceğine ilişkindir. İştirak nafakası, boşanma hükmünün, fer'isi mahiyetinde olduğundan, talep edilebilmesi için hükmün kesinleşmesi gerekir. İcra takibinin dayanağı .... .... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2010/91 Esas 2010/98 Karar sayılı ilamında müşterek çocuklar için iştirak nafakasına hükmedildiği ve ilamın kesinleşmediği anlaşılmaktadır. Her ne kadar tedbir nafakasının tahsili için ilamın kesinleşmesi gerekmez ise de dayanak ilamda iştirak nafakasına hükmedilmiş olup iştirak nafakası ilamın kesinleşmesi ile muaccel hale geleceğinden ilam kesinleşmeden takibe konu edilemez. Mahkemece bu husus gözardı edilerek şikayetin süreden reddine karar verilmesi doğru değildir....

      Somut olayda, şikayetin konusu boşanma ilamı ile hükmedilen iştirak nafakasının ilam kesinleşmeden talep edilemeyeceğine ilişkindir. İştirak nafakası, boşanma hükmünün, fer'isi mahiyetinde olduğundan, talep edilebilmesi için hükmün kesinleşmesi gerekir. İcra takibinin dayanağı ... .... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2010/91 Esas 2010/98 Karar sayılı ilamında müşterek çocuklar için iştirak nafakasına hükmedildiği ve ilamın kesinleşmediği anlaşılmaktadır. Her ne kadar tedbir nafakasının tahsili için ilamın kesinleşmesi gerekmez ise de dayanak ilamda iştirak nafakasına hükmedilmiş olup iştirak nafakası ilamın kesinleşmesi ile muaccel hale geleceğinden ilam kesinleşmeden takibe konu edilemez. Mahkemece bu husus gözardı edilerek şikayetin süreden reddine karar verilmesi doğru değildir....

        Mahkemece; davanın kabulü ile davalılar lehine ayrı ayrı hükmedilen 350 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı ... ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, iştirak nafakasının kaldırılması talebine ilişkindir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının temyiz itirazları yerinde değildir. 4721 sayılı T.M.K'nun 328/1 maddesine göre; babanın çocuğuna bakma mükellefiyeti onun reşit olmasıyla sona erer. ... olduktan sonra da eğitimine devam ediyorsa, kendisi yeni bir dava açarak yardım nafakası talebinde bulunabilir. Davalı ... 10.09.1991 doğumlu, Z. Tuçe ise 21.09.1987 doğumlu olup, dava tarihinde 18 yaşını doldurmuşlardır. Reşit olan çocuk adına velayeten annesi veya kendisi iştirak nafakası isteyemez. Şartları var ise reşit çocuk yardım nafakası talebinde bulunabilir (TMK. md. 364)....

          Aile Mahkemesi'nin 2013/588 Esas, 2014/755 Karar sayılı ilamının kesinleşmediğini, boşanma ile karar verilen iştirak nafakası, tazminatlar ve bunların ferileri niteliğindeki avukatlık ücreti ile yargılama giderlerinin kesinleşmeden takibe konulamayacağını, iştirak nafakası kararın kesinleşmesinden sonra işlemeye başlayacağından alacaklının dava tarihinden itibaren iştirak nafakası talep etmesinin ilama aykırı olduğunu belirterek, icra emrinin ve takibin iptaline karar verilmesini talep etmiş, Mahkemece nafaka ilamlarının infazı için kesinleşmesi gerekmediğinden şikayetin iştirak nafakası yönünden reddine avukatlık ücreti ile yargılama gideri yönünden ise kabulüne karar verilmiş, hüküm borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir. HUMK'nun 443/4. (HMK'nun 367/2.) maddesi gereğince aile ve şahsın hukuku ile ilgili hükümler kesinleşmedikçe takibe konu edilemez....

            Şti'' yetkilisinin sahte fatura düzenlemek suçuna iştirak ettiği iddiasıyla açılan kamu davasında; sanığın suçlamayı kabul etmemesi ve sanık hakkında düzenlenen vergi tekniği ve vergi suçu raporlarında sanığın sahte fatura düzenleme suçuna ne şekilde iştirak ettiklerinin belirtilmemesi karşısında, gerçeğin ve iştirak iradesinin kuşkuya yer vermeyecek bir biçimde belirlenebilmesi için; faturaları kullanan kişi ya da şirket yetkilileri dinlenip, sanığı tanıyıp tanımadıkları, faturaları kimden, hangi ticari ilişkiye dayanarak aldıkları ve faturaların verilmesine sanığın iştirak olup olmadığı konusunda beyanlarının alınması, gerekli görülmesi halinde, düzenlenen faturalardaki yazı ve imzaların sanık ...’ye ait olup olmadığı hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılması, 3568 sayılı Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu uyarınca muhasebecilik mesleği gereği olarak verilen hizmet kapsamında sanığın mükellef şirketin beyannamelerini vermek dışında...

              -K A R A R- Şikâyetçi vekili, borçluya ait taşınmazlardaki ürünlerin, müvekkilinin borç ikrarını içerir noter senedine dayalı alacağı nedeniyle haczedildiğini, İİK'nın 100. maddesine göre ilk hacze iştirak koşullarının gerçekleşmiş olmasına karşın satış bedelinin paylaşımına esas ........2012 tarihli sıra cetvelinde müvekkiline pay ayrılmadığını ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Şikayet olunan vekili, hacze iştirak etmek isteyen alacaklının iştirak etmek istediği dosyada talepte bulunması gerektiğini, şikayetçinin hacze iştirak talebinin olmadığını savunarak, şikayetin reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, şikayetçinin alacağının dayandığı noter senedinin öncelik hakkı sağlamadığı, İİK'nın 100/.... maddesine göre ilam niteliğinde olmadığı ve hacze iştirak koşullarının gerçekleşmediği gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir....

                ün ergin olduğu ve bozma ilamında sadece çocuklar ... için takdir edilen iştirak nafakalarının az olduğu belirtildiği ve müşterek çocuk ... yararına takdir edilen iştirak nafakası miktarı kesinleştiği halde, bozmadan sonra verilen kararda ... yararına yeniden ve 300 TL olarak iştirak nafakası takdiri doğru olmamıştır. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki iştirak nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dilekçesinde; davalı ile arasında görülen boşanma davasında velayeti kendisine verilen müşterek çocuk Şilan Yüksel için hükmedilen iştirak nafakasının yetersiz hale geldiğini, ayrıca boşanmadan sonra doğan müşterek çocuk Döne Irmak için nafakaya hükmedilmediğini ileri sürerek; müşterek çocuk Şilan Yüksel lehine hükmedilmiş olan iştirak nafakasının 300 TL ye yükseltilmesini, müşterek çocuk Döne Irmak için ise aylık 300 TL iştirak nafakasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

                    Bu doğrultuda davalının tüm, davacının hükmedilen iştirak nafakasının artış miktarının azlığına dair istinaf başvurularının reddi gerekmiştir. Davacı vekilinin hükmedilen iştirak nafakasının gelecek yıllarda artış miktarının düzenlenmemesine dair istinaf başvurusu yönünden ise; iştirak nafakasına hükmedilen ilk ilamda tarafların anlaşmaları uyarınca hükmedilen iştirak nafakasının gelecek yıllarda % 10 oranında artacağına dair bir düzenleme bulunmaktadır. Davacı dava dilekçesinde ise artışın TÜİK tarafından açklanan ÜFE oranında yapılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Bu kapsamda hükmedilen iştirak nafakasının TMK.nun 184/4. maddesi uyarınca gelecek yıllarda ne miktarda artacağının ve ödeneceğinin düzenlenmesi gerekmektedir. İlk ilamda karar verilmiş olan % 10 artış çocuğun giderlerini karşılamada günün ekonomik koşulları ve tarafların ekonomik ve sosyal durumları gözetildiğinde yetersizdir....

                    UYAP Entegrasyonu