WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

, Müvekkilinin Niğde Aile Mahkemesinin 2018/171 Esas 2018/737 Karar sayılı dosyası ile nafaka arttırım davası açtığını, müvekkili için 400,00 TL yoksulluk nafakasına müşterek çocuk Alperen için aylık 200,00 TL iştirak nafakasına, müşterek çocuk Rafet Can Eren için aylık 250,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, müşterek çocukların bakım giderleri kıyafetleri okul ihtiyaçlarının arttığını, davalının yardımda bulunmadığını, hükmedilen nafakaların yetersiz kaldığını belirterek, müvekkili lehine 400,00 TL olarak hükmedilen nafakanın 1.000,00 TL 'ye çıkartılmasına müşterek çocuk Alperen Eren için bağlanan aylık 200,00 TL iştirak nafakasının aylık 1.000,00 TL ye çıkartılmasına, Rafet Can Eren için bağlanan aylık 250,00 TL iştirak nafakasının aylık 1.000,00 TL 'ye çıkartılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 11/05/2022 NUMARASI : 2021/639 ESAS, 2022/355 KARAR DAVA KONUSU : TEDBİR NAFAKASI KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK 353.maddesi uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2012 yılından bu yana evli olduklarını, müşterek bir çocuklarının olduğunu, davalının uzun süredir evlilikten doğan yükümlülüklerini yerine getirmediğini, davalının Nuh Çimento adlı fabrikada çalıştığını, çocuğun ana okuluna gittiğini, müvekkilinin tek başına çocuğun ihtiyaçlarını karşılamaya çalıştığını, bu nedenle çocuk lehine aylık 2.000 TL nafakaya hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

Mahkemece davanın kısmen kabulü ile, tarafların müşterek çocukları ... ... yararına kullanılmak üzere dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 250.00 TL tedbir nafakası takdirine, nafakanın dava kesinleşinceye kadar tedbir dava kesinleştikten sonra iştirak nafakası olarak devamına, tarafların müşterek çocukları ... .... .... yararına kullanılmak üzere dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 200.00 TL tedbir nafakası takdirine, nafakanın dava kesinleşinceye kadar tedbir dava kesinleştikten sonra iştirak nafakası olarak devamına, karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; taraflar boşanmış olup, müşterek çocukların velayeti davacı anneye verilmiştir....

    Dava, kanaldan sızan sular nedeniyle uğranılan zararın tazmini ve su basmasının önlenmesine ilişkindir. Mahkemece, davacıların dava konusu taşınmazda iştirak halinde malik oldukları, iştirak halindeki maliklerin tamamının birlikte dava açmaları gerektiği ancak, davada tüm maliklerin taraf olmadığı gerekçesi ile maddi tazminat talebi yönünden aktif husumet ehliyeti yokluğu nedeniyle davanın reddine, men'i müdahale davasının kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içeriğinden; dava konusu taşınmazda davacılar ile dava dışı .....verasette iştirak halinde malik oldukları anlaşılmaktadır. 6100 sayılı HMK'nun 114/d maddesi gereğince husumet ehliyeti dava şartıdır. Ancak, yine aynı Kanunun 115/2 maddesinde ise, dava şartındaki eksikliğin giderilmesi mümkün ise tamamlatılması için kesin süre verilmeli, süre içinde eksiklik giderilmezse dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerektiği açıklanmaktadır....

      Oysa dava “Velayetin değiştirilmesi ve buna bağlı olarak boşanma hükmü ile ortak çocuk yararına hükmolunan iştirak nafakasının kaldırılması" isteğine ilişkin olup, asıl davanın velayetin değiştirilmesine ilişkin olduğu, iştirak nafakasının kaldırılması talebinin ise asıl davaya bağlı fer’i bir istek niteliğinde bulunduğu gözetildiğinde, çekişmesiz yargıya dahildir (HMK m. 382/2-b-13). Çekişmesiz yargı işlerinde de, kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça talepte bulunan kişinin veya ilgililerden birinin oturduğu yer mahkemesi yetkilidir (HMK m.384). Bu kurala göre, davacı kendi oturduğu yer mahkemesinde dava açabilir. Dava, davacının oturduğu yerde açılmış, davalı da bunun aksini iddia etmemiştir. Öyleyse yetki itirazının reddi ile velayetin değiştirilmesi ve buna bağlı olarak boşanma hükmü ile ortak çocuk yararına hükmolunan iştirak nafakasının kaldırılması davasının esasının incelenmesi gerekirken, yazılı şekilde yetkisizlik kararı verilmesi doğru bulunmamıştur....

        nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Mahkemece 1-Yoksulluk nafakası arttırılması yönünden açılan davanın kısmen kabul kısmen reddi ile daha önce hükmedilen 250 TL yoksuluk nafakasına ilaveten dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 100 TL yoksulluk nafakasının arttırılmasına, 2- İştirak nafakası yönünden açılan davanın kabulü ile dava önce hükmedilen 150 TL iştirak nafakasına ilaveten dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 200 TL iştirak nafakasının arttırılmasına karar verilmiş , hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren 350 TL ye yükseltildiğinin ve iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren 350 TL'ye yükseltildiğinin hükme eklenmesinin yerel mahkemece düzeltilecek bir eksiklik olmasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usule ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 23.09.2013 günü oybirliğiyle karar verildi....

            (TMK. 328/1)Küçük reşit olduktan sonra da eğitimine devam ediyorsa, kendisi yeni bir dava açarak yardım nafakası talebinde bulunabilir. Somut olayda; davacı tarafından velayetleri kendi üzerinde bırakılan müşterek çocuklar Sara ve Anıl adına davalıdan iştirak nafakası talep edildiği, mahkeme tarafından Sara lehine dava devam ederken 18 yaşını ikmal ettiği gerekçesiyle iştirak nafakası yerine yardım nafakasına hükmedildiği, dosyanın incelenmesinde Sara'nın dava devam ederken kendi adına avukatı için ayrıca vekalet verdiğine dair vekaletname ibraz edilmediği ya da Sara tarafından yardım nafakası talebini içerir bir beyanda bulunulmadığı anlaşılmaktadır. Kanun hükmünden de anlaşılacağı üzere iştirak nafakası çocuklar 18 yaşını dolduruncaya kadar devam eder. 18 yaşın hitamı ile kendiliğinden sona erer. Mahkeme tarafından yapılacak iş sadece Sara açısından da iştirak nafakasının kabulü veya reddi yönünde bir hüküm kurmak olmalıdır....

              DAVA TARİHİ : 23.06.2017 KARAR : Kısmen kabul Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen babalık davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece, Bölge Adliye Mahkemesi kararının iştirak nafakasının miktarı yönünden bozulmasına karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; çocuk yararına iştirak nafakasına karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının küçük Miray'ın babası olduğunu iddia ederek babalığın hükmen tespitine, çocuk yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına karar verilmesini talep etmiştir....

                Aile Mahkemesi'nin 2015/947 Esas sayılı dosyasıyla boşandıklarını, müşterek çocuk lehine 300 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, hükmedilen nafakanın günümüz şartları ve yaşı büyüyen çocuğun ihtiyaçlarının artması nedeniyle yetersiz kaldığını, bu nedenle boşanma sırasında takdir edilen iştirak nafakasının aylık 1.500 TL'ye çıkarılmasına, ve her yıl TÜİK tarafından belirlenen ÜFE oranında arttırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile müşterek çocuk için boşanma sırasında takdir edilen aylık 300 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 600 TL'ye çıkarılmasına, takdir edilen iştirak nafakasının her yıl ÜFE oranında arttırılmasına karar verilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu