WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nin sahte belge düzenlediği ve bu şekilde elde ettiği komisyon gelirini kayıt ve beyan dışı bırakarak vergi kaybına yol açtığı hususu sübuta ermeden, sahte belge düzenleme eylemine iştirak ettiğinden bahisle davacı adına kesilen vergi ziyaı cezasında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle kabul edilerek Mahkeme kararının redde ilişkin hüküm fıkrasının kaldırılmasına davanın kabulüne, dava konusu vergi ziyaı cezaların kaldırılmasına karar verilmişse de; yukarıda da belirtildiği üzere davacı tarafından sahte belge düzenleme fiiline iştirak edilip edilmediğinin asıl borçlu mükelleften bağımsız olarak değerlendirilmesi gerektiğinden Bölge İdare Mahkemesince öncelikle davacının iştirak halinde bulunduğu şirketin sahte fatura ticareti faaliyetinde bulunup bulunmadığı (iştirak edilen fiil nedeniyle yapılan tarhiyatlara karşı açılmış dava varsa dikkate alınarak), bulunmuş ise davacının bu fiile iştirak edip etmediği hususu hakkında değerlendirme yapılmak suretiyle bir karar verilmesi gerekmektedir...

    Ortak çocuk Yiğitcan'ın velayeti babaya verildiği ve yararına iştirak nafakasına hükmolunmadığı halde bu çocuk yararına hükmolunan iştirak nafakasının az olduğundan bahisle bozma kararı verilmesi doğru görülmemiştir. Ayrıca davacı-davalı kadın, dava dilekçesi ile ortak çocuk Efekan için 250 TL iştirak nafakası talep ettiği ve ilk derece mahkemesince Efekan yararına taleple bağlı kalınarak 250 TL iştirak nafakasına hükmolunduğu halde bu çocuk yararına hükmolunan iştirak nafakasının az olduğundan bahisle bozma kararı verilmesi de doğru olmamıştır (HMK md.26)....

      nin sahte belge düzenlediği ve bu şekilde elde ettiği komisyon gelirini kayıt ve beyan dışı bırakarak vergi kaybına yol açtığı hususu sübuta ermeden, sahte belge düzenleme eylemine iştirak ettiğinden bahisle davacı adına kesilen vergi ziyaı cezalarında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle Vergi Mahkemesinin davanın reddi yolundaki kararına karşı davacı tarafından yapılan istinaf başvurusu kabul edilerek davanın kabulüne, dava konusu işlemin iptaline karar verilmişse de, yukarıda da belirtildiği üzere davacı tarafından sahte belge düzenleme fiiline iştirak edilip edilmediğinin asıl borçlu mükelleften bağımsız olarak değerlendirilmesi gerektiğinden Bölge İdare Mahkemesince öncelikle davacının iştirak halinde bulunduğu şirketin sahte fatura ticareti faaliyetinde bulunup bulunmadığı (iştirak edilen fiil nedeniyle yapılan tarhiyatlara karşı açılmış dava varsa dikkate alınarak), bulunmuş ise davacının bu fiile iştirak edip etmediği hususu hakkında değerlendirme yapılmak suretiyle bir karar...

        nin sahte belge düzenlediği ve bu şekilde elde ettiği komisyon gelirini kayıt ve beyan dışı bırakarak vergi kaybına yol açtığı hususu sübuta ermeden, sahte belge düzenleme eylemine iştirak ettiğinden bahisle davacı adına kesilen vergi ziyaı cezalarında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle verilen kabul kararına karşı davalı idare tarafından yapılan istinaf başvurusunun reddine karar verilmişse de; yukarıda da belirtildiği üzere davacı tarafından sahte belge düzenleme fiiline iştirak edilip edilmediğinin asıl borçlu mükelleften bağımsız olarak değerlendirilmesi gerektiğinden Bölge İdare Mahkemesince öncelikle davacının iştirak halinde bulunduğu şirketin sahte fatura ticareti faaliyetinde bulunup bulunmadığı (iştirak edilen fiil nedeniyle yapılan tarhiyatlara karşı açılmış dava varsa dikkate alınarak), bulunmuş ise davacının bu fiile iştirak edip etmediği hususu hakkında değerlendirme yapılmak suretiyle bir karar verilmesi gerekmektedir....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından; velayet, kusur belirlemesi, tazminatlar, yoksulluk nafakası ve iştirak nafakalarının miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı kocanın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı kadın, dava dilekçesinde müşterek çocuk "İnci" için 250 TL iştirak nafakası talep etmiştir. Talep aşılarak, müşterek çocuk "İnci" için 300 TL iştirak nafakası takdiri doğru değildir (HMK md. 26). Ancak, bu yanlışlığın giderilmesi, yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanması gerekmiştir (HUMK md. 438/7)....

            ayrı ayrı aylık 450,00'şer TL'ye, Yusuf Emin için hükmedilen iştirak nafakasının aylık 800,00 TL'ye, davacı kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakasının ise aylık 300,00 TL'ye arttırılmasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....

            Aile Mahkemesinin 12/01/2016 tarihli kararı ile müşterek çocuk Yusuf Berk için aylık 300 TL iştirak nafakası takdir edildiğini, ilgili kararın 03/03/2016 tarihinde kesinleştiğini, aradan geçen 6 yılda değişen ekonomik şartlar müşterek çocuğun ihtiyaçları dikkate alındığında takdir edilen iştirak nafakasının yetersiz kaldığını, bu nedenle çocuk için takdir edilen aylık 300 TL iştirak nafakasının aylık 1.750 TL'ye yükseltilmesine ve her yıl ÜFE artış oranına göre arttırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile müşterek çocuk için takdir edilen aylık 300 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 500 TL'ye çıkarılmasına, takdir edilen iştirak nafakasının her yıl ÜFE oranında arttırılmasına karar verilmiştir....

            Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir. YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Davacı tarafından ihtirazi kayıtla verilen 2019 yılı kurumlar vergisi beyannamesinde gelecek yıla devreden cari yıl zararının, iştirak hisseleri satış zararı ile ilgili ihtirazi kaydın kabul edilmemesi nedeniyle 53.957.511,63 TL azaltılmasına ilişkin işlem ile buna ilişkin tahakkuk fişinin iptali istenilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ......

              Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; her ne kadar davacının, … tarafından yapıldığı iddia edilen sahte belge düzenleme faaliyetine iştirak ettiğinden bahisle dava konusu vergi ziyaı cezası kesilmiş ise de; davacı hakkında yapılan tespitlerin, …'ya vermiş olduğu vekaletnameyle sınırlı kaldığının görüldüğü davacının, sahte belge düzenleme fiiline iştirak ettiği hususunun ve bu yöndeki iradesinin varlığının iştirak fiiline yönelik somut veri ve tespitler ile hiçbir şüpheye yer bırakmayacak şekilde tespit edilmediği, diğer bir ifadeyle davacı hakkında iştirak fiiline ilişkin herhangi bir rapor tanzim edilmeden, ayrıntılı araştırma yapılmadan, hali hazırda iştirak eylemi bulunmakta ise hangi dönemleri kapsadığı araştırılıp tespit edilmeden, salt vergi tekniği raporunda yer alan bazı tespitlere dayanılarak davacının iştirak eylemi içerisinde olduğu kanaatine varıldığı, bu durumun ise iştirak fiilinin varlığı için yeterli delil teşkil etmeyeceği, kaldı ki iştirakten bahsedebilmek...

                Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; her ne kadar davacının, … tarafından yapıldığı iddia edilen sahte belge düzenleme faaliyetine iştirak ettiğinden bahisle dava konusu vergi ziyaı cezası kesilmiş ise de; davacı hakkında yapılan tespitlerin, …'ya vermiş olduğu vekaletnameyle sınırlı kaldığının görüldüğü davacının, sahte belge düzenleme fiiline iştirak ettiği hususunun ve bu yöndeki iradesinin varlığının iştirak fiiline yönelik somut veri ve tespitler ile hiçbir şüpheye yer bırakmayacak şekilde tespit edilmediği, diğer bir ifadeyle davacı hakkında iştirak fiiline ilişkin herhangi bir rapor tanzim edilmeden, ayrıntılı araştırma yapılmadan, hali hazırda iştirak eylemi bulunmakta ise hangi dönemleri kapsadığı araştırılıp tespit edilmeden, salt vergi tekniği raporunda yer alan bazı tespitlere dayanılarak davacının iştirak eylemi içerisinde olduğu kanaatine varıldığı, bu durumun ise iştirak fiilinin varlığı için yeterli delil teşkil etmeyeceği, kaldı ki iştirakten bahsedebilmek...

                  UYAP Entegrasyonu