WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

kaldırılmasına, müşterek çocuk Hatice Atabay ile karşı davacı baba arasında kurulan kişisel ilişkinin genişletilerek yeniden düzenlenmesine karar verilmesini talep ve karşı dava etmiştir....

boşanma ilamı ile tesis edilen kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesini talep etmiştir....

    Bu bakımdan kişisel ilişki tesis edilirken çocuğun bedeni, fikri ve ruhsal gelişimi esas alınarak amacı gerçekleştirici bir düzenleme yapılmalıdır. Dosya kapsamında alınan Sosyal İnceleme Raporu'nda da çocuklar ile baba arasında kurulacak kişisel ilişkinin önemine değinilmiştir. İlk derece mahkemesince, çocuklar ile baba arasında tesis edilen şahsi ilişkinin yetersiz olduğu görülmüş ve davalı-karşı davacının bu husustaki istinaf başvurusunun kabulü ile çocuklarla baba arasında düzenli ve yeterli şahsi ilişki kurulması yönünde aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur....

    Çocuk ile ana ve babası, düzenli kişisel ilişki elde etme ve bu ilişkiyi sürdürme hakkına sahiptir. Ana ve babası ayrı olan çocuğun ebeveynleriyle düzenli kişisel ilişki kurması ve bu ilişkiyi sürdürmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de haktır. Kişisel ilişki sadece çocuğun yüksek yararı gerektirdiği takdirde kısıtlanabilir veya kaldırılabilir. Kişisel ilişkinin düzenlenmesinde çocuğun bedeni ve fikri gelişimi yanında ana ve/veya babalık duygularını tatmin de önemlidir. Çocuk ile babası arasında yeterli kişisel ilişki kurulamadığı taktirde güven duygusunun oluşamayacağı açıktır. Somut uyuşmazlıkta çocukla baba arasında tesis edilen kişisel ilişki süresi, gelinen aşamada babalık duygularını tatmine elverişli olmadığı gibi, çocuğun da baba sevgi ve şefkatini tatmasına da yeterli değildir....

      nedeniyle kararın bozulmasına karar verildiği, Dairemizin 2020/783 Esas, 2020/982 Karar sayılı ilamı ile, davalı-davacı erkeğin velayetin değiştirilmesine yönelik istinaf talebinin reddine, kişisel ilişkiye yönelik istinaf talebinin kabulüne baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasına, karşı davaya yönelik istinaf talebinin kabulüne karar verilmiş, bu kararın davacı-davalı kadın tarafından sadece kişisel ilişki yönünden temyizi üzerine Yargıtay 2....

      Kişisel ilişkinin düzenlenmesinde çocuğun bedeni ve fikri gelişimi yanında ana ve/veya babalık duygularını tatmin de önemlidir. Somut olayda çocukla baba arasında tesis edilen kişisel ilişki süresi, kişisel ilişkinin anne refakatinde kurulması, babalık duygularını tatmine elverişli olmadığı gibi, çocuğun da baba sevgi ve şefkatini tatmasına da yeterli değildir. Bu sebeple çocuk ile baba arasında çocuğun üstün yararı da gözetilerek daha uzun süreli kişisel ilişki düzenlenmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir. VI. KARAR Açıklanan sebeplerle; 1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının kişisel ilişki yönünden ORTADAN KALDIRILMASINA, 2. İlk Derece Mahkemesi kararının kişisel ilişki yönünden davalı erkek yararına BOZULMASINA 3....

        Davacı-davalının kişisel ilişki tesisine yönelik itirazına gelince; müşterek çocuğun şuan ki yaşı, boşanma ilamında baba ile çocuk arasında kurulan kişisel ilişkinin yeterli olması, kişisel ilişki süresinin babalık duygusunu tatmin etmeye elverişli ve yeterli olduğu, denetime elverişli sosyal inceleme raporu, çocuğun üstün yararı ve tüm dosya kapsamı birlikte dikkate alınarak yapılan kişisel ilişkiye dair düzenlemede her hangi bir isabetsizlik görülmemiş, buna ilişkin itiraz reddedilmiştir. Sonuç olarak; davacı-davalı kadın vekilinin kusur tespiti, tedbir nafakası, iştirak ve yoksulluk nafakası ile maddi-manevi tazminat miktarına yönelik istinaf talebinin Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b-2 maddesi gereğince kabulüne, tarafların sair istinaf taleplerinin Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

        Mahkemece müşterek çocuk için hükmedilen 200 TL iştirak nafakasının dava tarihinden kesinleşme tarihine kadar tedbir nafakası; kesinleşmeden sonra ise iştirak nafakası olduğunun anlaşılmasına, müşterek çocuğun yaşı, ihtiyaçları ve giderleri ile tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları dikkate alındığında; mahkemece, çocuğa takdir edilen tedbir ve iştirak nafakası miktarının yüksek olmayıp indirilmesinin gerekmemesine göre davalı karşı davacı erkeğin boşanmanın ferilerine ilişkin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İştirak Nafakası ve Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki "iştirak nafakası talebine" ilişkin dava ile davalı tarafından açılan "velayetin değiştirilmesine ve kişisel ilişki tesisine" ilişkin karşı davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-karşı davacı tarafından, velayete ilişkin talebinin reddi, çocuklar için takdir edilen nafaka miktarları ve kişisel ilişki süresi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 136.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına...

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 2007 doğumlu çocuğun boşanma tarihi itibarıyla 4 yaşında olduğu ancak Mahkemenin karar tarihi itibarıyla lise çağına gelmiş olduğu, üçlü bilirkişi heyetinden alınan sosyal inceleme raporu ve 13.12.2022 tarihli celsede ortak çocuğun kişisel ilişki hususundaki görüşü ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinden baba ile çocuk arasında kurulan yatılı kişisel ilişkinin çocuğun üstün yararına hizmet etmediği ve bizzat Mahkeme huzurunda beyanı alınan çocuğun babasının evinde yatılı kaldığında rahat edemediğini, ayrı bir odası ve yatağının bulunmadığını, babasının isteklerini önemsemediğini beyan ettiği, baba ve çocuk arasında kurulan yatılı kişisel ilişkinin kaldırılarak gün içinde belli aralıklarla kişisel ilişki kurulmasının çocuğun gelişimine daha uygun olduğu kanaatine varılmakla yatılı kişisel ilişkinin kaldırılmasına ve gün içinde kişisel ilişki kurulmasına, önceki kişisel ilişki...

            UYAP Entegrasyonu