WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

B)Aylık ve Gelirlerin Birleşmesine ilişkin olarak; 5510 sayılı Kanunun 54/1-c bendi: “Malûllük, yaşlılık, ölüm sigortaları ve vazife malûllüğü ile kazası ve meslek hastalığı sigortasından hak kazanılan aylık ve gelirler birleşirse, sigortalıya veya hak sahibine bu aylık veya gelirlerden yüksek olanın tamamı, az olanın yarısı, eşitliği halinde ise kazası ve meslek hastalığından bağlanan gelirin tümü, malûllük, vazife malûllüğü veya yaşlılık aylığının yarısı bağlanır.” şeklinde düzenlenmiştir. Aynı maddenin son fıkrasında ise; “Birinci fıkradaki sıralamaya göre yapılacak değerlendirmeler sonucunda, bir kişide ikiden fazla gelir veya aylık birleştiği takdirde, bu gelir ve aylıklardan en fazla ödemeye imkân veren iki dosya üzerinden gelir veya aylık bağlanır, diğer dosya veya dosyalardaki gelir ve aylık hakları durum değişikliği veya diğer bir dosyadan gelir veya aylığa hak kazanıldığı tarihe kadar düşer.” şeklinde düzenlenmiştir....

    Sigortalının kazası veya meslek hastalığı sonucu ölümü durumunda eş ve çocuklara ölüm geliri bağlanması koşullarının belirlenmesi ile ilgili yasal düzenlemelere baktığımızda; 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Kanunun hak sahiplerine gelir bağlanılması ile ilgili 20/1. maddesinde, İş kazası veya meslek hastalığına bağlı nedenlerden dolayı ölen sigortalının hak sahiplerine, 17 nci madde gereğince tespit edilecek aylık kazancının % 70'i, 55 inci maddenin ikinci fıkrasına göre güncellenerek 34 üncü madde hükümlerine göre gelir olarak bağlanacağı kabul edilmiştir. Somut olayda, dava konusu olay nedeniyle maddi tazminat isteminde bulunan davacı çocuğa kazası sigorta kolundan gelir bağlanıp bağlanmadığı ve bağlanmış ise rücuya tabi olup olmadığı araştırılmamıştır. Bu yönün araştırılması, gelir bağlanmış ve rücuya da tabi ise destekten yoksunluk zararından düşümünün yapılarak hüküm kurulması gerekir....

      Sigortalının kazası veya meslek hastalığı sonucu ölümü durumunda eş ve çocuklara ölüm geliri bağlanması koşullarının belirlenmesi ile ilgili yasal düzenlemelere baktığımızda; 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Kanunun hak sahiplerine gelir bağlanılması ile ilgili 20/1. maddesinde, İş kazası veya meslek hastalığına bağlı nedenlerden dolayı ölen sigortalının hak sahiplerine, 17 nci madde gereğince tespit edilecek aylık kazancının % 70'i, 55 inci maddenin ikinci fıkrasına göre güncellenerek 34 üncü madde hükümlerine göre gelir olarak bağlanacağı kabul edilmiştir. Somut olayda, dava konusu olay nedeniyle maddi tazminat isteminde bulunan davacı çocuğa kazası sigorta kolundan gelir bağlanıp bağlanmadığı ve bağlanmış ise rücuya tabi olup olmadığı araştırılmamıştır. Bu yönün araştırılması, gelir bağlanmış ve rücuya da tabi ise destekten yoksunluk zararından düşümünün yapılarak hüküm kurulması gerekir....

        İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 22/09/2020 NUMARASI : 2019/433E - 2020/195K DAVA KONUSU : İş (Sürekli İş Göremezligin Belirlenmesi İstemli) KARAR : Yukarıda mahkemesi ile esas ve karar numarası yazılı dosya üzerinden verilen karara karşı istinaf başvurusunda bulunulmakla yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı T3 müvekkili şirketin işyerinde çalışırken 06/04/2015 tarihinde gerçekleşen kazası sonucunda yaralanması sebebiyle davalı Kurumca Mahkememizin 2017/488 Esas sırasına kayden müvekkili aleyhine rücuen tazminat talepli dava açtığını, anılan davada yapılan duruşmanın 15/10/2019 tarihli celsesinde, davalı kazalı sigortalının göremezlik oranının belirlenmesi sigortalının da hak alanını ilgilendirdiği, ancak sigortalının davada taraf olmadığından bahisle, kazalı sigortalı ve SGK aleyhine göremezlik tespiti talebi ile dava açılmak üzere müvekkiline süre verildiğini, bu sebeple eldeki davayı açma zorunluluğunun doğduğunu...

        Anılan maddenin lafzı ile gerekçesi birlikte değerlendirildiğinde, yersiz tedavi giderlerinin bu madde kapsamına girmesi için, ihtilaf konusu dönemde sigortalının, 5510 sayılı Kanunun 60. maddesi ile diğer maddelerine göre genel sağlık sigortalısı sayılması, borçlu olması nedeniyle sağlık hizmetlerinden yararlanamadığı halde veya Kuruma gerekli bilgi ve belgelerle zamanında başvuru yapılmadığı için, gerekse Kurum ve işlemlerinden kaynaklanan nedenlerle hak etmediği halde eşi, çocukları veya anne veya babası üzerinden bakmakla yükümlü olunan kişi olarak sağlık yardımlarından yararlanması veya hak etmediği halde bakmakla yükümlü olunan kişi kapsamında yersiz olarak sağlık hizmetlerinden yararlanması gerekmektedir....

          Somut olayda, davacının talebi bakımından, (ölüm/yaşlılık aylığı) yapılması gereken sigortalının hangi tarih itibariyle yaşlılık aylığının iptal edildiği, 6552 sayılı Kanun uyarınca hangi tarih itibariyle sigortalılığının geçerli sayılması sonucu aylığa hak kazandığı Kurumdan sorularak, sigortalının iptal sonucu alamadığı yaşlılık aylığı dökümü ve sigortalının vefatı neticesinde davacıya bağlanan ölüm aylığına ilişkin olarak ayrıntılı döküm ve tüm gelir bağlama evraklarını getirtmek, Kurumdan hem sigortalının hem hak sahiplerinin alması gereken aylıkların ayrıntılı dökümü istenerek, Kurum işlemlerini irdeleyen karşılaştırmalı ve ayrıntılı bilirkişi raporu almak, faiz alacağını da bu kapsamda belirleyerek sonucuna göre karar vermekten ibarettir. Açıklanan gerekçelerle, davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1.a.6. maddesi uyarınca gönderilmesine karar verilmiştir....

          Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanmayan zararın ödetilmesine ilişkin davalarda (tazminat davaları) öncelikle haksız zenginleşmeyi ve mükerrer ödemeyi önlemek için Kurum tarafından hak sahiplerine bağlanan gelirin peşin sermaye değerinin tazminattan düşülmesi gerektiği Yargıtay’ın oturmuş ve yerleşmiş görüşlerindendir. Sigortalının ölüm tarihinde yürürlükte bulunan 506 sayılı Yasa'nın 12. maddesinde sigortalının kazası sonucu ölümü halinde hak sahiplerine gelir bağlanacağı, bildirilmiş 506 sayılı Yasa'nın 24. maddesinde " geçimi sigortalı tarafından sağlandığı belgelenen ana ve babasına" ibareleri 29.7.2003 tarihli 06.08.2003 tarihinde yürürlüğe giren 4958 sayılı Yasa'nın 35. maddesi ile değiştirilerek " sosyal güvenlik kuruluşlarına tabi çalışmayan veya 2022 sayılı Yasa'ya göre bağlanan aylık hariç olmak üzere bunlardan her ne ad altında olursa olsun gelir veya aylık almayan ana ve babasına" ibareleri getirilmiştir....

            Kastı ya da sigortalının sağlığını koruma ve güvenliği mevzuatına aykırı hareketi ile kazası veya meslek hastalığına neden olan işveren, sigortalı veya hak sahibine karşı tazminat ödeme yükümlülüğü altında bulunmaktadır. 5510 sayılı Kanunun 21 ve 76 maddesine göre ise, sigortalı ya da hak sahiplerine sosyal sigorta yardımlarında bulunan kurumun yaptığı yardımları, işverenden rücuan isteme hakkı vardır. Sigortalı veya hak sahibine kurumca bağlanan gelirler yönünden tazminat miktarı başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değeri olarak öngörülmüştür. Ancak söz konusu tutarın, sigortalı veya hak sahibinin işverenden isteyebileceği tutarı aşamayacağı yani kurumun rücu hakkının anılan tutara bağlı ve sınırlı olduğu düzenlenmiştir....

            Mahkemesi Davacı, yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine, ödenmeyen aylıkların faiziyle tahsiline, fazla ödenen primlerin tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. K A R A R Dava, davacının maluliyetinin tespiti ile tespiti takip eden aybaşından itibaren malulen emekliliğine karar verilmesi ve aylığa hak kazandığı tarihten itibaren aylıklarının yasal faiziyle birlikte davalı Kurumdan tahsili ile aylığa hak kazandığı tarihten itibaren Kuruma fazladan ödediği primlerin ödeme tarihlerinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin kabulüne karar verilmiştir....

              Öte yandan, 04/04/2015 tarihinde kabul edilen ve 5510 Sayılı Yasaya eklenen geçici 66.maddede 10/6/2003 (dâhil) tarihi ile 13/5/2014 tarihi arasında kömür ve linyit madenlerinin yer altı işlerinde meydana gelen kazası sonucunda ölen sigortalının; genel sağlık sigortası primi dâhil kendi sigortalılığı nedeniyle prim ve prime ilişkin her türlü borçları terkin edilir ve ölüm tarihinde sigortalıya ilişkin şartlar aranmaksızın hak sahiplerine aylık bağlanır. Bu şekilde bağlanan aylıklara ilişkin primlerin eksik olan kısmı Maliye Bakanlığınca Kuruma ödenir. Gelir ve aylıkların hesaplanması ile hak sahiplerine paylaştırılmasında sigortalının ölüm tarihinde yürürlükte olan Kanun hükümleri esas alınır....

              UYAP Entegrasyonu