Somut olayda iş kazası olduğu iddia olunan olayın Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilip bildirilmediğinin, Kurumca işkazası olarak kabul edilip edilmediğinin mahkemece araştırılmadığı anlaşılmaktadır. Kurumca hak sahiplerine gelir bağlanabilmesi için öncelikle zararlandırıcı olayın iş kazası niteliğince olup olmadığının tespiti ön sorundur. İş kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanının doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında kurum taraf değildir....
Rektörlüğünün, yürürlükteki toplu ... sözleşmesinin ücret zammı ve diğer parasal haklarla ilgili hükümlerini, Hacettepe Üniversitesi Rektörlüğüne bağlı Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlığı Sosyal Tesis ve İşletmelerinde çalışan sendika üyelerine uygulamadığını, Hacettepe Üniversitesi Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı Sosyal Tesis ve İşletmelerinin malî ve idarî yapısı nedeniyle, Sosyal Tesis ve İşletmeler ile Üniversitenin ayrı işverenler ve ayrı işyerleri olarak değerlendirilmesi gerektiği iddiasının, toplu ... hukuku ilkeleri karşısında hukuki karşılığı bulunmadığını, zira 1104303.006 SGK işyeri sicil numaralı Hacettepe Üniversitesi Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı Sosyal Tesis ve İşletmelerinin tüzel kişiliği bulunmayan ve ... tüzel kişiliğine bağlı bir birim olduğunu, Yargıtay (kapatılan) 22....
Kamu düzenini ilgilendiren bu tür tespit davalarında hâkimin feragat nedeniyle davayı reddetmeyip özel bir duyarlılık göstererek delilleri kendiliğinden toplaması ve sonucuna göre karar vermesi gerekir. Zira, sigortalı hizmet tespiti davasının açılması ile Sosyal Güvenlik Kurumu bir çalışma ilişkisinden haberdar olacak gerektiğinde müfettiş incelemesi yaparak resen prim tahakkuk ettirip, tahsil edecektir. Görüldüğü gibi hizmet tespiti davaları Kurumun hak alanını da doğrudan ilgilendirmektedir. Öte yandan, hizmet tespiti davalarının amacı hizmetlerin karşılığı olan sosyal güvenlik haklarının korunmasıdır. Bu nedenle, bu davadan feragat eden davacı sadece açtığı davadan değil, “sigortalı olduğunun tespitinden” yani "sosyal güvenlik hakkından” vazgeçmektedir. Davadan feragat nedeniyle davanın reddi kararı ile, davanın takipsiz bırakılması durumunda verilen davanın açılmamış sayılması kararı sonuçları itibariyle tamamen birbirinden farklı kararlardır....
İş Mahkemesi Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin temel görevi Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 02/07/2021 tarih ve 2021/211 sayılı Kararında belirtildiği üzere “Sosyal Güvenlik Hukuku”ndan kaynaklanan davalarla sınırlıdır. Dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu: Dava, sendika aidatı alacağının tahsili istemine ilişkin olup, 23 Temmuz 2016 tarih ve 29779 sayılı Resmi Gazete'de 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60. maddesi uyarınca temyiz incelemesi işi; Yargıtay Kanununun 14. maddesi ve son iş bölümü kararı gereğince niteliği bakımından Yargıtay 9. Hukuk Dairesi işbölümü alanı içine girmektedir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dava dosyasının Yargıtay 9. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 24/09/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda; iş kazası olduğu iddia olunan 10.05.2010 tarihli zararlandırıcı olayın Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmediği anlaşılmaktadır. Kurumca sigortalının maluliyet oranının tespiti ve giderek kendisine iş kazası sigorta kolundan gelir bağlanabilmesi için öncelikle zararlandırıcı olayın iş kazası niteliğince olup olmadığının tespiti ön sorundur. İş kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanının doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında kurum taraf değildir. Bu açıklamadan olarak belirtilen husustaki eksiklik giderilmeden Mahkemece neticeye varılması doğru olmamıştır....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 14/02/2022 NUMARASI : 2019/230 ESAS 2022/35 KARAR DAVA KONUSU : Tespit (Sosyal Güvenlik Hukuku İle İlgili Tespit Davaları) KARAR : DAVALININ CEVABI : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacının 04/072006- 27/06/2019 tarihleri arasında müvekkilinin yanında çalıştığını, davacının sigorta primlerinin gerçek ücreti üzerinden yatırıldığını, son maaşının net 3.120,00- TL olduğunu beyanla davanın reddini talep etmiştir. Fer-i müdahil vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının mesnetsiz olduğunu, bu iddiaların tespiti konusunda müvekkili kurum kayıtlarının esas alınması gerektiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. HÜKÜM ÖZETİ : İlk derece mahkemesi tarafından; Davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmiştir....
Şti. ile toplu iş sözleşmesi görüşmelerine başladığı ancak hiçbir konuda anlaşma sağlanamaması üzerine 6356 sayılı Yasa gereği arabulucu atandığı, arabulucu raporunda anlaşmazlık tutanağı tutulduğundan, 6356 sayılı Yasa gereği sendika tarafından Yüksek Hakem Kurulu Başkanlığına müracaat edildiği ve Yüksek Hakem Kurulu tarafından 09.12.2014 tarihli kararı ile davalı alt işveren şirket ile ... Sendikası arasında 15.05.2014 tarihi ile 14.05.2016 tarihleri arasında geçerli olmak üzere toplu iş sözleşmesi bağıtlandığı görülmektedir. Mahkemece ... Sendikasından 2015 yılı Ocak ayı bordrosuna göre kaç sendika üyesi işçinin bulunduğunun bildirilmesi istenmiş ve sendika bu sayıyı 1 olarak bildirmiştir. Oysa sendika tarafından az yukarıda bildirilen sayılar dikkate alındığında işyerinde sendikalı sayısının daha fazla olduğu sonucuna varılmaktadır. Açıklanan nedenle sendika yazısının denetime elverişli olduğunu kabul etmek mümkün değildir....
HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Dava Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının 28.10.2014 tarih ve 29159 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan işkolu tespiti kararına itiraza ilişkindir. Davacı T. Sağlık İşçileri Sendikası Genel Başkanlığı vekili, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının 28 Temmuz 2014 tarih ve 29159 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 2014/81 karar nolu işkolu tespit kararında yer alan Beltur Tur. Taş. Oto. Gıda Ürün. Tem. Hiz. İlt. San. ve Dış Tic. Ltd. Şti. tarafından hizmet ihalesi ile alınan Kadirli Devlet Hastanesi iş yerlerinde yapılan işlerin 10 nolu Ticaret, büro, eğitim ve güzel sanatlar” iş koluna girdiğine dair kararın iptali ile bu iş yerlerinin ve yapılan işlerin İş Kolları Tüzüğünün 17 nolu “Sağlık ve Sosyal Hizmetler” iş koluna girdiğinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı T.C....
Anılan hükme göre, imza tarihinde üye olanlar toplu iş sözleşmesinin yürürlüğe girdiği tarihten, imza tarihinden sona üye olanlar ise üyeliklerin taraf sendikası tarafından bildirildiği tarihten itibaren toplu iş sözleşmesinden yararlanırlar. Somut olayda davacının davaya konu dönem boyunca sendika üyesi olmadığı sabittir. Ancak, davacı dava dilekçesinde davalı kurumun sendika üyesi olmayan güvenlik görevlilerine de sendikal hakların verildiğini iddia etmiş, davalı kurum bu konuda verdiği cevapta bu hususu “sehven ödeme yapılmıştır” diyerek tevilli olarak kabul etmiştir. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, sendika üyesi olmayan güvenlik görevlilerinin sendikal haklardan yararlandırılması yönünde bir işyeri uygulaması olup olmadığını araştırarak , böyle bir uygulama varsa işvereni eşit işlem borcu nedeniyle davacının da bu alacaklara hak kazandığını kabul ederek yeni bir hüküm kurmaktır....
(özgürlüğü), toplu iş sözleşmesi ... ve buna bağlı olarak grev ... birbirinden ayrılmaz nitelikte olup, toplu iş ilişkisinin varlığından, ancak bu üç müessesenin bir arada bulunması ile söz edilebilir (Narmanlıoğlu, Ünal: İş Hukuku Toplu İş İlişkileri, İstanbul, 2013, sh.40). Aktif çalışma hayatı içerisinde yer almayan emeklilerin sendika kurma hakkına sahip olması, toplu iş sözleşmesi ve grev haklarını bünyesinde barındıramayacağından, esasen emekliler tarafından kurulacak sendika bir dernek niteliğinden öteye de geçemeyecektir. Belirtmek gerekir ki aktif çalışma hayatında yer almayan emekliler tarafından kurulan sendikanın kapatılmasına dair verilen ilk derece mahkemesi kararının Yargıtay 4....