Davacının önceki dönem çalışmasının tasfiye edildiği, ikinci dönem çalışmasının ise davacının eşinin, usulüne uygun düzenlenmiş vekaletnaye istinaden eşi adına emeklilik dilekçesi vermesi üzerine işverence davacının işten çıkış işlemlerinin yapıldığı; iş akdinin davacı tarafından emeklilik nedeniyle feshedildiği ve davacıya kıdem tazminatının ödendiği, davacının ücret tespitinde hata bulunmadığı, iş akdinin belirsiz süreli olması nedeniyle bakiye süre ücreti talebinin reddinin, davacı tarafça iş bu davadan önce açılan bir işe iade davasına ilişkin kesinleşmiş mahkeme kararı bulunmadığından işe iade tazminatı ve 4 aylık ücret ve yan ödemeler alacağı taalebinin reddinin yerinde olduğu, davalı iş yerinde davacıya prim ödemesi yapıldığına ilişkin iş yeri uygulamasının bulunduğu, davacıya 2016 yılına ait prim ücretinin ödendiğinin davalı tarafından kanıtlanamadığı, davacıya 2016 yılına ait prim ücreti alacağının bulunduğuna ilişkin mahkeme kabulünün yerinde olduğu anlaşılmakla davalı ve...
12.364,87 TL ve davacının beyan ettiği SPEK ise 29.334,54 TL olduğu dikkate alınarak davacının eksik prim beyan ettiğinden bahsedilemeyeceğinin, davacı adına tahakkuk ettirilen 12.630,95 TL prim ve 4.408,13 TL gecikme zammının yersiz olduğunun, davacı tarafından banka dekontu ile ödendiği anlaşılan 17.056,97 TL prim ve gecikme zammının davacıya iadesinin gerektiğinin belirtildiği, bilirkişi kurulunun 24/11/2021 tarihli ek raporunda ise; dava konusu işte asgari işçilik oranının da %5 olduğu yönündeki değerlendirmeye yönelik olarak kök raporda değişikliği gerektirir bir husus bulunmadığının, yapılan iş ile ilgili olarak hesaplanan asgari işçilik miktarının 16.486,50 TL ve davacının beyan ettiği SPEK ise 29.334,54 TL olduğu dikkate alınarak davacının eksik prim beyan ettiğinden bahsedilemeyeceğinin, davacı adına tahakkuk ettirilen ilave 12.630,95 TL prim ve 4.408,13 TL gecikme zammının yersiz olduğunun, davacı tarafından banka dekontu ile ödendiği anlaşılan 17.056,97 TL prim ve gecikme zammının...
Bu nedenledir ki dosya kapsamına göre ön değerlendirme aşamasında Kurumun eksik işçilik tutarına dair işleminin kesinleşmediği anlaşılır ise Kurum müfettişince inceleme yapılıp yapılmadığı sorularak yapılmış ise asgari işçilik inceleme raporu ve ekleri getirtilerek taraflar arasındaki uyuşmazlığın doğru bir biçimde belirlenmesi gerekir. Yapılacak iş, dava konusu ihaleli iş nedeniyle Kurum müfettişince inceleme yapılıp yapılmadığını Kurumdan sormak, Kurum müfettişince inceleme yapılmış ise asgari işçilik inceleme raporunu tüm ekleri ile birlikte getirtmek, bu rapora dayalı re'sen prim tahakkuku işlemi sonucunda hesaplanan fark prim ve gecikme zammı borcunun işverene bildirilmesine dair Kurum yazısı ve tebliğ belgesini istemek, işverenin prim tahakkuku işlemine yönelik itiraz dilekçesini ve Prim Tahakkuk İtiraz Komisyonu kararı ile bu kararın tebliğ belgesini getirmekten ibarettir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, eksik işçilik bildirimi nedeniyle re'sen prim tahakkukuna yönelik kurum işleminin iptali istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, Ahmet Teoman Alansal ile D.S.İ Edirne 11....
prim kaybının önüne geçilebilmesi yönünden, 506 sayılı Yasanın 79. maddesindeki yöntem ve asgari işçilik oranlarıyla bağlı kalınmaksızın, eksik işçilik bildiriminde bulunulup bulunulmadığının tespitine olanak vermektedir. ./.....
Davanın yasal dayanağı olan 506 sayılı Kanunun “Prim Belgeleri” başlığını taşıyan 79’uncu maddesinin 12’nci fıkrasında; bu Kanunun 83’üncü maddesinde belirtilen kurum ve kuruluşlar tarafından ihale yoluyla yaptırılan her türlü işlerden dolayı yeterli işçilik bildirmiş olup olmadığının Kurumca araştırılacağı, usul ve esasları yönetmelikle belirlenecek bu araştırma sonucunda yeterli işçiliğin bildirilmemiş olduğunun anlaşılması durumunda, bildirilmemiş olan işçilik tutarı üzerinden hesaplanan prim tutarının, gecikme zammı ile birlikte sigorta müfettişince inceleme yapılması istenilmeksizin işveren tarafından ödendiği takdirde, işyeri hakkında sigorta müfettişine inceleme yaptırılmayabileceği belirtilmiş; 16’ncı fıkrasında; Kuruma, yeterli işçilik bildirilmiş olup olmadığının araştırılmasına ilişkin yöntem, işin yürütümü için gerekli olan asgari işçilik tutarının tespitinde ve Kuruma yeterli işçilik bildirmiş olup olmadığının araştırılmasında dikkate alınacak asgari işçilik oranlarının saptanması...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi TÜRK MİLLETİ ADINA Davacı, SGK'nın işleme devam etmesi söz konusu olduğundan ve bu durum aleyhine telafisi imkansız sonuçlar doğurabileceğinden teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesine ve itiraza rağmen davalı SGK'nın %9 asgari işçilik oranına tabi alacağına ilişkin kararının kaldırılmasına ve iptaline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi....
Kurum alacağı kesinleşmeden davanın açıldığığının belirlenmesi halinde, eksik işçilik bildirimine dayanak Kurum işlemleri, varsa kontrol ve denetimle görevli memurlarca düzenlenen rapor ve tutanaklar getirtilerek Kurumun eksik işçilik olduğuna yönelik işlemin yerinde olup olmadığı,gerektiğinde konusunda uzman bilirkişiden rapor alınmak suretiyle belirlenmesi " gerektiği açıklanmıştır....
Bu durumda 3917 sayılı Kanunla değişik 4792 sayılı Kanunun 6. maddesi hükmünün, Kurumca uygulamanın başlatıldığı 01.01.1994 ile 4958 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 06.08.2003 tarihleri arasında gerçekleşen asgari işçilik tespit işlemlerine uygulanması gerekmektedir.Bu kapsamda, asgari işçilik tespitine ilişkin Kurum işlemi üzerine resen tahakkuk ettirilen prim borçlarına karşı işveren tebliğ tarihinden itibaren 1 ay içinde Kuruma itiraz edebileceği gibi itirazın reddi halinde, red kararının tebliğ tarihinden itibaren 1 ay içinde iş mahkemesine dava açabilir.Asgari işçilik incelemesinin teknik bilgiyi gerektirmesi nedeniyle mahkemenin bu tür davalarda çözüm için, konuda uzman bilirkişilerden rapor alması gerektiği, esasen uygulamanın da bu yönde olduğu tartışmasızdır....
E) Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm davalının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davacı işçinin prim alacağına hak kazanıp kazanmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır. Davacı, davalı şirketin kağıthane müdürü olarak çalışmıştır. Davalı işverence şube müdürlerine prim ödemesi yapıldığı dosya içindeki bilgi ve belgelerle sabittir. Davacı 2010 ve 2011 yılı için hiç prim ödenmediğini önceki yıllarda ise eksik ödeme yapıldığını ileri sürmektedir. Davalı işyerinde prim ödemesinin ne şekilde yapıldığına ilişkin bir belge ibraz edilmemiştir. Davalı işveren prim ödemesi yapılırken net kardan şüpheli alacaklar düşülerek performansa göre prim ödemesi yaptığını savunmaktadır. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda 3 seçenekli olarak hesaplama yapılmıştır....