Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesince Kurumdan aylığa esas verileri de gösterir aylık bağlama kararı ve sicil dosyası getirtilerek bilirkişi marifetiyle aylık hesabı yapıldığı, davacının 600 gün askerlik borçlanması olmak üzere 25.08.1971-13.09.1996 tarihleri arasında SSK kapsamında 5602 gün prim ödemesinin bulunduğu, 02.10.1978-20.04.1982 tarihleri arasında Bağ-Kur kapsamında 1278 gün prim ödediği, 13.09.1996 tarihli tahsis talebine istinaden 15.09.1996 tarihinden başlamak üzere yalnızca SSK hizmetlerinin dikkate alınarak 9704 gösterge ve %55,50 aylık bağlama oranı üzerinden aylık bağlandığı, bağlanan aylığın başlangıç tarihinden 22.05.2019 tarihine kadar emekli aylıklarına uygulanan artışlarla yükseltilerek ödendiği, davacının 02.04.2019 tarihli talep dilekçesi ile aylık hesabında Bağ-Kur hizmetlerinin dâhil edilmediğini bu hizmetlerin dikkate alınmak suretiyle emekliliğin yeniden hesaplanması talebinde bulunduğu...
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, aylık artışlarını düzenleyen Ek 38. maddede gelişme hızı oranında artış yapılacağının öngörülmediği halde, aylık miktarının gelişme hızı da gözetilerek arttırılarak belirlendiği, 01.01.2003 ve sonrası Ek 38. maddenin uygulanmasını bertaraf eden anılan yasal düzenlemeler gözetilmeksizin, tüfe ve gelişme hızına göre aylık miktarının belirlendiği anlaşılmakla, anılan rapor yukarıda belirtilen aylık tutarının tepsine yönelik öngörülen ilkelere uygun olmadığından hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir. Hal böyle olunca, Mahkemece yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda alanında uzman bilirkişi yada bilirkişi heyetinden aylık hesabı yönünden denetime elverişli rapor alınıp irdelenerek varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yasal mevzuata aykırı şekilde düzenlenen bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, aylık artışlarını düzenleyen Ek 38. maddede gelişme hızı oranında artış yapılacağının öngörülmediği halde, aylık miktarının gelişme hızı da gözetilerek arttırılarak belirlendiği, 01.01.2003 ve sonrası Ek 38. maddenin uygulanmasını bertaraf eden anılan yasal düzenlemeler gözetilmeksizin, tüfe ve gelişme hızına göre aylık miktarının belirlendiği ve ek ödemenin hatalı olarak uygulandığı anlaşılmakla, anılan rapor yukarıda belirtilen aylık tutarının tepsine yönelik öngörülen ilkelere uygun olmadığından hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir....
gözetilmeli ve bu çerçevede yıllara göre ödenmesi gereken aylık tutarları belirlenmelidir. 12.Eldeki davada ise, davacıya 01.09.2016 tarihi itibari ile bağlandığı anlaşılan aylık hakkında, hükme esas bilirkişi raporu ile, A1aylığında gösterge tespiti, A2 ve B aylığında ise kazanç güncelleme katsayılarının tam olarak belirtilmediği gibi, davacı hakkında 2016 yılı itibari ile uygulanması gereken 5510 sayılı Kanun'un geçici 67 nci maddesi hükmüne dair bir irdelemenin bulunmadığı, Kurumca belirlenen aylık miktarından ayrılma nedenlerinin belirlenmediği, hesaplama yöntemi ve veriler ile kurum verileri arasında fark bulunmamasına rağmen, Kurumdan ayrılma ve fazla çıkma nedenleri açıklanmaksızın rakam belirlenmesi yoluna gidildiği, buna göre hükme esas alınamayacağı belirgin olmakla, davacı hakkında bağlanan aylığın hesaplanması bakımından, öncelikle davalı Kurumdan, kurumun hesaplama tablosunun istenilmesi ve yukarıda yapılan açıklamalara uygun şekilde alanında uzman bilirkişi ya da bilirkişi...
yazı ile bildirildiğini, davacı tarafından bu yazı ve işleme karşı yapılan itirazın ise davalı Kurumca 17.06.2019 tarihli yazı ile reddedildiğini, davacının hastalığının hiç değişmemesine rağmen, baştan itibaren alınan raporlarında sırasıyla % 57 oranında iş gücü kaybı, % 81 oranında iş gücü kaybı, % 33 oranında iş gücü kaybı olduğunun ... olduğunu, davacının % 57 oranı ile aylığı bağlanmasına ve bu hususta kazanılmış ... bulunmasına rağmen, hatalı işlemlerle ve değerlendirme ile iş gücü oranını düşüren % 33 oranındaki raporun aylık bağlanma değerlendirmesine dayanak alınmasının açıkça usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, davacının engellilik indirimden faydalanmayı gerektirir düzeyde malul olduğunun ve engellilik indirimden faydalanması gerektiğinin tespiti ile aksine Kurum işleminin iptaline, davacının kesilen aylıklarının kesildiği tarihten itibaren yeniden bağlanarak her bir aylığın ödenmesi gerektiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile...
Bu Kanun gereğince alınacak prim ve verilecek ödenekler ile bağlanacak gelir ve aylıkların hesaplanmasına esas gösterge ve üst gösterge tabloları Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının teklifi üzerine Bakanlar Kurulunca tesbit edilir.” hükmüne yer verilmiştir. Bu çerçevede, 01.01.2000 öncesi ve sonrasında fiili çalışmaları bulunan sigortalı yönünden 2000 yılı öncesi aylığı için, davacının 01.01.2000 tarihi öncesindeki prime esas kazançlarına göre anılan tarih öncesi aylık miktarının hesabında, 506 sayılı Yasanın Ek 34. maddesinin “Malullük, yaşlılık ve ölüm aylıklarının hesabına esas alınacak üst gösterge, sigortalının işten ayrıldığı veya öldüğü tarihten önceki malüllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödenmiş son on takvim yılının prim hesabına esas tutulan kazanç tutarlarına göre bulunacak ortalama yıllık kazanç esas alınarak tespit edilir.” düzenlemesi ile Ek 35. maddede belirtilen, ../......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık HÜKÜM : Beraat Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanık adına, 2022 sayılı yasa kapsamında özürlü aylığı bağlamaya esas olmak üzere, katılan kuruma gönderilen belgelerin incelenmesinden,......
ASLİYE HUKUK (İŞ) MAHKEMESİ TARİHİ : 11/02/2022 NUMARASI : 2022/49 E. - 2022/64 K. DAVA KONUSU : Tespit KARAR : Kilis 1. Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi 2022/49 Esas, 2022/64 Karar sayılı ilamının davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Daire önüne gelen dosya incelendi....
D A N I Ş T A Y BEŞİNCİ DAİRE Esas No : 2019/1773 Karar No : 2021/4686 Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı):… Vekili : Av. …. Karşı Taraf (Davalı) : … Kurulu Vekili : Av. … İstemin_Özeti :Hakimlik görevinden ayrılarak kamu hizmetine devam eden ve emekli olan davacı … tarafından, hakimlik görevinden ayrıldığı tarihte kadro derecesinin 2. derece olması gerekirken 3. derece olarak gösterilmesi nedeniyle uğranılan hak kaybının giderilerek kadro derecesinin düzeltilmesi talebiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin, … Kurulu Genel Sekreterliğinin … tarih ve … sayılı işlemi ile … tarih …sayılı işleminin iptali ile 1000 olması gereken ek göstergenin 800 olarak uygulanması sonucu almakta olduğu emekli maaşının aylık 500,00-TL eksik olduğundan bahisle emekli maaş farkı olarak 40.000,00-TL kaybının tazminine karar verilmesi istemiyle açılan davada, …....
SONUÇ: İlk derece mahkeme hükmünün 1.bendinin c fıkrasında yer alan “Davacının 04.04.2016 tarihi itibariyle emekliliğe hak kazandığının tespitine,” dair hüküm ibaresi tamamen silinerek yerine ''Davacının 01/05/2016 tarihinden itibaren aylık bağlamaya hak kazandığının tespitine.'' ibarelerinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 24/12/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....