ten doğmuş ve doğacak alacaklarını 26.03.2013 tarihli Temlik Sözleşmesi ile davacıya temlik ettiğini, davalının da bu temliğe onay verdiğini, Temlik Sözleşmesi kapsamında temlik borçlusunun borcu ödemeye başladığını, yine Temlik Sözleşmesi dışında kredinin teminatını teşkil etmek üzere ....... parselde kayıtlı ve davalının intifa hakkı ve üst hakkına sahip olduğu arsa üzerinde davacı lehine ipotek tesis edildiğini, ancak temlik eden yüklenicinin zamanla temerrüte düştüğünü, davacı tarafından üst hakkı ve intifa hakkının paraya çevrilmesi için takip yapıldığını, dava dışı Hacettepe Üniversitesi tarafından da açılan dava ile ipoteğin fekkinin talep edildiği ve mahkemece ihtiyati tedbir kararı verildiğini, kiracılara yönelik son tespitin icra müdürlüğü vasıtasıyla 20.05.2019 tarihinde yapıldığını, aradan geçen zamanda kiracıların değiştiği ve kira bedellerinin arttığını, yeni kiracıların tespitinin yapılamadığını, davalının kira bedellerini tahsil ettiği halde kiracılara ilişkin bedellerin...
ten doğmuş ve doğacak alacaklarını 26.03.2013 tarihli Temlik Sözleşmesi ile davacıya temlik ettiğini, davalının da bu temliğe onay verdiğini, Temlik Sözleşmesi kapsamında temlik borçlusunun borcu ödemeye başladığını, yine Temlik Sözleşmesi dışında kredinin teminatını teşkil etmek üzere ....... parselde kayıtlı ve davalının intifa hakkı ve üst hakkına sahip olduğu arsa üzerinde davacı lehine ipotek tesis edildiğini, ancak temlik eden yüklenicinin zamanla temerrüte düştüğünü, davacı tarafından üst hakkı ve intifa hakkının paraya çevrilmesi için takip yapıldığını, dava dışı Hacettepe Üniversitesi tarafından da açılan dava ile ipoteğin fekkinin talep edildiği ve mahkemece ihtiyati tedbir kararı verildiğini, kiracılara yönelik son tespitin icra müdürlüğü vasıtasıyla 20.05.2019 tarihinde yapıldığını, aradan geçen zamanda kiracıların değiştiği ve kira bedellerinin arttığını, yeni kiracıların tespitinin yapılamadığını, davalının kira bedellerini tahsil ettiği halde kiracılara ilişkin bedellerin...
Taraflar irtifak sözleşmesinde üst hakkı için bir süre kararlaştırmışlarsa, bu süre sonunda üst hakkı sona erer. Ayrıca süre sona ermeden, üst hakkı sahibinin terkin talebinde bulunması suretiyle hakkını sona erdirmesi mümkündür. Türk Medeni Kanununun 831’inci maddesi hükmü uyarınca üst hakkı sahibi, üst hakkından doğan yetkilerini veya üst hakkı sözleşmesinden doğan bir borcu önemli ölçüde ihlal ederse, yüklü taşınmaz maliki üst hakkının kendine devredilmesini talep edebilir. Bu düzenleme ile hükmün sevk edilişindeki gerekçeler de nazara alındığında, üst hakkı ilişkisine son verilme imkanı sınırlandırılmıştır. Zira üst hakkı sahibinin, üst hakkından uzaklaştırılması sadece taraflar arasındaki ilişkinin ağır şekilde ihlal edilmesi halinde ve bir bedel karşılığında mümkündür....
İşyerinde üst düzey yönetici konumda çalışan işçi, görev ve sorumluluklarının gerektirdiği ücretinin ödenmesi durumunda, ayrıca fazla çalışma ücretine hak kazanamaz. Bununla birlikte üst düzey yönetici konumunda olan işçiye aynı yerde görev ve talimat veren bir başka yönetici ya da şirket ortağı bulunması halinde, işçinin çalışma gün ve saatlerini kendisinin belirlediğinden söz edilemeyeceğinden, yasal sınırlamaları aşan çalışmalar için fazla çalışma ücreti talep hakkı doğar. O halde üst düzey yönetici bakımından şirketin yöneticisi veya yönetim kurulu üyesi tarafından fazla çalışma yapması yönünde bir talimatın verilip verilmediğinin de araştırılması gerekir. İşyerinde yüksek ücret alarak görev yapan üst düzey yöneticiye işveren tarafından fazla çalışma yapması yönünde açık bir talimat verilmemişse, görevinin gereği gibi yerine getirilmesi noktasında kendisinin belirlediği çalışma saatleri sebebiyle fazla çalışma ücreti talep edemeyeceği kabul edilmelidir....
Cumhuriyet Başsavcılığının 05.12.2011 gün, 2011/23033 Soruşturma, 2011/8771 Esas ve 2011/4546 numaralı iddianamedeki anlatıma göre; olay tarihinde ... isimli iş yerinde şüpheli ile yeğeni müşteki arasında alacak borç ilişkisinden kaynaklanan tartışma sırasında şüphelinin müştekiye hitaben "yarın burayı yakarım, buraya sabah sekizde geleceğim, seni burada görürsem öldürürüm, bu dükkan benim" şeklinde sözler sarf ederek müştekiye ölümle tehditte bulunduğu belirtilerek sanık ...'...
Tapu Kanununun 26. maddesinde de resmi senet düzenlemek suretiyle yapılacak işlemler arasında “üst hakkı irtifakı” da gösterilmiştir. Üst hakkının resmi senetle kurulması zorunluluğunun sonucu olarak üst hakkının devri işleminin de resmi senetle ve iradi olarak yapılması gerekir. Bütün bu açıklamalardan sonra görülüyor ki, müstakil ve daimi bir hak olarak tapunun ayrı bir sayfasına tescil edilmemiş irtifak hakkının devri mümkün olmadığı gibi, irtifak hakkı müstakil ve daimi hak olarak tapu siciline tescil edilmiş olsa dahi devri yine resmi sözleşme ile ve iradi olarak gerçekleştirilebilir. Orta yerde müstakil ve daimi hak olarak tapu kütüğüne ayrı bir sayfada tescili yapılmış üst hakkı bulunmadığı ve taraf iradeleri üst hakkının devri yönünde birleşmediği halde istemin reddi yerine yasa hükümleri bir yana bırakılarak hükmen devir kararı kurulması doğru olmamıştır. Karar açıklanan nedenle bozulmalıdır....
Bölge Adliye Mahkemesince ,davacının, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip dosyasına konu üst sınır ipoteğinden dolayı itirazın iptal edilebilmesi için, ... ile arasındaki bayilik ilişkisinden kaynaklanan alacağının olup olmadığı varsa miktarının ispatlanması gerektiği, davalı ...'a yönelik satış faturalarının karşılığı tahsilatların birbirini karşıladığı, hesabın sıfır bakiye verdiği, iade edilen ve takibe konulan senetler ile temlik alınan alacakların davalı ... ile bayilik ilişkisinden kaynaklanan borca ilişkin olduğu yönünde HMK 200 anlamında bir delil ve borçla ilgisinin bulunmadığı, davacının 3. şahıslardan temlik aldığı (...'in adı geçen 3. şahıslara olan borçlarından kaynaklanan) alacakların, davalı ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 09.05.2014 gününde verilen dilekçe ile üst hakkı nedeniyle hasılat payı alacağı talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 14.04.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, intifa hakkından kaynaklanan hasılat payı alacağı isteğine ilişkindir....
HUKUKİ DEĞERLENDİRME: 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu'nun yukarıda metnine yer verilen hükümlerinden emlak vergisini taşınmazın sahibinin ödeyeceği, intifa hakkı tesis edilmesi halinde emlak vergisini malik yerine intifa hakkı sahibinin ödeyeceği,ancak taşınmaz malikinin ve intifa hakkı sahibinin bulunmaması halinde taşınmaza malik gibi tasarruf edenlerin ödeyeceği sonucuna varılmaktadır. Uyuşmazlığın çözümü; üst hakkı sahibinin inşa ettiği binalar yönünden Emlak Vergisi Kanunu'nun 3. maddesi kapsamında mükellef olarak nitelenip nitelenemeyeceğine bağlı bulunmaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun üst hakkına ilişkin hükümleri değerlendirildiğinde, bir üst irtifakına dayalı olarak başkasına ait bir arazinin altında veya üstünde sürekli kalmak üzere inşa edilen yapıların mülkiyetinin, irtifak hakkı sahibine ait olduğu kuralına yer verilerek, üst hakkı sahibine inşa ettiği binalar yönünden malik olma yetkisi verilmiştir....
Üst hakkı ipoteği ile güvence altına alınmış olan alacak ödenmediği takdirde, ipotek alacaklısı, ipotek konusu “üst hakkı”nın paraya çevrilmesi için, üst hakkı sahibini borçlu göstermek suretiyle cebri icraya başvuracak ve taşınmaz rehninin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapacaktır. Burada dikkat edilmesi gereken nokta; cebri icrada paraya çevrilecek değer, üst hakkının üzerinde kurulduğu gayrimenkul değil, bağımsız ve sürekli nitelikteki üst hakkıdır (Davut Gürses, Kredi Teminatı Olarak Üst Hakkı İpoteği, Bankacılar Dergisi, Sayı 76, Yıl 2001, S. 6). Tapu kaydının incelenmesinde,.... ili.... ilçesi.... köyünde bulunan 3150 parselde kayıtlı taşınmaz üzerine, Maliye Hazinesi tarafından 25.09.1997 tarihi itibarı ile 49 yıl süreli borçlu .....ve...... edildiği ve bunun da tapuya şerh edildiği belirlenmiştir. İhalenin konusu, borçlu lehine kurulan bu üst hakkıdır....