parsel sayılı taşınmaz üzerinde davacı lehine 49 yıllığına üst hakkı tesis edilerek bu durumun tapuya tescil edildiği, davacı adına anılan taşınmaza ilişkin olarak 2015-2020 yılları için bina vergisi ve kültür varlıkları katkı payı tarhiyatları yapılması üzerine, bu tarhiyatların kaldırılması istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığının anlaşıldığı 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu'nda bina vergisini binanın malikinin ödeyeceği, maliki bulunan taşınmazlarda intifa hakkı tesis edilmesi halinde emlak vergisini taşınmazın maliki yerine intifa hakkı sahibinin ödeyeceği, ancak taşınmazın maliki ve intifa hakkı sahibinin bulunmaması halinde taşınmaza malik gibi tasarruf edenlerin ödeyeceğinin görüldüğü, mülkiyet hakkının sağladığı bazı yetkilerin kullanılmasına imkan veren irtifak hakkının çeşitlerinden olan intifa hakkı ile üst hakkının hüküm ve sonuçlarının birbirinden farklı olduğu, intifa hakkı ile üzerinde hak tesis edilen taşınmazdan tam bir yararlanma yetkisi elde edilmekte iken, üst...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 28/10/2010 gününde verilen dilekçe ile irtifak hakkının kaldırılması olmaz ise su kullanım hakkı istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 20/11/2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 253 ada 23 parsel sayılı taşınmazın hissedarı olduğunu, 17.09.2006 tarihli sözleşme gereğince taşınmazında bulunan kuyu suyunun 1/2 oranında kullanma hakkının davalıya verildiğini, davalının anlaşmaya aykırı olarak kendisine su kullandırmadığını belirterek davalı lehine tesis edilmiş olan irtifak hakkının kaldırılmasını, kabul edilmediği takdirde 1/2 oranında su kullanma hakkının tesciline karar verilmesini talep etmiştir....
Arazi niteliğindeki Selim İlçesi, Eskigazi Köyü, 121 ada 17 parsel sayılı taşınmaza net geliri esas alınarak değer biçilmesinde, daimi üst hakkı ve geçici irtifak hakkı karşılıklarının tespit edilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; 1)Davacı idarece taşınmaz üzerinde 49 yıllık daimi ve müstakil nitelikli üst hakkı kurulması talep edildiği halde, daimi irtifak hakkı tesisine ilişkin hüküm kurulması, 2)4586 sayılı Petrolün Boru Hatları ile Transit Geçişine Dair kanunun 8/e maddesi uyarınca 49 yıllık daimi ve müstakil nitelikli üst hakkı ile 3 yıllık geçici irtifak hakkının davacı idare adına tescili yerine hazine adına tesciline karar verilmesi....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11/son maddesi uyarınca irtifak hakkı karşılıkları bu hak nedeniyle taşınmazın tamamında meydana gelecek değer kaybıdır. Bu itibarla, dava konusu taşınmazın irtifak hakkı kurulmasından önceki tüm değerinin tespit edilmesi (bina-zemin) ve bundan sonra enerji nakil hattı nedeniyle taşınmazın tamamında meydana gelecek değer düşüklüğü oranının belirlenmesi ve bu oranla taşınmazın tüm değerinin çarpılması sonucu irtifak hakkı karşılığının hesaplanması gerekir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Adıyaman ilinde her yıl sayısı beş binleri geçen kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davalarının açıldığını, yargılama sonunda davanın kabulüne karar verilmesi halinde davacı lehine belli bir tazminata, davalı kurum lehine de irtifak hakkı tesciline karar verildiğini, irtifak hakkının tapuya tescil edilebilmesi için kararın kesinleşmesi ve tescil tarihinde ilamda adı geçen davacının malik olması gerektiğini, dilekçelerinde verdikleri örneklerden anlaşılacağı üzere dava açan maliklerin yargılama aşamasında ve hatta karar kesinleştikten sonra mülkiyet devri gerçekleştirebildiklerini, bu halde irtifakın tescilinin mümkün olmadığı gibi kurumun ilamla kendisine yüklenen bedeli ödemesine rağmen bu bedel karşılığı hak kazandığı irtifak hakkının tescil edilemediğini, kamulaştırmasız el atma dosyalarında davalıdır şerhi taleplerinin mahkemeler tarafından kabul edilmediğini, kararlarda kesinleşmiş mahkeme kararlarının fen bilirkişisi raporu ile birlikte...
Davacı Maliye T1si vekili mahkemenin birleşen 2019/32 Esas sayılı dava dosyasında sunduğu dava dilekçesinde özetle; davalı hakkında üst hakkının telkini istemi ile Kemer 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/439 Esas sayılı dosyasında dava açıldığını, hukuki dayanağı kalmayan ve rızaen telkini sağlanamayan üst hakkının Medeni Kanun hükümlerine göre tapudan telkini gerektiğini, ayrıca Kamu Taşınmazlarının Turizm Yatırımlarına Tahsisi Hakkında Yönetmeliğin 24.maddesinin 2.fıkrası uyarınca cari yıl irtifak hakkı bedelinin %25'i oranında bedel alınması hakkında hüküm bulunduğunu, cari yıl üst hakkı bedeli 465.802,68 TL olup bunun %25'i oranında bedel alınması gerektiğini belirterek üst hakkının tapudan terkini ile terkin nedeniyle son cari yıl üst hakkı bedelinin %25'i olan 116.450,67 TL'nin tazminat olarak davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/03/2022 NUMARASI : 2020/565 Esas - 2022/173 Karar DAVA KONUSU : Üst Hakkı Kurulması (İrtifak Hakkının Kaldırılması) KARAR : Yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün istinaf incelenmesi talep edilmiş olmakla, dairemizce dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul İli, Esenler İlçesi, Tuna Mahallesi, 960 ada 8 parsel sayılı taşınmaz üzerinde irtifak hakkı tesis edildiğini, enerji nakil hattı güzergahının değişmesi nedeniyle taşınmaz üzerinde tesis edilmiş olan irtifak hakkının kaldırıldığını, tapu kaydından terkin edilmesi için idarece istenilen bedelin yüksek olduğunu beyan ederek tapu kaydındaki irtifak hakkına dair kaydın terkin edilmesini talep ve dava etmiştir....
Yargıtay 5.HD'nin emsal niteliğindeki 2009/11639- 2009/12182 E-K, 2010/12314- 2010/19634 E-K, 2010/6215- 12195 E-K sayılı kararlarındaki belirlemeler de gözönüne alındığında taşınmazdan kamulaştırma yapılmaksızın geçirilen enerji nakil hattı nedeniyle davalı idare lehine irtifak hakkı tesis edilmesi halinde, tesis edilen irtifak hakkının tapuya tescil edilmesi yerine, Kamulaştırma Kanununun 31/b maddesi uyarınca satılamaz şerhinin konulması maddenin düzenleme amacına uygun düşmemektedir. Dava konusu taşınmazla ilgili kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan tazminat davasının kabulü halinde irtifak tesis ve tesciline ilişkin hükmün özetinin İİK'nın 28.maddesine göre Mahkemece tapu sicil müdürlüğüne gönderilip tapu kaydına işleneceği, kararın kesinleşmesi sonrasında ise tesis edilen irtifak hakkı tapuya tescil edileceği halde, davalı idare tarafından tapuda 31/b şerhi tesis ettirilmesinin yasal dayanağı bulunmayıp, bu işlem davacının mülkiyet hakkının engellenmesi mahiyetindedir....
Mahkemece, taraflar arasında kira ilişkisi niteliğinde irtifak hakkı bulunduğundan bahisle Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu belirtilerek tensip ile birlikte görevsizlik kararı verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Türk Borçlar Kanun'unun 299. ve devamı maddelerinde düzenlenen kira akdi ile Türk Medeni Kanun'unun İkinci Kısmın birinci bölümünde yer alan, irtifak hakkı, kurulması, sonlandırılması, sonuçları itibariyle birbirinden tamamen farklı olan haklardandır. Türk Medeni Kanununda üst hakkına ilişkin 826. Maddesinde “Bir taşınmaz maliki, üçüncü kişi lehine arazisinin altında veya üstünde yapı yapmak veya mevcut bir yapıyı muhafaza etmek yetkisi veren bir irtifak hakkı kurabilir.” düzenlemesi getirilmiş olup taraflar arasındaki uyuşmazlık irtifak hakkının bir çeşidi olan üst hakkından kaynaklanmaktadır....
Üst hakkı olarak tanımlanan bu hakkın, bağımsız ve sürekli nitelikte ise hak sahibinin istemi üzerine tapu kütüğüne “taşınmaz” olarak kaydı Türk Medeni Kanununun 826. maddesinin 3. fıkrası hükmü uyarınca mümkündür. En az otuz yıl için kurulan üst hakları sürekli nitelikte kabul edilir. Üst hakkını bağımsız kabul edebilmek için de başkasına devrinin taraflarca kısıtlanmamış olması gerekir Kural olarak üst hakkı tesisi, önce tarafların üst hakkı kurulması konusunda yazılı veya sözlü anlaşmış olmaları, ilgili tapu siciline giderek iradelerini resmi senet düzenlemeye yetkili olan memur huzurunda açıklayıp üst hakkı kuruluş senedi yapmaları, sonra da resmi memurdan üst hakkının bir irtifak hakkı olarak taşınmaz kaydına şerh edilmesi veya tescilini istemeleri suretiyle olur....