WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacıya... mirasçısı olarak 2012/13217 takip numaralı ödeme emrinin çıkartıldığı, davacının da belirtilen ödeme emrinin iptaline ilişkin olarak ödeme emirinin iptali davası açtığı anlaşılmaktadır. 6100 sayılı H.M.K.'nın 26/1 maddesine aykırı olarak davacının 2012/13217 takip numaralı ödeme emrinin iptali talebi aşılarak hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 02.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Ancak, icra emrinin borçlu asile tebliğ edilmesinden sonra, borçlu vekili İcra Mahkemesi'ne başvurarak, tebligatın asile gönderildiğinden bahisle, icra emrinin iptali istemi yanında, takibin esası ile ilgili itiraz ve şikayetlerini de ileri sürdüğü görüldüğünden, adı geçenin tebligatın usulsüzlüğü nedeniyle icra emrinin iptalini talep etmesinde hukuki yararı kalmamıştır.Bu durumda icra emrinin iptali gerekmez. Mahkemece, borçlunun diğer şikayet nedenleri hakkında inceleme yapılarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle icra emrinin iptali doğru değildir....

      nın silahtan sayılan bıçak ile yaralandığının, soruşturma aşamasındaki beyanları ile uyumlu adli rapor içeriğinde belirtilen "sol üst göz kapağında 0,5 cm.lik yüzeyel kesi, alında iki adet 1x1 cm.lik ve 2x2 cm.lik cilt ödemi ve ekimoz, alında solda 2 cm.lik yüzyel sıyrık, saçlı seride pariyetal bölge orta hatta 3 cm.lik yüzeyel cilt kesisi, sol dirsekte 1x1 cm.lik cilt abrazyonu, sağ dirsek dış yüzde 1x1 cm.lik ve 4x4 cm.lik ciltte abrazyon, her iki el bileğinde yer yer cilt abrazyonları, burun sol kanatta 1 cm.lik yüzeyel cilt kesisi" bulgularla sabit olduğu halde sanıklar hakkında mahkumiyet hükmü verilmesi gerekirken şikayetten vazgeçme nedeniyle düşme kararı verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafiilerinin ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu nedenlerden  6723 sayılı Kanun'un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA...

        Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin eksik inceleme ile karar verildiğine, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi gerektiğine ilişkin tüm, katılan vekilinin ise yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; Katılanın yaralanmasına ilişkin 02.02.2010 tarihli 1494 sayılı ön raporda kişide bulunan travmatik SAK, yaygın beyin ödemi. subdural hematom, serebral kanama olduğu, yaralanmanın, hayati tehlike oluşturduğu, basit olmayıp, kemik kırığı olduğu, uzuv ve duyu zaaf ya da tatili için 18 ay sonra rapor düzenlenebileceği yönünde görüş bildirildiği, katılan vekili tarafından da katılanın duyu kaybı yaşadığının iddia edilmesi karşısında duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflaması/yitirilmesi açısından değerlendirme yapılmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması, Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün...

          Bu haliyle ödeme emrinin iptali talebi yönünden davanın süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi doğrudur. Davacının bu yöndeki istinaf başvurusu da yerinde değildir. Bunun yanında mahkemece ödeme emrinin iptali talebinin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiş ise de gerekçe kısmında sadece meskeniyet şikayeti yönünden değerlendirme yapıldığı, meskeniyet şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddi gerektiği yönündeki gerekçe ile her iki talebin de süre aşımı nedeniyle reddine karar verildiği görüldüğünden ödeme emrinin iptali talebinin süre aşımı nedeniyle reddi kararı yönünden gerekçede hata edildiği açıktır....

          İlk derece mahkemesi kararında; takip talebinde her hangi bir dayanak belgeden söz edilmediğinden dayanak belge eklenmemesinin ödeme emrinin iptali sebebi olmayacağı, ayrıca asıl alacak miktarında çelişki olmadığı 87.515,77 TL lik miktarın asıl alacak miktarı, 93.929,38 TL lik miktarın da işlemiş faizler ve ferileriyle birlikte toplam istenen miktar olduğu buna dayalı ödeme emrinin iptali sebebinin bulunmadığı ancak ödeme emrinde alacaklının ve kanuni temsilcisinin yerleşim yeri bulunmadığından bu durumun ödeme emrinin iptali sebebi olduğu belirtilerek bu gerekçeyle ödeme emrinin iptaline ve ödeme emrinin alacaklının ve kanuni temsilcisinin şöhret ve yerleşim yeri, vergi kimlik numarası, banka hesap numarası belirtilmek suretiyle yeniden düzenlenmesine karar verilmiştir....

          Gülhane Askeri Tıp Akademisi Hastanesi'nde 21/06/1988 tarihinde yapılan otopsi sonucunda düzenlenen raporda, ölüm nedeninin, kalpte meydana gelen infarktüs nedeniyle teşekkül eden şoka bağlı beyin ödemi ile solunum ve dolaşım yetersizliği olduğu tespit edilmiştir. Davacı tarafından, oğlunun ölümünün, askerlik görevi nedeniyle geçirdiği rahatsızlığa bağlı olduğu gerekçesiyle 5434 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanması suretiyle, vazife malülü sayılarak tarafına aylık bağlanması için 25/11/2014 tarihinde yaptığı başvurunun reddine ilişkin ...tarih ve ...sayılı işlemin iptaline karar verilmesi talebiyle bakılan dava açılmıştır. İLGİLİ MEVZUAT: 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu'nun 44. maddesinin 1....

            Somut olayda; davacı şirket, faturaya dayalı olarak, davalı şirket aleyhine19.08.2013 tarihinde ilamsız icra takibi başlatmış, ödeme emri davalı şirkete 01.10.2013 tarihinde tebliğ edilmiş, borçlu (davalı) şirket vekili 02.10.2013 tarihli itiraz dilekçesiyle borca ve faize itiraz etmiş, aynı gün icra hukuk mahkemesinde, dayanak belgelerin ödeme emrine eklenmediği gerekçesiyle ödeme emrinin iptali için dava açmış, bu sırada alacaklı vekili 21.10.2013 tarihinde temyize konu itirazın iptali davasını açmış, itirazın iptali davasının yargılaması devam ederken, icra mahkemesince 26.12.2013 tarihli ilamla, ödeme emriyle birlikte dayanak belge örneklerinin borçluya gönderilmediğinden bahisle, ödeme emrinin iptaline karar verilmiş, ödeme emrinin iptaline karar verilmesi nedeniyle huzurdaki itirazın iptali davası da reddedilmiştir. İtirazın iptali davasının görülebilmesi için usulüne uygun açılmış bir icra takibinin bulunması gerekir....

              örnek 4-5 icra emrinin iptalini istediği, mahkemece istemin kabulü ile örnek 4-5 icra emrinin tümden iptaline karar verildiği görülmüştür....

                İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/456 esas sayılı dosyasında icra emrinin iptali davası açıldığı, davanın kabulüne karar verilmesi üzerine ... 9. İcra Müdürlüğü'nün 2019/636 sayılı dosyasında borçlu şirkete gönderilen icra emrinin iptal edildiği, takibin ipotek maliki müvekkiline karşı devam ettiği, borçlu ile taşınmaz maliki müvekkili arasında zorunlu takip arkadaşlığı olup, borçluya karşı takip yürütülmezken müvekkiline karşı devam ettirilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek müvekkili aleyhindeki icra emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. II....

                  UYAP Entegrasyonu