İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/06/2020 NUMARASI : 2019/52 ESAS- 2020/757 KARAR DAVA KONUSU : YETKİ İTİRAZI-USULSÜZ TEBLİĞ ŞİKAYETİ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Müvekkillerinden T3 ve T3'a ödeme emrinin 10/01/2019 tarihinde tebliğ olduğunu, diğer müvekkillerinin başlatılan takipten usulsüz tebligatlar nedeniyle 10/01/2019 tarihinde muttali olduğunu öncelikle müvekkillerinden T4.ve T5 T1 Ece Hatimoğlu'nun tebliğ tarihinin 10/01/2019 olarak düzeltilmesine karar verilmesi gerektiğini, takibin yetkisiz icra müdürlüğünde başlatılmış olduğunu, yetkili icra müdürlüğü Büyükçekmece İcra Müdürlüğü olduğunu, Ece hatimoğlu açısından yetkili icra müdürlüğü Silivri İcra Müdürlüğü olduğunu, T4 T5 yetkili icra müdürlüğü Bakırköy İcra Müdürlüğü olduğunu, bu sebeple T4 T5 T1 Ece Hatimoğlu'na yapılan usulsüz ödeme emri tebligatının iptali ile ödeme emrinden muttali tarihinin 10/01/2019 olarak tespitini, yetki itirazının kabulünü...
İlk derece mahkemesi tarafından; Tebligat Tüzüğünün 28. maddesinin, tebliğ memuruna ilgilinin neden adreste bulunmadığını “tahkik etme” görevini yüklediği, tebliğ memuru tahkik etmekle kalmayıp, tevsike yönelik olarak yaptığı tahkikatın sonucunu tebliğ evrakına yazacağı, muhatabın tebliğ adresinde ikamet etmekle birlikte, kısa ya da uzun süreli ve geçici olarak adreste bulunmadığının, tevziat saatlerinden sonra geleceğinin beyan ve bunun tevsik edilmesi halinde ancak; maddede sayılanlardan, örneğin muhtara imza karşılığı tebliğ edilip, 2 numaralı fişin kapıya yapıştırılması ve komşunun durumdan haberdar edilmesi işlemlerine geçilebileceğini, şikayete konu tebliğ işleminin usul ve yasaya uygun olmadığı, bu halde ödeme emrinin usulsüz olduğu anlaşılmakla iptali ile 7201 sayılı Tebligat Kanununun 32. maddesi gereğice ıttıla tarihinin 29/11/2018 tarihi olarak kabul edilmesi ile davacının ödeme emri tebliğine ilişkin şikayetinin kabulüne; borca itirazı değerlendirildiğinde, takibe konu...
YANIT : Davalı vekili cevap dilekçesinde ; posta memurunun davacının adreste olup olmadığının araştırıp komşusuna haber vermek ve haber kağıdın davacının kapısına yapıştırmak sureti ile usule uygun tebligat yaptığını, TK'nın 21. maddesinde tebligat yapılacak kişide yaş sınırı aranmadığını, tebligat yapılan kişinin 15 yaşında ve davacının yeğeni olduğunu, davacının yeğeni tarafından alınan tebligattan haberdar olmamasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, "usulsüz tebliğ şikayetinin kabulü ile İzmir 4 İcra Müd'nün 2021/14517 esas sayılı takip dosyasında davacıya gönderilen ödeme emrinin tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 24/01/2022 tarihi olarak düzeltilmesine" karar verilmiştir....
Usulsüz tebligatta ise, İİK.nun 65. maddesine göre yapılacak incelemeden farklı olarak, tebligat usulüne uygun olarak yapılmamıştır. Bu durumda icra hakimi tebliğ işleminin 7201 Sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak yapılıp yapılmadığını inceleyecek ve aynı kanunun 32. maddesi gereğince öğrenme tarihine göre tebliğ tarihini düzeltecektir. Somut olayda, davacı taraf usulsüz tebliğ şikayeti ile birlikte gecikmiş itirazda da bulunduğunu beyan etmektedir. HMK'nun 297/2 maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi usulen zorunludur....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili süresinde verdiği istinaf dilekçesinde; ödeme emrinde borcun sebebine ilişkin olarak herhangi bir açıklama yapılmadığını, İİK md.58/4 uyarınca "senet, senet yoksa borcun sebebi;" ödeme emrinde belirtilmek zorunda olduğunu, ödeme emrine bakıldığında borç sebebi anlaşılır olmaktan uzak olup, davalı tarafın itirazın iptali davası ikame edileceği düşünülse bile davanın konusu belirli olmayacağını, çünkü ödeme emrinde borç sebebi anlaşılır ve ayırt edilebilir niteliklere haiz olmadığını, tebligat kanunu md.11 ve tebligat kanun'un uygulanmasına dair yönetmelik md.18 "vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligat vekile yapılır." , İİK md.61 ise "ödeme emri borçluya takip talebinden itibaren nihayet 3 gün içinde tebliğe gönderilir."...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 29/04/2021 NUMARASI : 2021/126 ESAS - 2021/398 KARAR DAVA KONUSU : Usulsüz Tebliğ Şikayeti KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davalı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine başlatılan takipte ödeme emrinin müvekkiline usulsüz tebliğ edildiğini, gönderilen ilk ödeme emrinin şirketin adresten taşındığından bahisle iade edildiğini, ancak yeni adres ticaret sicil gazetesinden tespit edilmeden eski iş yeri adresine TK'nın 35.maddesine göre tebliğ yapıldığını, müvekkili şirketin adres değişikliğinin ticaret sicil gazetesinde yayımlandığını, böylece İstanbul Anadolu 18....
Diğer taraftan ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği iddiası, TK'nın 32. ve İİK'nın 16. maddesi uyarınca takipten haberdar olunduğu tarihten itibaren 7 gün, ödeme emrine yönelik itirazların da İİK'nın 16. maddesi uyarınca aynı süre içerisinde İcra Mahkemesinde ileri sürülmesi gerekir. Borca itiraz ve sair şikayetlerle birlikte borçlu, usulsüz tebliğ iddiasında bulunmuş ise, usulsüz tebliğ iddiasının kabulü veya reddine göre sair şikayet ve itirazların yasal süresinde olup olmadığı değerlendirilmek suretiyle bir karar verilmelidir. Somut olayda, ödeme emrinin borçluya 07.04.2021 tarihinde tebliğ edildiği, davanın ise 13.04.2021 tarihinde açıldığı görülmüştür. Buna göre ödeme emrine yönelik itiraz ödeme emrinin tebliğ edildiği tarihten itibaren yasal 7 günlük süre içerisinde ileri sürüldüğü halde, Mahkemece takip dayanağı senedin icra kasasında olmadığından ödeme emrinin iptali istemi hakkında inceleme yapılmaksızın karar verilmesi doğru değildir....
ın temyiz itirazlarının REDDİNE; 2-Alacaklının temyiz itirazlarına gelince; Alacaklı tarafından genel haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçlu ..., ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edilmediğini ileri sürerek tebliğ tarihinin düzeltilmesi, hacizlerin kaldırılması istemi ve ayrıca meskeniyet şikayeti ile icra mahkemesine başvurmuştur. Mahkemece, usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne, meskeniyet şikayetinin kabulü ile haczin kaldırılmasına, diğer hacizlerin kaldırılması talebinin ise reddine karar verilmiş, kararın temyiz edilmesi üzerine üzerine, Dairemizce yapılan temyiz incelemesi sonucunda, özetle; ödeme emrinin tebliğinin usulsüz olduğu, buna göre de bu tarihten önceki hacizlerin hükümsüz kaldığı, dolayısıyla borçlunun meskenine, maaşına ve taşınmazlarına yönelik olarak gerçekleştirilen hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği ve bu aşamada meskeniyet şikayetinin esasının incelenmesinin de doğru olmadığı gerekçesiyle, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir....
İlk derece mahkemesi tarafından; ''...incelenen icra dosyasına göre; takibin ilamsız icra takibi olduğu, davacı her ne kadar usulsüz tebligat şikayetinde bulunmuş ise de; takip dosyasından ödeme emrinin ilk olarak borçlu kooperatifin "Erkilet Bulvarı Osmanlı Mh. Koop.Şantiye Binası Kocasinan/Kayseri" adresine gönderildiği, bu tebligatı iade gelmesi üzerine tebligatın "T1 Koop.Şantiye Binası Erkilet Kocasinan/Kayseri" adresine gönderildiği, bu tebligatın da iade geldiği, ödeme emrinin bu defa borçlu kooperatifin Ticaret Sicilinde kayıtlı adresi olan "Osman Gazi Mah. Seyit Burhanettin Bulvarı T1 Şantiye Binası Erkilet Kocasinan/Kayseri" adresine T.K'nun 35.maddesine göre çıkarıldığı ve bu tebligatın 05/02/2019 tarihinde tebliğ edildiği, Mahkememizce borçlu kooperatifin Uyap sisteminden mersis sorgusunun yapıldığı ve adresinin ödeme emrinin tebliğ edildiği adres olan "Osman Gazi Mah....
İTİRAZ VE ŞİKAYET Borçlu İcra Mahkemesine başvurusunda; komşuya haber verilmeden, kapıya bildirim asılmadan doğrudan muhtara yapılan ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunu, tebliğden 14.01.2021 tarihinde haberdar olduğunu, alacaklıya borcu olmadığını, senetteki imzaya, borca, faize, faiz oranına, tüm ferilerine, icra dairesinin yetkisine itiraz ettiğini belirterek ödeme emrinin ve takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Alacaklı cevap dilekçesinde; ödeme emri tebliğinin usul ve yasaya uygun olduğunu belirterek süresinde açılmayan davanın öncelikle usulden reddine, mahkeme aksi kanaatte ise davanın esastan reddine karar verilmesini ve borçlu aleyhine tazminat ve para cezasına hükmedilmesini talep etmiştir. III....