WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından; velayetine bırakılan çocukla davalı arasında tesis edilen kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Tarafların boşanmalarına karar verilmiş, kararla müşterek çocuğun velayeti davacıya bırakılmış, davalı ile çocuk arasında kişisel ilişki tesis edilmiş, karar davacının sadece kişisel ilişki yönünden temyizi üzerine, Yargıtayca 25.02.2013 tarihinde kişisel ilişki yönünden "eksik araştırma" sebebiyle bozulmuştur. Taraf vekilleri, bozmadan sonra ki 12.09.2012 tarihli oturumda "bozmaya uyulmasını" istemişlerdir. Mahkemece, bozmaya uyulup uyulmaması hususunda bir karar verilmeksizin, bozmada açıklandığı yönde bir araştırma ve inceleme de yapılmaksızın, kişisel ilişki konusunda bozulan ilk hüküm gibi hüküm kurulmuştur. Bu haliyle karar direnme niteliğindedir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Taraflar kişisel ilişki düzenlenmesini hakimin takdirine bırakmışlardır. Mahkemece düzenlenen kişisel ilişkinin temyiz edilmesi anlaşmalı boşanma koşullarının ortadan kalktığı anlamına gelmez. Velayeti anneye verilen müşterek çocuk 4.4.2002 doğumludur. 4 yaşındadır. Küçükle baba arasında kurulan kişisel ilişki yetersizdir. Baba ile küçük arasında onun bedeni ve fikri gelişimine zarar vermeyecek biçimde gece yatısına kalacak şekilde kişisel ilişki kurulmaması doğru olmamıştır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ:Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından, tazminatlar ve nafakaların miktarı yönünden; davalı tarafından ise, tazminatlar, nafakalar ve kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacının tüm, davalının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Velayeti anneye verilen 2008 doğumlu ortak çocukla baba arasında her ayın birinci ve üçüncü haftasında kurulan kişisel ilişkide, ilişki günü Cumartesi olarak belirlenmişse de; davalı Cumartesi günü çalıştığını Pazar gününün kendisi için uygun olduğunu bildirdiğinden, ilişki gününün Cumartesi olarak belirlenmesi doğru olmamıştır....

        İlk derece mahkemesince davalı-karşı davacı babanın terditli olarak açmış olduğu kişisel ilişkinin genişletilmesi talebinin kısmen kabul kısmen reddi ile İstanbul 3. Aile Mahkemesinin 2011/586 karar sayılı ilamında kurulan şahsi ilişkiye ek olarak çocuklarla baba arasında Kurban bayramının ikinci günü sabah 10:00'dan akşam saat 18:00'e kadar kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir. Bu konuda bağımsız bir karar verilmesi gerekirken önceki karara atıfta bulunmak ve ekleme yapmak suretiyle hükmün infazında tereddüt oluşturacak şekilde kişisel ilişki düzenlemesi yapılması doğru değildir. Ayrıca davalı-karşı davacı baba ile velayetleri anneye verilen ortak çocuklar arasında kurulan kişisel ilişki, babalık duygularını tatmin edecek yeterlilikte değildir. Ancak bu yanlışlıkların düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün bu bölününün de düzeltilerek onanması gerekmiştir (HMK m. 370/2)....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Çocukla Kişisel İlişki Tesisi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı ile küçük Ummuhan arasındaki mevcut kişisel ilişki süresini gösteren karar aslı ya da onaylı sureti dosya kapsamında bulunmamaktadır. Bu husus temyiz incelemesi için önem arz ettiğinden mevcut kişisel ilişki süresini gösterir, tarafların boşanmalarına ilişkin dosyanın ya da kesinleşmiş kararın onaylı suretinin eklenerek birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi. 17.09.2013 (Salı)...

            Daire’nin 30.03.2023 tarih ve 2023/1240 Esas, 2023/1514 Karar sayılı kararı ile davacı babanın ortak çocuk ile arasında kişisel ilişki kurulması davasının kabul edilmesi doğru olmuş ise de, dosyanın tetkikinden ortak çocuk Işıl ile baba arasında doğumundan bu zamana kadar kişisel ilişki kurulmamış olması, çocuğun yaşının küçük olması ve özel sağlık sorunlarının bulunması dikkate alındığında baba ile çocuk arasında kurulan kişisel ilişkinin süresi fazla olduğu gerekçesi ile Bölge Adliye Mahkemesi Kararının bu yönden bozulmasına, davalı vekilinin diğer itirazlarının reddine karar verilmiştir. B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bozmaya uyularak, "...ortak çocuk ile davacı baba arasında kurulan kişisel ilişkinin süresi babalık duygularının tatmini ve çocuğun kişisel gelişimi açısından yetersizdir....

              Davaya konu çocuk Taha Toprak 12.12.2009 doğumlu olup, anne ve babası boşanmış; boşanma kararı ile velayet davalı anneye bırakılmış, velayetin kullanılması kendisine bırakılmayan baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiş ve karar kesinleşmiştir. Kanuna göre olağanüstü haller mevcutsa, çocuğun menfaatine uygun düştüğü ölçüde diğer kişilere özellikle hısımlarına çocukla kişisel ilişki kurulması hakkı tanınabilir (TMK m. 325/1). Boşanma kararı ile kendisine kişisel ilişki hakkı tanınmış olan baba Rusya'da yaşamaktadır. Davacılar ve davalı anne ile torun Muğla'da yaşamaktadır. Babanın yurt dışında çalışıyor ve yaşıyor olması TMK'nun 325/1. maddesindeki olağanüstü hal kavramı içine girmez. Boşanma kararı ile baba ile çocuk arasında kurulan kişisel ilişki yeterli olup, babanın yurt dışından gelememe sebebine ilişkin bir olağanüstü hal, davacılar tarafından kanıtlanmamıştır....

                İlk derece mahkemesince "talebe tedbire ilişkin ölçülülük ilkesi göz önüne alınarak çocuk teslimi/çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair ilam veya tedbir kararlarının yerine getirilmesine muhalefet nedeniyle "disiplin hapsi" şartlarının oluşmaması nedeniyle talebin REDDİ" gerekçesi ile "1- T3 hakkında çocuk teslimi/çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair ilam veya tedbir kararlarının yerine getirilmesine muhalefet nedeniyle "disiplin hapsi" talebinin REDDİNE" karar verilmiştir. Talep eden erkek vekili; talebin kabulü gerektiğini ileri sürmek suretiyle istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Çocuk Teslimi Ve Çocukla Kişisel İlişki Kurulmasına İlişkin ilam Ve Tedbir Kararlarının Yerine Getirilmesine Dair Yönetmeliğin 52. Maddesinde 50 nci madde uyarınca aile mahkemesince verilen kararlara karşı, 46 ncı madde uyarınca itiraz edilebileceği düzenlenmiş olup, Mahkeme kararı istinafa tabi kararlardan değildir....

                Günü saat 18.00 arasında babaya verilmesi suretiyle kişisel ilişki kurulmasına hükmedilmiştir. Davacı erkek vekili; çocukla davalı anne arasındaki kişisel ilişkinin kaldırılması talebinin reddine ilişkin karara, yargılama gideri ve vekalet ücretine yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava; müşterek çocuk ile kişisel ilişkinin kaldırılması aksi takdirde kişisel ilişki süresinin azaltılması istemlerine ilişkindir. Davacı erkek vekilinin; vekalet ücreti ve yargılama giderlerine yönelik istinaf talebinin incelenmesinde; Davacı baba, kademeli (terditli) olarak dava açmış, öncelikle müşterek çocuk ile davalı anne arasında kurulan kişisel ilişki tesisinin kaldırılması, bu talebi kabul edilmediği takdirde ise kişisel ilişki süresinin yeniden düzenlenmesini istemiştir. Davacı babanın kişisel ilişkinin kaldırılmasına ilişkin talebi reddedilmiş, ancak kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine yönelik talebi kabul edilerek karar verilmiştir. Davada kısmen kabul söz konusu değildir....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Çocukla Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından; yatılı kişisel ilişki sürelerinin az olması yönünden, davalı tarafından ise; yatılı kişisel ilişki kurulmaması gerektiği yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının tüm, davacının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Kişisel ilişki düzenlenmesindeki amaç, müşterek çocuk ile veyalet kendisine verilmeyen taraf arasında güven, sevgi ve karşılıklı sıcak ilişkilerin kurulması amaçlanmaktadır. Bu amacın gerçekleşmesi içinde kişisel ilişkinin daha uzun süreli düzenlenmesinde fayda vardır....

                  UYAP Entegrasyonu