Somut olayda; velayet hakkına sahip anne, anneyle çocuğun soyadının farklı olması nedeniyle çocuğun rahatsız olduğunu, resmi işlemlerde sıkıntı yaşadığını belirterek çocuğun soyadının annenin soyadı olarak Kılıçkan soyadıyla değiştirmek istediğini beyan etmiştir. Çocuğun soyadının annenin soyadıyla değiştirmesi nedeniyle çocuğun üstün yararı bakımından ruhsal gelişiminin olumsuz etkileneceği ileri sürülmediği gibi dinlenen tanık beyanlarından da çocuğun soyadının annenin soyadı ile değiştirilmesinin çocuğun üstün yararına olabileceği anlaşılmaktadır....
Babanın soyadı veya çocuk reşit olduktan sonra kendi soyadı usulüne uygun olarak açacağı bir dava sonunda verilecek kararla değişmedikçe çocuğun da soyadı değişmez. O halde velayete sahip ana dahi bu hakka dayanarak kişiye sıkı sıkaya bağlı kişilik haklarıyla ilgili çocuğun soyadının değiştirilmesi davasını açamaz. Bu sebeple; mahkemece, ananın velayeti altındaki çocuğun soyadının değiştirilmesi konusunda açtığı davanın (babanın onayı olsa dahi) reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın reddi isabetsiz ise de sonucu itibarıyle doğru olan red kararının gerekçesi değiştirilerek yukarıdaki gerekçe ile ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 10.02.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davalılardan nüfus temsilcisi takdiri mahkeme bırakmış,diğer davalı vekili iddiaların yerinde olmadığını,boşanma davası sonrası müvekkilinin çocuğu ile sıklıkla görüştüğünü,ancak aynı şehirde ikamet etmemeleri ve çocuğun babasına karşı doldurulması gibi sebeplerle görüşme sıklığının azaldığını,çocuğunu çok sevdiğini,soyad değiştirilmesi için gerekli şartların gerçekleşmediğini,davanın reddini"istemiştir. Mahkemece neticeten ve özetle"...davanın kabulüne,çocuğun soyadının davacı annesinin kızlık soyadı olan -Çelen-olarak değiştirilmesine"karar verilmiş,karara karşı davalılardan T4 vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı T4 vekili istinaf dilekçesinde özetle;"...aşamadaki vakıaları tekrar ile ispatlanamayan davanın reddi gerektiğini"istinaf sebebi yapmıştır. GEREKÇE;Dava, çocuğun soyadının veli olan davacı annenin kızlık soyadı olarak değiştirilmesi talebinden ibarettir....
Aile Mahkemesinin 26.10.2022 tarih 2022/842 Esas 2022/763 Karar sayılı kararı ile; Dosya arasına alınan Nüfus Kayıtlarının incelenmesinde; Davacı kadın ile davalı adamın halen evli olduğu, velayetin taraflardan herhangi birine tevdi edilmemiş olduğu, kadının kocanın soyadını kullandığı, kadının tek başına önceki soyadını kullanması davası kabul edilse dahi bu kararın çocuklara sirayet etmeyeceği, velayet hususunu değiştirmeyeceği, çocuğun ana ve baba evli ise ailenin soyadını taşımasının emredici düzenleme olduğu , çocuğun soyadına ilişkin Aile Mahkemesinin görevli olduğu davaların Yargıtay ilamlarında ''Ortak Çocuğun Soyadının Velayet Hakkına Sahip Annenin Soyadı İle Değiştirilmesi'' davası olarak isimlendirildiği, bu nedenle çocuğun soyadının değiştirilmesi talebinin yukarıda açıklanan gerekçe ile tek bir sonuca varılarak Aile Mahkemesinin görev alanına gireceğinden bahsedilemeyeceği, Davacının, yasal temsilci olarak açtığı çocuğun soyadının haklı nedenle değiştirilmesi davasının (5490...
Anayasa Mahkemesi, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 321. maddesindeki “Çocuk, ana ve baba evli ise ailenin soyadını taşır." hükmünün Anayasaya aykırı olmadığına karar vermiş, buradaki “aile soyadı” deyiminden babanın soyadının anlaşılacağını belirtmiştir. (AYM, 02.07.2009, 2005/114 E. -2009/105 K.). Velayet hakkının kapsamı Türk Medeni Kanun'un 339. maddesinde düzenlenmiş olup buna göre velayetin kapsamında yer alan çocuğun adının ana ve babası tarafından konulacağı belirtilmiştir. Somut olayda, dava dilekçesinde küçük olup velayeti annede bulunan ...'nın "..." olan soyadının "..." olarak değiştirilmesi istenmiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Evlilik birliği dışında doğan çocuğun, babası tarafından tanınmak suretiyle kazandığı "..." soyadının velayet hakkı kapsamında annenin soyadı olan "..." soyadı ile değiştirilmesi talebine dayalı olarak velayet hakkına dayanılarak dava açılmıştır....
Yukarıya alınan yasal düzenlemeler ve yapılan açıklamalar dikkate alındığında mahkemece, davanın, ergin kişinin haklı sebeple soyadının değiştirilmesi niteliğinde değil, evlilik içinde doğan çocuğun, doğumla kazandığı "aile soyadının" velayet hakkı kapsamında değiştirilmesi talebine ilişkin bulunması ve buna ilişkin değerlendirmenin aile mahkemesi tarafından yapılması gerektiğinden soyadı düzeltilmesine yönelik davanın görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken bu isteğin de esastan incelenerek kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya uygun düşmediğinden bozmayı gerektirmiştir....
Yukarıya alınan yasal düzenlemeler ve yapılan açıklamalar dikkate alındığında mahkemece, davanın, ergin kişinin haklı sebeple soyadının değiştirilmesi niteliğinde değil, evlilik içinde doğan çocuğun, doğumla kazandığı "aile soyadının" velayet hakkı kapsamında değiştirilmesi talebine ilişkin bulunması ve buna ilişkin değerlendirmenin aile mahkemesi tarafından yapılması gerektiğinden davanın görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken bu isteğin esastan incelenerek davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya uygun düşmediğinden bozmayı gerektirmiştir....
Anayasa Mahkemesi, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 321. maddesindeki “Çocuk, ana ve baba evli ise ailenin soyadını taşır." hükmünün Anayasaya aykırı olmadığına karar vermiş, buradaki “aile soyadı” deyiminden babanın soyadının anlaşılacağını belirtmiştir. (AYM, 02.07.2009, 2005/114 E. -2009/105 K.). Velayet hakkının kapsamı Türk Medeni Kanunun 339. maddesinde düzenlenmiş olup buna göre velayetin kapsamında yer alan çocuğun adının ana ve babası tarafından konulacağı belirtilmiştir. Somut olayda, dava dilekçesinde küçük olup velayeti annede bulunan Ishak Muhammed'in “Arslan” olan soyadının "Sinci" olarak değiştirilmesi istenmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Dava, evlilik birliği içinde doğan çocuğun doğumla kazandığı "Arslan" aile soyadının velayet hakkı kapsamında annenin boşanma sonrası edindiği “Sinci” soyadı ile değiştirilmesi talebine ilişkindir ve velayet hakkına dayanılarak açılmıştır....
Yukarıya alınan yasal düzenlemeler ve yapılan açıklamalar dikkate alındığında mahkemece, davanın, ergin kişinin haklı sebeple soyadının değiştirilmesi niteliğinde değil, evlilik içinde doğan çocuğun, doğumla kazandığı "aile soyadının" velayet hakkı kapsamında değiştirilmesi talebine ilişkin bulunması ve buna ilişkin değerlendirmenin aile mahkemesi tarafından yapılması gerektiğinden davanın görev yönünden reddine kararı verilmesi gerekirken bu isteğin esastan incelenerek reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun düşmediğinden bozmayı gerektirmiştir....
Yukarıya alınan yasal düzenlemeler ve yapılan açıklamalar dikkate alındığında mahkemece, davanın, ergin kişinin haklı sebeple soyadının değiştirilmesi niteliğinde değil, evlilik içinde doğan çocuğun, doğumla kazandığı "aile soyadının" velayet hakkı kapsamında değiştirilmesi talebine ilişkin bulunması ve buna ilişkin değerlendirmenin aile mahkemesi tarafından yapılması gerektiğinden davanın görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken bu isteğin esastan incelenerek reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun düşmediğinden bozmayı gerektirmiştir....