T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/327 Esas
KARAR NO : 2024/644
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/05/2022
KARAR TARİHİ : 11/10/2024
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; müvekkili ... San. Ve Tic. Ltd. Şti. ile davalı şirket ... ... A.Ş. Ve ... A.Ş. Ortak Girişimi arasında 31.05.2019 tarihli ... ... ... Korkuluk İşleri Sözleşmesi, 25.07.2019 tarihli ... ... Kordonboyu Projesi Korkuluk İşleri Sözleşmesi ve bunlara bağlı Ek protokoller imzalandığını, 31.05.2019 tarihli ... ... ... Korkuluk İşleri Sözleşmesi ile müvekkili şirket, 685.275,90 TL + KDV sözleşme bedeli ile İstanbul İli, ... İlçesi, ... Mahallesi, ... ada , 70 nolu parselde kayıtlı arazi üzerine inşa edilecek ... ... ... Projesi'ne ait cephe korkuluk işlerinin yapımını; 25.07.2019 tarihli ... ... Kordonboyu Projesi Korkuluk İşleri Sözleşmesi ile de 200.000,00 TL + KDV sözleşme bedeli ile İstanbul İli, ... İlçesi, ... pafta, ... ada ,21 nolu parselde kayıtlı arazi üzerine inşa edilecek ... ... Kordonboyu Projesi’ne ait korkuluk işlerinin yapımını üstlendiğini, bahsedilen bu sözleşmenin 9. Maddesinde Kesin ve Nakdi Teminat başlıklı maddesi gereğince müvekkili şirket tarafından İşveren/ Davalı Şirket’e teminat verildiğini, sözleşmenin 9.1. maddesinde “İş bu kesin teminat 30 Temmuz 2021 tarihine kadar geçerli olacaktır.” dendiğini, müvekkili davacı şirket ile davalı şirket arasında ticari ilişkiler sürecinde sözleşme ile belirlenen tüm edimler müvekkili tarafından yerine getirildiğini, buna dair 25.03.2020 tarihli Geçici Kabul Tutanağı ile davalı şirket tarafından yapılan iş sözleşmenin 25. Maddesi çerçevesinde incelenerek kabul edildiğini, davalı şirket tarafından ... Noterliği'nin 12.05.2020 tarih ... yevmiye numarası ile sözleşmeye konu işte tüm bağlantı elemanlarının değiştirilmesi ile ilgili organizasyon yapılması, cam yuvaları için takviye detayı üretilmesi, küpeştenin duvara bağlandığı noktada kullanılan bağlantı elemanlarının epoksi dübel kullanılması kaydı ile değiştirilmesi, cam yuvaları, bağlantı detayının duvarlara bağlanması için müvekkili şirkete ihtarname gönderildiğini, davalı şirket tarafından doğramalarda sorunların olduğu bildirerek müvekkili tarafından bu sefer de kapıların değiştirilmesini talep ettiğini, müvekkili şirket ile davalı şirket arasında yapılan 29.09.2020 tarihli e-mail bilgilendirme yazışması ile yerinde yapılan kontroller sonucunda sorunlu olan aksesuarların kullanım hatası ile kırıldığının tespit edildiği bildirildiğini ve kapı, kol, sürgü ve kilit vb. değişimi , gerekli tamirat ve parça değişimi işlemleri için fiyat bilgisi gönderildiğini, ancak davalı şirket kullanıcı hatası olarak belirlenen bu işlemleri kabul etmediğini ve gerekli imalatların müvekkili şirket tarafından yapılmaması halinde başkasına yaptıracağını bildirdiğini, davalı şirket .... Noterliği'nin 24.05.2021 tarih 08204 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile müvekkili şirket'in üstlendiği işte bulunan imalat zafiyetlerinin giderilmemesi halinde işin müvekkili şirket nam ve hesabına yaptırılacağını, bedelin müvekkili şirket’in teminat ve alacaklarından karşılanacağı ile fazlaya dair bedel için müvekkili şirket’e rücu edileceğini ve sözleşmede yer alan cezai hükümlerin işletileceğinin ve müvekkili şirket'in ayıplı olduğu iddia edilen imalatlarının giderilmesi için müvekkil'in namı hesabına yaptırılmak üzere ... San. ve Tic. Ltd. Şti. Kdv dahil 59.000,00 TL’ye anlaşıldığını ve müvekkili şirket'ten 100.000,00 TL bedelli nefaset kesintisi olarak uygulanacağını bildirdiğini, bunun üzerine taraflarınca gönderilen ... Noterliği'nin 03.06.2021 tarih ... yevmiye numaralı ihtarname ile ... Ltd. Şti. ile yapılan anlaşmanın hiçbir şekilde müvekkili şirket tarafından kabul edilmediği bildirildiğini, sözleşme ile belirlenen personel, vergi, harç vb. tüm işlemler, sözleşme kapsamında olan ve sözleşme kapsamına ilave edilen işler, gereken onarım ve tamiratlar müvekkili şirket tarafından tamamlanarak sözleşme ile belirlenen tüm edimler yerine getirildiğini, tüm bu hususlar tutulan tutanaklar, hakediş raporları, banka ekstreleri, personel tutanakları, faturalar ve şirket kayıtlarında da görüleceğini, ayrıca 14.08.2021 tarihli tutanaklar ile müvekkili şirket tarafından yerinde tespit yapılarak eksikliklerin giderildiğini, gereken onarımların yapıldığı da görüleceğini, sözleşme ile 30 Temmuz 2021’de biteceği belirlenen teminat blokesi kaldırılmadığını ve müvekkili şirkete sözleşme kapsamında yapılan işler için kalan hizmet bedeli alacağı ödenmediğini, bunun üzerine davalı/borçlu şirket aleyhine, ... İcra Dairesi 2021/... E. sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, Davalı şirket, 16.09.2021 tarihinde alacaklıya borçlu olmadığını iddia ederek borca itiraz ettiğini ve davalının haksız itirazı neticesinde takip durduğunu, 7155 sayılı Kanun ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na eklenen ve 01.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren 5/A maddesi ile bu kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalarda, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olmasının, dava şartı olarak düzenlenmiş olması neticesinde 2021/... Başvuru Numarası ve 2021/... Arabulucu Dosya Numarası ile arabulucuya başvurulduğunu, 14.10.2021 tarihinde anlaşamama son tutanağı düzenlendiğini, davalının haksız itirazının iptali için işbu davayı açma gereği hâsıl olduğunu, davalı şirket tarafından yapılan haksız ve kötü niyetli itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesine, davalı şirket aleyhine takip konusu alacağın %20’den aşağı olmamak üzere icra-inkâr tazminatına hükmedilmesine ve yargılama giderleriyle ücreti vekâletin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP : Davalı vekili tarafından sunulan 14/06/2022 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarını dayandırmakta olduğu '... ... ... Korkuluk İşleri Sözleşmesi'nin davacı ile ... ... AŞ ... AŞ Ortak Girişimi arasında imzalandığı açık olduğunu, ortak girişimler, adi ortaklık olup tüzel kişilikleri bulunmadığını, diğer bir söyleyiş ile ortak girişimlerin davada taraf olma ehliyetleri bulunmadığını, davada yalnızca ... ... taraf olarak gösterildiğinden davaya Ortak Girişimi oluşturan diğer şirket ... A.Ş.'nin de dahil edilmesi aksi durumda davanın husumet nedeniyle reddi gerektiğini, davacı dilekçesinde teklif formları, sipariş onay formları, hakediş tutanakları, fiyat zaptları, tutanaklar, ihtarnameler ve mail yazışmaları delillerine dayanmışsa da dava dilekçesiyle birlikte sunmadığını, 24/05/2022 tarihli tensip tutanağı kendisine 25/05/2022 tarihinde e-tebliğ edilmesine rağmen HMK 139/1-ç maddesi gereği 2 haftalık süre içerisinde dosyaya sunmadığından HMK 140/5 maddesi uyarınca davacının bu delillere dayanmaktan vazgeçmiş sayılmasına karar verilmesi gerektiğini, davacı ile Ortak Girişim arasında imzalanan 31.05.2019 tarihli sözleşme ile davacı, ... ... ... projesinin cephe ve korkuluk imalatlarını sözleşme ekinde bulunan teknik şartname ile fen ve sanat kurallarına uygun şekilde yapma işini yüklendiğini, müvekkili Ortak Girişim tarafından keşide edilen .... Noterliği'nin 12.05.2020 tarih ve ... yevmiye nolu ihtarnamesi ile davacının üstlendiği işlerde bulunan ayıplar davacıya ihbar edildiğini, davacıdan ayıpların giderilmesi istenmiş aksi halde işin sözleşme gereği namı hesabına yaptırılacağını ve teminatları ile sınırlı olmamak kaydı ile alacaklarının irat kaydedileceğini, fazlaya dair bedel için davacıya rücu edileceği ihtar edildiğini, ihtar üzerine davacı tarafından birtakım eksiklikler giderilmeye çalışılmışsa da yapılan takviye işlemleri yetersiz olduğunu, müvekkili şirket tarafından gönderilen ihtarnamede belirtilen teknik esaslar çerçevesinde de yapılmadığını, işbu sebeple .... Noterliği'nin 24.06.2020 tarih ve 5644 yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edilerek davacıya takviye işlemlerinin işverenle mütalaa edilerek ve tarif edilen teknik esaslara uygun olarak tamamlanması aksi halde yapılan estetikten yoksun takviye işlemi için, Sözleşme’nin “13.3. Uygun Vasıfta Olmayan Malzeme ve İmalat” maddesi hükümleri doğrultusunda nefaset kesintisi uygulanacağı ihtar edildiğini, davacı tarafından herhangi bir aksiyon alınmadığından ... Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2020/... D. İş Sayılı dosyasıyla delil tespiti yaptırıldığını, dosya kapsamında yapılan incelemede ayıplı imalatların giderilme maliyeti 250.000,00 TL olarak hesaplandığını, bahse konu bilirkişi raporu davacıya 28.10.2020 tarihinde tebliğ edildiğini, davacı tarafından herhangi bir itiraza uğramadığını, davacı tarafından rapora itiraz edilmemiş ise de ayıpların giderilmesine ilişkin herhangi bir faaliyet de yürütülmediğini, ihtarlara rağmen davacı tarafından ayıplı imalatların giderilmemesi sebebiyle müvekkili ortak girişim tarafından davacı hesabına yaptırılmak üzere ... Ltd Şti ile KDV dahil 59.000,00 TL’ye anlaşıldığını, sözleşme gereği ve ihtarlarda bildirildiği üzere bu bedel 29.04.2021 tarihli ... fatura nolu 59.000,00 TL bedelli fatura ile müvekkili Ortak Girişim tarafından davacıya yansıtıldığını, ayrıca yeniden yapılmasında emek ve maliyet açısından ekonomik yarar bulunmayan ve giderilemez nitelikteki ayıplar için de Sözleşme’nin “13.3. Uygun Vasıfta Olmayan Malzeme ve İmalat” maddesi hükümleri ve bilirkişi raporu doğrultusunda 100.000,00 TL nefaset kesintisi uygulandığını, işbu sebeplerle müvekkili Ortak Girişimin davacıya herhangi bir borcu bulunmadığı gibi alacaklı konumunda olduğunu, ayıpların giderilmesi amacıyla ... LTD. ŞTİ ile 59.000,00 TL bedel karşılığı anlaşma sağlandığını, şirket tarafından kesilen fatura neticesinde ödenen bedel ... nolu fatura ile davacıya yansıtıldığını, düzeltilmesi emek ve maliyet açısından yararlı bulunmayan ayıplar için ise 100.000,00 TL nefaset kesintisi uygulandığını ve kesintiye ilişkin ... nolu fatura davacı tarafa gönderildiğini, müteakiben .... Noterliği'nin 24.05.2021 Tarihli ve ... yevmiye no'lu ihtarnamesi keşide edilerek ödeme yapılması talebi iletildiğini, 59.000,00 TL bedelli fatura 03.05.2021 tarihinde 100.000,00 TL bedelli fatura ise 21.05.2021 tarihinde davacı tarafa iletildiğini, davacı TTK m. 21/2de gösterilen 8 günlük itiraz süresi içerisinde itiraz etmediğinden işbu faturaları kabul etmiş sayılması gerektiğini, davacı dilekçesinde, alacağın varlığının sabit olduğunu, likit olduğunu, itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu iddia ederek icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ettiğini, davacının iddiaları gerçeğe aykırı olduğunu, alacağın likit olabilmesi için alacağın miktarının belirlenmesi için tarafların ayrıca mutabakata varmasına veya mahkemenin tayin edeceği bilirkişi eliyle bir değerlendirme yapılmasına ihtiyaç bulunmaması gerektiğini, ancak icra takibine konu alacağın varlığında taraflar anlaşmazlığa düştükleri için huzurdaki dava ikame edildiğini, işbu sebeple ortada kanunun ve Yargıtay'ın tanımladığı anlamda bir alacağın likit olması durumundan söz edilemeyeceğini, davacının haksız davasının reddini, davacının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLER : ... İcra Müdürlüğünün 2021/... Esas sayılı icra dosyası, ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2020/... Değişik İş sayılı dosyası, bilirkişi raporu, bilirkişi ek raporu, hakediş raporları, sözleşme, Geçici Kabul Tutanağı, Mail yazışmaları, İhtarnameler, Tutanaklar, faturalar, ek protokol ve tüm dosya kapsamı.
... İcra Dairesinin 2021/... esas sayılı takip dosyası celp edilmiş, incelenmesinde, davalı borçlu hakkında toplamda 174.586,17TL eser sözleşmesinden kaynaklı alacağının tahsili amacıyla ilamsız icra takibi yapıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya tebliğ edildiği, davalı borçlunun süresi içinde (16/09/2021) borca, faize ve faiz oranına itiraz ettiği, itiraz ile birlikte 16/09/2021 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Bilirkişi ... , bilirkişi ... ve bilirkişi ... tarafından hazırlanan 14/06/2023 tarihli bilirkişi raporundu; "...... ... ve ... Projelerinde gerçekleştirilen imalatlar nedeniyle Davacı - Yüklenici tarafından gerçekleştirilen işler nedeniyle; Toplam Hak Ediş ( İmalat ) Tutarının, 1.608.635,02 TL ( KDV dahil ) olabileceği; ancak ayıplı işler nedeniyle, Davacı Yüklenici Hak edişlerinden yapılması gereken kesinti tutarının, KDV dahil toplam 139.431,75 TL ( = 59.000 TL + 80.431,75 TL ) olabileceği; ayrıca muhtelif Davacı - Yüklenici hak edişlerinden yapılmış olan, toplam 153.800,45 TL ( = 128.956,80 TL + 24.843,65 TL ) tutarındaki teminatların ise Kesin Hesap nedeniyle, Davacı — Yüklenici” ye iadesi gerektiği, Buna karşılık Barter yolu ile 637.500,89 TL ve sair ödemeler şeklinde ise 784.937,70 TL olmak üzere, Davalı - İş Sahibi tarafından, Davacı - Yükleniciye; toplam 1.422.438,59 TL tutarında ödeme yapıldığı, Bu durumda, takdiri Sn. Mahkeme' ye ait olmak üzere; Davacı - Yüklenicinin, Bakiye Kesin Hak Ediş Alacağının ise 200.565,13 TL TL olabileceği kanaatine varılmıştır. Davacı eseri ayıplı teslim ederek Davalı ise bedelinin tamamını ödemeyerek sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirmediği Ayıp ihbarının süresi içinde ve usulüne uygun yapılmış olabileceği, Davalının üçüncü kişi ...” a yaptığı ödemeyi ve teknik bölümde tespit edilen nefaset indirimini hak ediş tutarından mahsup edebileceği..." görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Bilirkişi ... , bilirkişi ... ve bilirkişi ... tarafından hazırlanan 24/01/2024 tarihli bilirkişi ek raporundu; "...Kök Rapora itiraz üzerine, Mali incelemeler bakımından yeniden yapılan inceleme ve değerlendirmeler sonucunda, Kök Raporda görüş değiştirebilecek herhangi bir husus bulunmadığı, Kök Rapora itiraz üzerine, Teknik incelemeler bakımından yeniden yapılan inceleme ve değerlendirmeler sonucunda, Kök Raporda herhangi bir maddi hata veya değerlendirme hatası tespit edilemediği, dolayısıyla Kök Raporda görüş değiştirebilecek herhangi bir husus bulunmadığı..." görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
Bilirkişi ... , bilirkişi ... ve bilirkişi ... tarafından hazırlanan 02/05/2024 tarihli bilirkişi ek raporundu; "...Toplam iş bedeli KDV Dahil olmak üzere 1.608.637,10 TL olduğu hesaplanmış ve bu tutardan teminatlar, ödemeler-barter ve diğer kesintilerin düşülmesi (Teknikçi Bilirkişinin belirlediği gizli ayıp ve ... şirketine yaptırılan işler dahil) sonucunda Davacı ... şirketinin Davalı şirkete 96.387,00 TL BORÇLU olduğu hesaplanmıştır. Ancak Davalının itirazı yönünde, ayıplı işlere konu 3. kişilere yaptırılan ve Davacı şirkete fatura edilen toplam 159.000 TL (100.000 TL+459.000 TL ) faturaların Davacının itirazı olmadığı ve ticari defterlerine kayıt etmesi sebebi ile, teknik bilirkişinin bu tutarı her ne kadar 139.431,75 TL ( 59.000 TL+80.431,75 TL ) olarak dikkatte alsa da alacak hesabında 159.000 TL “nin tamamının dikkate alınması yönünde olduğu, fatura bedelinin tamamı dikkate alınması durumunda Davacı ... şirketinin Davalı şirkete 115.955,25 TL BORÇLU olduğu..." görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
HUKUKİ NİTELENDİRME ve GEREKÇE
Dava, İİK'nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir. Mahkememiz taraflar tacir olduğundan görevli ve yetkilidir. Tarafların incelenen icra dosyasına göre taraf ve dava ehliyeti vardır.
İtirazın iptali davasının yasal dayanağını oluşturan İİK.nun 67/1. maddesinde; takip talebine itiraz edilen alacaklının, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir yıl içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebileceği öngörülmüştür.
İtirazın iptali davası icra takibine sıkı sıkıya bağlı, itiraz üzerine duran icra takibinin devam edebilmesini sağlayan ve takip hukuku içinde olmakla birlikte, maddi hukuk ilişkisinin incelenerek uyuşmazlığı kesin hükümle sonuçlandıran bir davadır. Davanın takibe bağlılığı alacağın miktarı bakımından söz konusu olduğu gibi alacağın kaynağı bakımından da geçerlidir (YHGK. 2017/19-1634 Esas - 2018/633 Karar sayılı ilamı).
Davacı alacaklı taraflar arasındaki ticari sözleşme nedeniyle davalıdan alacaklı olduğu iddiasıyla faturaya dayalı icra takibi başlatmış olup; ödeme emri davalı borçluya 03/12/2021 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu yasal süresi içinde ödeme emrine itiraz ettiğinden takibin durdurulmasına karar verilmiştir. İtirazın iptaline yönelik olarak açılan iş bu dava hak düşürücü yasal süresi içerisinde açıldığından işin esasına girilerek inceleme yapılmıştır.
Uyuşmazlık, taraflar arasındaki ... ... ... ve Kordon Boyu Projesi Korkuluk İşleri Sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine dayalı olarak icra takibine davalı tarafça yapılan itirazın haklı olup olmadığı, alacağın tespiti halinde miktarı, icra inkar tazminatı şartlarının oluşup oluşmadığı hususundadır.
Fatura düzenlenmesi için öncelikle taraflar arasında akdi bir ilişkinin bulunması gerekir. Bunun için de öncelikle taraflar arasındaki sözleşmesel ilişkinin varlığının kanıtlanmış olması gerekir. Davalının sözleşmesel ilişkiyi inkâr etmesi durumunda davacının öncelikle aralarındaki akdi ilişkiyi ispat etmesi gerekmektedir.
Faturanın tebliği şekle bağlı değildir, yazılı veya sözlü herhangi bir şekilde yapılabilir. Muhatap hazır ise kendisine elden verilmesi, değil ise herhangi bir şekilde gönderilmesi mümkündür. Ancak, uyuşmazlık halinde ispat kolaylığı açısından, fatura tebliğinin noter aracılığıyla ya da imza karşılığı elden tebliğ yolu ile ya da telgraf, teleks yolu ile veya ... aracılığıyla ya da faks çekilmesi yahut güvenli elektronik imza ile elektronik posta gönderilmesi şeklinde yapılması uygundur.
Faturaların borçluya tebliğ edilip edilmediği, itiraza uğrayıp uğramadığı belirlenmeli, faturaların tebliğ edilmiş ve 8 günlük itiraz süresi içerisinde itiraz edilmemiş olduğunun tespiti halinde faturaların içeriğinin sözleşmeye uygun olduğunun alacaklı tarafça kanıtlanmış olduğu ve sadece fatura içeriğinin kesinleştiği, bunun aksinin yani faturaların içeriğinin sözleşmeye uygun olmadığının ve kesinleşmediğinin kanıt yükünün bu kez borçluya geçtiği kabul edilmelidir.
Faturaların tebliğ edildiğinin alacaklı tarafça kanıtlanamaması ya da kanıtlanıp da süresinde iade edildiğinin borçlu tarafça kanıtlanması halinde borçlu taraf alacaklının hizmet vermediğini savunmakta ise, faturaya konu hizmetin verildiğinin alacaklı tarafça kanıtlanması; borçlunun faturaları tebliğ alıp süresinden sonra iade etmesi halinde de faturanın alacaklı tarafça gönderilmesi şeklindeki icabı, borçlunun (faturayı defterine kaydetmemek ve hizmet almadığını savunmak suretiyle), kabul etmemesi ya da borçlunun faturayı kendi defterine kaydetmekle birlikte süresinde itiraz ve iade etmesi halinde hizmetin verildiğini yine alacaklının kanıtlaması gerekeceğinden, bu doğrultuda alacaklının delillerinin toplanıp değerlendirilmesi, şayet borçlunun faturaları kendi defterlerine kaydetmesi (faturaları deftere kayıt öncesinde ya da sonrasında süresi geçtikten sonra itiraz ve iade etmiş olması) halinde alacaklının (hizmet vermiş olsun ya da olmasın) HMK'nın 222. maddesi uyarınca alacağını ispatladığının kabul edilmesi gerektiği gözetilmelidir.
Eser sözleşmesini düzenleyen TBK'nın 470. maddesi uyarınca yüklenicinin edimi bir eser meydana getirmeyi; iş sahibinin edimi ise, karşılığında bedel ödemeyi üstlenmesidir.
Eser sözleşmelerini, diğer iş görme sözleşmelerinden ayıran önemli hususlardan birisi de sonuç sorumluluğu, yani tarafların iradeleri doğrultusunda yüklenici tarafından bir sonucun meydana getirilmesi taahhüdüdür. Burada, vekâlet akdindeki gibi sonuç taahhüt edilmeksizin sadece bir işin görülmesi taahhüdü bulunmamakta, bir eserin-sonucun yaratılıp teslim edilmesi borcu altına girilmektedir. Bu borcun altına giren taraf, yani yüklenici, BK'nun 356/1 (TBK'nın 471/1) maddesi ve işin mahiyeti gereği, işi sadakat ve özenle yerine getirmek zorundadır. Sadakat borcu, yüklenicinin iş sahibinin yararına olacak şeyleri yapma ve ona zarar verecek her türlü eylemden kaçınması anlamını taşır.
Eser, yüklenicinin sanat ve beceriyi gerektiren, bir emek sarfı ile gerçekleştirilen sonuçtur. Yüklenicinin eseri iş sahibinin yararına olacak şekilde ve ona hiçbir zarar vermeden meydana getirmesi, davalı yüklenicinin hem sadakat hem de özen borcunu kapsar. Burada belli bir sonucun ortaya çıkması amaçlanır. Meydana getirilen eserin iş sahibinin beklentisini karşılamaması halinde ise, sözleşmedeki yarar dengesi iş sahibi aleyhine bozulmuş olur. Bu bakımdan eserin fen ve sanat kurallarına uygun, iş sahibinin beklentilerini karşılar özellikleri taşıması aranır. Aksi halde eserin ayıplı olduğu kabul edilir. Ayıplı eseri meydana getiren yüklenici ise, ortaya çıkan ayıp ve eksiklerden sadakat ve özen borcu nedeniyle sorumludur. Yüklenici, hangi yöntemi kullanırsa kullansın eserin ayıpsız olarak ortaya çıkması gerekmekte olup, diğer bir deyişle eser sözleşmesinin niteliği gereği yüklenici sonucu garanti etmektedir.
Eser sözleşmesinde ayıba dair hükümler, 6098 sayılı TBK 474-478 maddeleri arasında düzenlenmiştir. İmâl edilen eserde ayıp varsa, iş sahibi tarafından süresi içerisinde ayıp ihbarında bulunulması şartıyla dava tarihinde yürürlükte bulunan Borçlar Kanunu'nun 475. maddesinde sayılan seçimlik haklarından birisini kullanabilir. TBK'nın 475. maddesinde ayıp halinde iş sahibine üç seçimlik hak tanınmıştır. Bunlar eserin kullanılamayacak ve kabule zorlanamayacak ölçüde ayıplı ya da sözleşme hükümlerine aykırı olması halinde sözleşmeden dönme, ayıp oranında bedelden indirim isteme ve aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde onarımı isteme ya da onarım bedellerini talep etme hakkıdır.
TBK'nın 474. maddesi hükümlerine göre iş sahibi açık ayıplarda eserin tesliminden sonra, işlerin olağan akışına göre imkân bulur bulmaz (makul süre içerisinde) eseri muayene ve açık ayıpları ihbar etmek zorunda olduğu,TBK'nın 472/son maddesi hükümleri gereğince ayıbın gizli olup sonradan ortaya çıkması halinde gecikmeksizin (derhal) ayıbı yükleniciye bildirmek zorunda olduğu, aksi halde eseri olduğu gibi kabul etmiş sayılacağı hükümleri getirilmiştir. Bu hükümler uyarınca gerek açık ayıp ve gizli ayıplarda iş sahibinin ihbar zorunluluğu bulunmakta ise de yüklenici eserdeki işçilik, malzeme ve yapımla ilgili açık ve gizli ayıplardan dolayı sorumluluğu garanti ettiği süre için bunu önceden kabul ettiğinden yüklenici lehine olan iş sahibinin ihbar zorunluluğunu aramaktan vazgeçtiği ve garanti süresi içinde ortaya çıkan bu ayıpları ücretsiz olarak gidermeyi sözleşme tarihinde peşinen kabul ve taahhüt ettiği kabul edilir. İş sahibi ihbar zorunluluğu olmaksızın garanti süresi içinde ortaya çıkan açık ve gizli ayıplarla ilgili zamanaşımı süresi içinde seçimlik haklarını kullanarak yükleniciden ayıpların giderilmesini talep edebileceği gibi, aleyhine dava açabilecek ve iş bedelini ayıp giderim bedeli miktarınca ödemekten kaçınabilecektir (Yargıtay (Kapatılan) 15. H.D., 19.06.2014 gün, 2013/4976 E., 2014/4282 K. sayılı ilamı ile benzer uygulama ve içtihatları).
Dosya kapsamında toplanan delillerden somut olayda; davacı ve davalı arasında 31.05.2019 tarihli ... ... ... Cephe Korkuluk İşleri Sözleşmesi ve 25.07.2019 tarihli ... ... Korkuluk İşleri Sözleşmesi ile 19.09.2019 ve 23.10.2019 tarihli ek protokoller düzenlendiği, davacının yüklenici, davalının iş sahibi olduğu, sözleşme kapsamında ve ek iş kapsamında gerçekleştirilmesi gereken işler ve bedelleri konusunda taraflar arasında bir ihtilaf bulunmadığı, taraflar arasındaki uyuşmazlığın ayıplı işlerden kaynaklandığı anlaşılmış olup bu kapsamda alınan teknik bilirkişi raporu ile, alüminyum kapıların az veya çok sorunlu olduğu; kapıların
tamamında ayar ve düşme problemleri bulunduğu, bazı menteşelerin kırık olduğu veya
yerinden oynadığı, ayrıca kapıların tam kapanmadığı ve kapalı durumda iken kapılar
ile kasa arasında 1,5 cm’ ye varan boşluklar kaldığı, özensiz işçilik hataları
nedeniyle Davacı - Yüklenici tarafından yapılan iyileştirme
amaçlı müdahaleler ve Davalı - İş Sahibi tarafından sonradan başkaca
firmalara yaptırılan iyileştirme amaçlı müdahalelere rağmen imalatlarda var olan teknik açıdan gizli ayıp kapsamında değerlendirilen söz konusu ayıpların, tam olarak giderilemediği, B Blokta daire sakinlerinin güvenliğini ciddi anlamda
tehlikeye sokacak şekilde ve son derece hatalı bir uygulama ile korkulukların bir
kenarının arkası tamamen boş olan ve sağlam duvardan yaklaşık 5 cm uzakta bulunan
kompozit levhalara mesnetlendiği ve bazı korkulukların ise bazı dikey çubuklarının
düştüğü, bazı korkuluk dikmelerinin yerinden çıktığı,
ara korkuluğun ise dış korkuluğa mesnetlenmeden bırakıldığı telafisi imkansız kazalara neden olabilecek söz
konusu özensiz ve hatalı montaj uygulamalarının bulunduğu, Davacı - Yüklenici tarafından gerçekleştirilen imalat ve montajlarda teknik açıdan açık ayıp ( önemsiz olarak değerlendirilmiş
ve hesaplamalarda dikkate alınmayan ) ve gizli ayıp kapsamında değerlendirilen ayıplar
bulunduğu, Kapılarda ve Korkuluklarda tespit edilen ayıpların; kullanım kaynaklı
ayıplar niteliğinde bulunmadığı, tamamen tasarım - seçilen malzeme - özensiz işçilik ve
montaj hatalarından kaynaklandığı, dosyasına sunulu belgeler arasında imalat & montaj öncesinde ise konusunda
uzman olan Davacı - Yüklenicinin; tasarım hataları konusunda, Davalı - İş Sahibini
uyardığına ilişkin her hangi bir belgenin bulunmadığı tespit edilmiştir. Yine tarafların defter ve kayıtlarında yapılan incelemede, davalı tarafından davacı şirkete düzenlenen 29.04.2021 tarihli 59.000 TL ve 17.05.2021 tarihli 100.000
TL tutarlı faturaların davacı şirketin ticari defterlerinde kayıtlı olduğu tespit edilmiş olup iadesine ilişkin
bir kayıt bulunmadığı, tarafların karşılıklı ticari ilişki kapsamında ticari defterlerinde proje bazında fatura ve ödemeleri
ayrıştırmadığı ve tek cari hesapta takip ettikleri ...
... Kordonboyu projesi ve ... ... ... projesi iş bedelinin 1.608.635,02 TL olduğu, Davalı iş ortaklığının davacı şirkete yapmış olduğu ödemeler toplamı 784.937,70 TL
olarak davacı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu görülmüş olup ... ... ... projesi iş
bedelinden barter konusu 637.500,89 TL tutarlı dairenin de ödeme olarak kabul edilmesiyle toplam
ödemenin (784.937,70 +637.500,89 TL=) 1.422.438,59 TL olarak hesaplandığı görülmüştür. Davalı şirket tarafından Davacı ... adına
keşide edilen .... Noterliğinin 12.05.2020 tarih ... yevmiye numaralı ihtarnamesinde;
“yapılan işin tüm bağlantı elemanlarının değiştirilmesi yeni yapılacak teknik föylerin şirkete bildirip
onay alınması ve küpeşlerin duvara bağlandığı noktada dübellerin değiştirilmesi, tebliğinden 2 gün sonra
müvekkil şirkete başvurarak bilgi verilmesi aksi takdirde projenin gecikmesinden kaynaklanacak ceza
bedellerinin tarafınıza yansıtılacağı” Davalı şirket Davacı Adına .... Noterliğinin 24.06.2020
tarihli ... yevmiye numaralı ihtarının konusu; Davacı şirketin ... Noterliğinin 22.05.2020
tarihli ... yevmiye numaralı ihtarına itirazda bulunduğu, .... Noterliğinin 24.05.2021 tarih
08204 yevmiye numaralı ihtarnamesinde; “Yapılan işteki ayıpların vermiş olduğu zararı 7 gün içinde
ödenmesini talebinde olup ödenmediği takdirde ... korkuluk cephe sistemleri san.
tic. Ltd. Şti ile yaptırılacağı ve yapılacak işin bedelinin kendilerine 29.04.2021 tarihli
... numaralı 59.000,00 TL fatura ile yansıtılacağı ve işin yeniden yapılmasındaki
maliyetten ötürü sözleşmenin 13.3. maddesi doğrultusunda 17.05.2021 tarihli 100.000,00 TL nefaset
kesintisi uygulanacağı” şeklinde keşide
edildiği görülmüştür. 29.04.2024 tarihli ek rapor alınmış ve sözleşmenin 21. Maddesi; “Bu sözleşmenin akdine ve taahhüdün ifasına ait, her türlü vergi
resim ve harçlarla (damga vergisi dahil), İş Kanunu gereğince tesis edilmiş ve edilecek Sosyal Güvenlik
primleri ve benzeri diğer giderler YÜKLENİCİ 'ye aittir. İhalenin tasdiki tarihinden sonra yeniden vergi,
resim ve harçlar konması veya mevcut vergi resim ve harçların ve Sosyal Sigortalara ait primlerin
artması gibi sebeplere dayanarak YÜKLENİCİ herhangi bir talepte bulunmayacaktır.” Şeklinde
düzenlenmiş olup bu sözleşme kapsamında davacının yapma yükümlülüğünde olan ancak davalı
tarafından yapılan ödemeler olduğu ve davalının bu ödemeleri cari hesaptan mahsup ettiği, davacı şirket alacak bakiyesinden hakkedişler kapsamında toplamda (43.318,94+24.843,66+
86.637,87=) 154.800,47 TL tutarında teminat kesintisi yaptığı, hakkedişlerde toplamda hakkedişi suretlerinde 15.012,87 TL tutarında stopaj
kesintisi yapılacağının belirlendiği ancak sunulan Muhtasar ve Prim Hizmet beyannamelerinde
davacı ile devam eden projelere istinaden düzenlenen faturalar için toplamda 21.508,29 TL tutarında (stopaj)
olduğu, Hakkedişlerde belirtilen “Mobilizasyon Katılım-Sigorta Katılım-Diğer Kesintiler” gider kalemlerine
ilişkin davalı şirket tarafından açıklamaları yer alan yansıtma faturaları davacı şirkete düzenlendiği, faturalarında davacı şirket defter kayıtlarında yer aldığı, davalı şirket tarafından ödeme dekontları ile davacı
şirkete ait toplamda 28.347,26 TL tutarındaki sigorta prim ödemesinin davalı şirket tarafından
yapıldığı, davalı şirketinde tevkifatlı faturaları yasal süresi içinde KDV 2 beyannamesi ile beyan
ettiği, fatura suretlerinde tevkifat toplam tutarının 26.831,15TL olduğu görülmüştür. Sözleşmenin 26. Maddesine göre yapılan işlerin teslimden itibaren 12 ay süre ile garanti verildiği ve garanti süresi içerisinde ayıp ihbarı yapılmış olup garanti süresinde yüklenici açık ve gizli ayıpları gidermeyi peşinen kabul ve taahhüt etmiş olup yüklenici tarafından ayıp ve hataların düzeltilmesi için müdahaleler yapılmasına rağmen ayıpların tam olarak giderilemediği, kapılarda ve korkuluklarda tespit edilen ayıpların; kullanım kaynaklı
ayıplar niteliğinde bulunmadığı, tamamen tasarım - seçilen malzeme - özensiz işçilik ve
montaj hatalarından kaynaklandığı, iş bedelinin 1.608.637,10 TL olduğu, ödemeler toplamının 784.937,70 TL olduğu, iş
bedelinden barter konusu 637.500,89 TL tutarlı dairenin de ödeme olarak kabul edildiği ve toplam
ödemenin (784.937,70 +637.500,89 TL=) 1.422.438,59 TL olduğu, hakkedişler kapsamında toplamda (43.318,94+24.843,66+
86.637,87=) 154.800,47 TL tutarında teminat kesintisi yapıldığı, davalı tarafından davacı şirkete düzenlenen 29.04.2021 tarihli 59.000 TL ve 17.05.2021 tarihli 100.000
TL tutarlı( nefaset kesintisi) faturaların davacı şirketin ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davalı tarafından davacının ödemesi gereken sigorta, stopaj, tefkifat gibi toplam 143.153,76TL ödeme yapıldığı görülmekle yapılan ödemeler ve davacının benimsediği ve defterlerine kaydettiği faturaların iş bedelinden mahsubu sonrasında davalının 115.955,25TL alacaklı olduğu anlaşıldığından davanın ve koşulları oluşmadığından kötüniyet tazminat talebinin reddine dair aşağıdaki gibi karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE
2-Kötü niyet tazminat talebinin REDDİNE,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince 427,60-TL karar harcının peşin yatırılan 3.054,90-TL harçtan mahsubu ile artan 2.627,30TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama gidri ve vekalet ücretinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı yargılama sırasında kendisini vekil ile temsil ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen kısım üzerinden hesaplanan 36.800,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan toplam 61,40TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa re'sen iadesine,
8-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL'nin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
Dair, HMK'nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde ... Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 11/10/2024
Katip ...
¸e-imzalı
Hakim ...
¸e-imzalı
Bu belge 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İmza ile imzalanmıştır.
Dilekçeniz oluşturuluyor. Bu süreç biraz zaman alabilir, ancak sıkılmamanız için aşağıda dilekçe oluşturulmasını istediğiniz konuda benzer içtihatları listeledik. İncelemek isteyebilir veya bekleyebilirsiniz. Dilekçeniz oluşturulduktan sonra ekranda sizinle paylaşılacaktır. Sabrınız için teşekkür ederiz!