DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU 2024/553 E. , 2024/1019 K.
"İçtihat Metni" T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2024/553
Karar No : 2024/1019
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : Danıştay Onikinci Dairesinin 19/09/2023 tarih ve E:2023/4818, K:2023/4165 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Dışişleri Bakanlığı Hannover Başkonsolosluğunda görevli olan davacı tarafından, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125. maddesinin birinci fıkrasının (C) bendinin (a), (b) ve (c) alt bendleri uyarınca 1/8 oranında aylıktan kesme cezası ile cezalandırılmasına ilişkin ... tarih ve ... sayılı işlem ve bu işlemin dayanağı olan 26/06/2006 tarih ve 26210 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan "Dışişleri Bakanlığı Personeli Disiplin Amirleri Yönetmeliğinin Eki EK-1: Dışişleri Bakanlığı Personeli Disiplin Amirleri Cetveli"nin iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Onikinci Dairesinin 19/09/2023 tarih ve E:2023/4818, K:2023/4165 sayılı kararıyla;
Davacı tarafından iptali istenilen Dışişleri Bakanlığı Personeli Disiplin Amirleri Yönetmeliğinin Eki EK-1: Dışişleri Bakanlığı Personeli Disiplin Amirleri Cetvelinin 26/06/2006 tarih ve 26210 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdiği, bu Yönetmelik uyarınca davacı hakkında tesis edilen uygulama işlemi olan aylıktan kesme cezasının ise davacıya 01/10/2021 tarihinde tebliğ edildiği görüldüğünden, anılan tarihten itibaren 60 gün içerisinde dava açılması gerekirken, bu süre geçirildikten çok sonra 11/09/2023 tarihinde kayda giren dilekçe ile açılan davanın esasının, yukarıda anılan Kanun maddesi uyarınca süre aşımı nedeniyle incelenme olanağı bulunmadığı gerekçesiyle davanın süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, Dışişleri Bakanlığı Disiplin Kurulu Başkanlığı'na yapmış olduğu 02/10/2021 tarihli itirazın, itirazda bulunduğu tarihten yaklaşık 2 yıl 4 ay sonra dahi, günümüze dek bir karara bağlanmadığı, "1/8 oranında aylıktan kesme cezasının" daha "kesinleşmemiş" olduğu, "davanın incelenmeksizin reddine" karar verilmesi gerekirken veyahut Dışişleri Bakanlığı Disiplin Kurulu tarafından bir karar verilmiş ise, verilen kararın 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 135/3. maddesinde belirtilen 30 günlük zorunlu yasal süreden sonra verilmiş olduğunun tespit edilmesi durumunda; Danıştay Onikinci Dairesi tarafından, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun "Suçu bildirmeme" başlığı altındaki 278. maddesindeki duruma düşülmemesi bakımından ivedilikle Dışişleri Bakanlığı yetkilileri hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na ihbar ve şikâyette bulunulması gerekmekte iken 1/8 aylıktan kesme cezasının kesinleşmiş bir icrai karar haline gelmemiş olduğu gerçeği yok sayılarak ya da bu husus dikkate alınmayarak "davanın süre aşımı nedeniyle reddine" yönelik verilen kararın, Anayasa'nın 125. maddesine, 657 sayılı Yasanın 135. maddesine, İYUK'un 3. ve 15. maddelerine açıkça aykırı olduğundan, kararda Anayasaya, yasaya, usule uygunluk ve hukuki isabet bulunmadığı, somut olay sebebiyle meşru, güncel, kişisel hukuki menfaatlerinin ihlal edilmiş olması, maddi ve manevi yönlerden zararlara uğramış olması göz önünde bulundurularak, Danıştay Onikinci Dairesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, Danıştay Onikinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının gerekçeli olarak onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
26/06/2006 tarih ve 26210 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan "Dışişleri Bakanlığı Personeli Disiplin Amirleri Yönetmeliğinin Eki EK-1: Dışişleri Bakanlığı Personeli Disiplin Amirleri Cetvelinin" iptali istemi yönünden;
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçesi yukarıda açıklanan Danıştay Onikinci Dairesi kararının bu kısmı, aynı gerekçeler ile Kurulumuzca da uygun bulunmuş olup temyiz dilekçelerinde ileri sürülen iddialar, kararın anılan kısmının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Davacının 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125. maddesinin birinci fıkrasının (C) bendinin (a), (b) ve (c) alt bendleri uyarınca 1/8 oranında aylıktan kesme cezası ile cezalandırılmasına ilişkin ... tarih ve ... sayılı işlem sayılı işlemin iptali istemi yönünden;
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun dava şartlarını düzenleyen 114. maddesinin 1. fıkrasının (ı) bendinde; "Aynı davanın, daha önceden açılmış ve halen görülmekte olmaması" hükmüne, aynı fıkranın (i) bendinde, "Aynı davanın, daha önceden kesin hükme bağlanmamış olması" hükmüne yer verilmek suretiyle "derdestlik" ve "kesin hüküm" olmaması halleri doğrudan dava açma şartları arasında sayılmış, Kanun'un 115. maddesinde, mahkemenin dava şartı noksanlığını tespit etmesi halinde davayı usulden reddedeceği kurala bağlanmış; 303. maddesinin 1. fıkrasında ise; "Bir davaya ait şeklî anlamda kesinleşmiş olan hükmün, diğer bir davada maddi anlamda kesin hüküm oluşturabilmesi için, her iki davanın taraflarının, dava sebeplerinin ve ilk davanın hüküm fıkrası ile ikinci davaya ait talep sonucunun aynı olması gerekir" hükmüne yer verilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nda; "derdestlik" ve "kesin hüküm" müesseseleri düzenlenmemiş ve Kanun'un 31. maddesinde, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu ve onun yerine çıkarılan Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun ilgili maddelerine atıfta bulunulmamış olmakla birlikte, tarafları ve konusu aynı olan bir davanın daha önce aynı veya başka bir mahkemede açıldığının ve görülmekte olduğunun saptanması halinde, usul hukukunun temel kavramlarından olan derdestlik müessesesinin temelinde yatan, ilk davanın aynısı olan ikinci davanın açılmasında davacının hukuki yararı bulunmadığı olgusundan hareketle, ikinci davanın derdestlik nedeniyle incelenmeksizin reddine; bir davaya ait şekli anlamda kesinleşmiş olan hükme karşın tarafları, konusu ve sebepleri aynı olan ikinci bir dava açılmış olması durumunda ise bu davanın kesin hüküm nedeniyle incelenmeksizin reddine karar verilmesi gerekmektedir.
Dosyanın incelenmesinden; davacı tarafından, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125. maddesinin birinci fıkrasının (C) bendinin (a), (c) ve (ı) alt bendleri uyarınca 1/8 oranında aylıktan kesme cezası ile cezalandırılmasına ilişkin ... tarih ve ... sayılı işlemin iptali istemiyle daha önce dava açıldığı; söz konusu davada ... İdare Mahkemesinin dava konusu işlemin iptaline ilişkin kararının … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin .. tarih ve E:.., K:… sayılı kararı ile kaldırılarak davanın reddine kesin olarak karar verildiği anlaşılmaktadır.
Bakılan dava ile ... İdare Mahkemesinde açılan davanın konusu, sebepleri ve tarafları aynı olduğundan, davacı tarafından açılan söz konusu davada verilen ret kararının kesin hüküm teşkil ettiği açıktır.
Bu itibarla, mevcut kesin hüküm karşısında, davanın incelenmeksizin reddine karar verilmesi gerekmekte ise de, Dairenin davanın süre yönünden reddine ilişkin kararı sonucu itibarıyla yerinde görülmüştür.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle süre aşımı nedeniyle reddine ilişkin Danıştay Onikinci Dairesinin temyize konu 19/09/2023 tarih ve E:2023/4818, K:2023/4165 sayılı sayılı kararının düzenleyici işlem yönünden ONANMASINA, bireysel işlem yönünden yukarıda belirtilen gerekçe ile ONANMASINA,
3. Kullanılmayan … TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacıya iadesine,
4. Kesin olarak, 08/05/2024 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Dilekçeniz oluşturuluyor. Bu süreç biraz zaman alabilir, ancak sıkılmamanız için aşağıda dilekçe oluşturulmasını istediğiniz konuda benzer içtihatları listeledik. İncelemek isteyebilir veya bekleyebilirsiniz. Dilekçeniz oluşturulduktan sonra ekranda sizinle paylaşılacaktır. Sabrınız için teşekkür ederiz!